"Hem maliye hem vatandaş kaybedecek"
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası(İSMMMO), Torba Yasa Tasarısı'ndaki Tasarısı'ndaki çarpıklıklara dikkat çekerek, bu tasarıyla hem Maliye'nin hem de yurttaşın kaybedeceğini ileri sürdü.
İSMMMO'nun Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nda yaptığı saptamalara göre tarifelerin ücretli çalışanları ilgilendiren dilimlerinde yapılan değişikliklerde 5'er puan eksiltilmeden düzenlenmesi, kaldırılan yatırım indirimi oranının yüzde 40 yerine; indirim yapılacak tutarın, kazancın yüzde 25'ini geçemez hükmünün getirilmesi, "Ba ve Bs" olarak nitelendirilen formlarının düzeltmelerinin zamanında yapılmasına rağmen ceza uygulamasının devam etmesi, Maliye Bakanlığı'nın vergi mükelleflerinin bilgi sorgusuna karşı alacağı 200 ile 2 bin TL arasında harç tutarının tartışmalara yol açması bekleniyor. Konuya ilişkin bir değerlendirme de bulunan İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, tasarıdaki çarpıklıklara değinerek "Tasarıyla, Türkiye'de yüzde 3 dolayında bulunan vergi mükelleflerinin inceleme oranının yükseltilmesi amaçlanırken unutulan bir gerçek var. Bunun sağlanabilmesi için Gelir İdaresi'nin özerk bir yapıya sahip olması gerekiyor. Kendi içinde özerk olamayan ve siyasetin etkisinde kalan bir kurumla bu uygulamanın gerçekleşmesi mümkün değil. Ayrıca 1961 yılından bu yana milyonlarca kişi ve kurum, Maliye Bakanlığından görüş talep ederek işlerini kolaylaştırmıştır. Getirilecek yeni düzenleme ile devlet artık bilgi ve görüşünü para ile satacaktır. Devlet, vatandaşın bilgi alma özgürlüğünü sınırlayarak ve kısarak, bu durumu ranta dönüştürmek istemektedir. Böyle bir düzenleme Anayasa'ya aykırı bir düzenleme olacaktır" diye konuştu.
Hükümetin, vergi yasalarında değişikliği öngören 51 maddelik bir tasarıyı Meclis'e sunduğunu anımsatan İSMMMO, tasarıda ağırlıklı olarak Anayasa Mahkemesince iptal edilen ve hükümete yeni düzenleme yapması için süre verilen konularda, Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarına uygun düzenlemeler yapılmasına rağmen bazı hükümler ilgili yeni tartışma ortaya çıkaracağını iddia etti. Tasarıyla hem Maliye'nin hem de vatandaşın kaysedeğeceğini iddia eden İSMMMO'nun açıklamasında tasarı ile getirilen önemli bazı düzenlemeler ve tartışma yaratan maddelerle ilgili tespitlere şu şekilde yer verildi:
"Olması gereken tüm dilimlerde 5 puan indirime gidilmesidir"
-Tasarının 3. Maddesi ile Gelir Vergisi Kanunun 103. Maddesindeki tarifenin son dilimi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesinin iptal kararanına göre maddede yeni düzenleme yapılmıştır. Yapılan düzenleme ile ücret gelirleri bakımından tarifenin 3'üncü ve 4'üncü dilimlerinde değişiklik yapılmaktadır. Ancak düzenleme eksiktir. Türkiye'de çalışanların büyük bir çoğunluğu asgari ücret veya bir miktar fazlası ile çalışmaktadır ve bunları ilgilendiren dilimler 1'inci ve 2'inci dilimlerdir. Bu dilimlerde düzenleme yapılmamış sadece 3 ve 4'üncü dilimlerde düzenleme yapılmıştır. Olması gereken ücretliler için tüm dilimlerde 5'er puan eksiltilmesidir.
