Güvenlik bariyerini kırdı hapsi isteniyor

Olay, geçen yıl 15 Aralık günü Yakutiye ilçesindeki Şehitlik Mevkii'nde meydana geldi. TCDD görevlileri, Yanıkdere'deki hemzemin geçidin, güvenlik bariyerinin kırıldığını fark edince güvenlik kameralarını izledi. Görüntülerden, saat 15.57'yi gösterdiğinde, Erzurum'dan Kars'a giden Doğu Ekspresi'nin geçişi öncesi, güvenlik bariyerlerinin kapandığı, hemzemin geçide gelen otomobilin sürücüsünün, trenin geçişini beklememek için sağ bariyer kollarının ikisini kırdığını gördü. Yine görüntülerden koşarak otomobiline binen sürücünün, sinyal lambalarının ikaz vermesine rağmen trenin geçişine 1 dakika kala hemzemin geçitten geçtiği saptandı. 

TCDD görevlileri, şikayetçi oldu. Başlatılan soruşturmada, kamera kayıtlarını inceleyen polis, otomobilin plakasından sürücünün Emrah Korkmaz olduğunu belirledi. Gözaltına alınan Korkmaz, ifadesinde, "Eşim, telefonla arayarak, kızımın üzerine sıcak su döküldüğünü söyledi. Ben de acele eve gitmek için bariyerleri kırdım" dedi. 

BİR HAFTA SONRA TAHLİYE EDİLDİ

Tutuklanarak cezaevine koyulan Emrah Korkmaz, bir hafta sonra tahliye edildi. Hazırlanan iddianamede ise 'trafik güvenliğini tehlikeye sokma' suçundan 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istendi. Kızının, yaralanmasının ciddi olmadığı için hastaneye dahi götürülmediği anlatılan iddianamede, bu nedenle şüphelinin zaruret halinde hareket ettiği yönünde delil olmadığı bildirildi.  

'BİN PİŞMAN OLDUM'

4'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma koronavirüs nedeniyle ertelenirken, Emrah Korkmaz, DHA'ya olay gününü şöyle anlattı:

"Eşim aradı, biraz panik atak; 'Çocuğun ayağı yandı acele gel' dedi. Ben de korktum, , panik halinde sol tarafı kırdım. Kasıtlı bir şey olsaydı iki tarafı da kırardım. Zaten kendime geçiş yaptım. Allah'tan sonra insanlara bir şey olmadı. Çocuğumu hastaneye götürdüm. O süreçte yetkilileri bulmaya çalıştım, kimseye ulaşamadım. Konu medyaya yansıyınca tutuklandım. Suç işlemiştim zaten, Allah için bu yaptığım suç, devletin malına zarar vermemeliydim. Ama benim yerimde başkası da olsa aynısını yapardı. Büyüklerimiz beni 6 yıl cezayla yargılayacakmış. Devletin vereceği karara saygı duyarım ama empati yapsınlar, kendilerini benim yerime koysunlar. Sonuçta bizim de çocuklarımız var. Çoluk çocuğumuza ekmek götürüyoruz. Bir şekilde bir hata yaptık. Zararı ödemek için Devlet Demir Yolları'na gittim. Yetkililer bir miktar para çıkardılar. Bana göre yüklü bir miktar. Elden vermek istedim parayı, kanun yoluyla alacaklarını söylediler. Şimdi üniversite öğrencisiyim, Spor Bilimleri Fakültesi'nde okuyorum. İnsan hata yapabiliyor. 5 dakika beklesem bunların hiçbiri olmayacaktı. Çoluk-çocuğumun psikolojisi bozuldu. Cezaevine girmem hayatımı etkileyecek. Böyle hatalar insanın başına gelebiliyor. Bin pişman oldum. Çevremdeki insanlar, annem- babam beni kınadı. Pişman oldum ama iş işten geçti. Devletin vereceği karara yine de saygı duyarım. Yargı mensuplarına sesleniyorum; Benim aleyhimde en hafif şekilde karar verilsin."