-Tasarının 4'üncü Maddesinde; Yapılması öngörülen düzenlemeyle, Anayasa Mahkemesi'nin konu ile ilgili iptal gerekçeleri dikkate alınarak, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının alım-satım ve itfa kazançlarında yerli - yabancı yatırımcı ayrımına dayalı stopaj uygulamasına son verildi. Yapılan düzenleme vergide eşitlik ilkesine uygun olarak düzenlenmiş olup yerinde ve hukuka uygun bir teknik düzenleme olarak gerçekleşti.
"İndirim konusu yapılacak tutarın yüzde 25'i aşmaması sağlandı"
-Tasarının 5. Maddesinde yapılması öngörülen düzenlemeyle, yatırım indirimi uygulamasının kaldırılmasıyla oluşan boşluk Anayasa Mahkemesi'nin konuyla ilgili iptal gerekçeleri dikkate alınarak, 193 sayılı Kanunu'nun geçici 69'uncu maddesi uyarınca hesaplanan, ancak kazancın yetersiz olması nedeniyle indirilemeyen ve sonraki dönemlerde devreden yatırım indirimi istisnasından yıl sınırlaması olmaksızın yararlanılmaya devam edilmesi sağlandı. Vergi matrahlarının tespitinde yatırım indirimi istisnası olarak indirim konusu yapılacak tutarın ise ilgili kazanç tutarının yüzde 25'ini aşmaması sağlandı. Yatırım indirimi uygulamasının kaldırılması ile kullanılmayan yatırım indirimi hakkı süre sınırlaması kaldırılarak devamı sağlandı. Ancak Gelir Vergisi Kanunun 19. maddesinde yer alan ve yeni bir tartışma yaratacak.
"Zamanaşımının durması makul ve örgörülebilir süreyle sınırlandırıldı"
-Tasarının 7. Maddesinde; Vergi Usul Kanununa göre tebliğler esas olarak posta veya memur yoluyla yapılmaktadır. Yapılacak düzenlemeyle tüm tebliğlerin elektronik ortamda yapılabilmesine imkan sağlanmaktadır. Ayrıca, Maliye Bakanlığı'na elektronik ortamda tebliğ ile ilgili altyapıyı kurma veya kurulmuş olanları kullanma ve uygulamayı yaygınlaştırma hususunda görevler yüklenirken, diğer esas ve usulleri belirleme yetkisi de verilmektedir. Olumlu bir düzenlemedir.
-Tasarının 8. Maddesinde; Vergi Usul Kanununa göre mükelleflerin dosyalarının Takdir Komisyonuna sevk edilmesindeki tarh ve tahakkuk zamanaşımı süresi durmakta idi. Anayasa Mahkemesi bu hükmü mükellefler lehine iptal etmiştir. Yapılması öngörülen düzenlemeyle matrah takdiri için takdir komisyonuna başvurulmasında zamanaşımının durmasına yönelik sürenin bir yılı geçmemesi sağlanmaktadır. Böylece, Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararında ifade edilen belirsizlik ortadan kaldırılmakta ve zamanaşımının durması makul ve öngörülebilir bir süreyle sınırlandırılmaktadır.
"Gelir İdaresi'nin özerk olması gerekir"
-Tasarının 10. Maddesinde; Türkiye'de vergi mükelleflerinin incelenme oranı yıllardır yüzde 3'ü geçememiştir. İncelenme oranın yükseltilmesi amaçlanmaktadır. Maliye Bakanlığı belirleyeceği kıstaslar ile tüm mükelleflerin 3 yılda, 6 yılda ve 9 yılda bir incelenmesine tabi tutulmalarını öngörmektedir. Vergi incelemesi yapılacak mükelleflerin, önceden yapılacak risk analizine dayalı bir yöntem kullanılarak seçilmesi esası getirilmektedir. Kanun Tasarısı madde ile ilgili gerekçesinde; Risk analizi yönteminin modern vergi uygulamalarının temel özelliklerinden birisi olduğu ve diğer ülkelerde de uygulandığından bahsedilmektedir. Unutulmaması gerekir ki bu yöntemin başarı ile uygulanabilmesi için Gelir İdaresinin özerk olması gerekir.
Muhasebe meslek mensuplarının daha sonraki düzeltmesi cezalandırılıyor
-Tasarının 15. Maddesinde; Vergi Usul Kanunun mükerrer 355'inci Maddesi'ndeki özel usulsüzlük cezasının uygulanmasında mükellef lehine düzenleme yapılmıştır. Elektronik ortamda verilme zorunluluğu getirilen bildirim veya formlara ilişkin olarak süresinden sonra düzeltme amacıyla verilen bildirim ve formların, belirlenen sürelerin sonundan itibaren 10 gün içinde verilmesi halinde özel usulsüzlük cezası kesilmez, takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 2'de 1 oranı 4'te 1 olarak mükellef lehine değiştirilmiştir. Özellikle muhasebe meslek mensuplarının sorunu, bildirimlerin (Ba - Bs formu) süresi içinde verilmesine rağmen daha sonraki dönemde düzeltilmesinin miktar veya oran olarak az da olsa bir ceza ile cezalandırılmasıdır. Bu fıkranın madde metninden çıkartılması gerekir.
"Görüş sormak için harç ödenecek"
-Tasarının 22'inci Maddesinde; Vergi mükellefi olan veya olmayanların, Maliye Bakanlığı veya yetki verdiği kurumdan görüş sorabilmeleri için harç ödemeleri gerekecektir. Ödenecek harç; sermaye şirketleri için 2 bin TL, gelir veya kurumlar vergisi uygulamasında dar mükellef için bin 500 TL, sermaye şirketleri dışındaki 1'inci sınıf tüccar ve serbest meslek erbabı için bin TL, 2'inci sınıf tüccarları için 200 TL olarak belirlenmiştir.
-Tasarının 11. Maddesinde; vergi incelemelerinde inceleme elemanlarının incelemeyi tamamlamaları konusunda süre sınırlaması getirilmektedir. Vergi incelemelerinin yapılmasında incelemenin başladığı tarihin açık olarak belirlenmesi, incelemenin vergi mevzuatına uygun şekilde yürütülmesi ve öngörülebilir bir süre içerisinde tamamlanması mükellef haklarının vazgeçilmez unsurlarındandır. Bu çerçevede, yapılması öngörülen düzenlemeyle vergi incelemesine başlandığını gösteren tutanağın düzenlenerek mükellefe bir örneğinin verilmesi ve vergi incelemesinin belirli süreler içerisinde tamamlanması kuralı getirilmektedir. İncelemeye alınan mükelleflerin özellikle gecikme faizi mağdurluğu önlenmektedir. 6 ayda veya 1 yılda tamamlanacak bir incelemenin 4 veya 5 yılda tamamlanmasından dolayı matrah farkından hesaplanan vergiye ilişkin gecikme faizinin asgariye indirilmesi hedeflenmektedir. Vergi inceleme gruplarında yıllardır fiilen çalışmakta olan "Rapor Okuma Kurulu" hukuki kimliğe kavuşturulmuştur. Vergi incelemesi yapmaya yetkili olanların vergi kanunlarıyla ilgili kararname, tüzük, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülere uygun olarak vergi inceleme raporu düzenlemeleri hükmü, söz konusu mevzuatın Maliye Bakanlığı'nda görevli tüm memurlar açısından bağlayıcı olmasını gerektirir. Vergi İdaresi tarafından verilen mukteza veya yayımlanan sirkülere inceleme elemanlarının uymaması halinde görüş farklılığının giderilmesi için teknik bir komisyon kurulması sağlanmaktadır.
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Çiçekçiyi yumrukla öldürmüştü: İstenen ceza belli oldu