İçeriye mektuplar... Gazetemin mahpuslarına

Erhan Sevimli, gazetemize yönelik yapılan operasyonda tutuklanan yazar ve yöneticilerimiz için yazdı.

İçeriye mektuplar... Gazetemin mahpuslarına
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.04.2017 - 00:05

Sizlere Bursa’dan selam edip, sabrınıza bir nebze ortak olmak istedim. Halk arasında böyle sıkıntılı günler için “Bu da geçer!” derler. Geçer de mühim olan delmeden geçmesi. Şüphesiz eğilmez bükülmez çelik gibi duruşunuzu kurşun bile delemez. Birkaç ay önce Orta Karadeniz’e dostlarla bir gezi yaptık. Duraklardan biri de Sinop idi. Gündüz vakti elinde fenerle insan arayan feylesof Diyojen ve Sinop Kalesi bugünlerde aklıma düşüyor sık sık. Diyojen’in aradığı insanlardan birini 19 Şubat’ta uğurladık.

Fevzi Kavuk’a yakışan pırıl pırıl güneşli bir günde köy meydanını doldurup tarlalara taşan solcusu demokratı binlerce insan omuz omuza idik. Kürek mahkûmlarına mahpushane olmuş bu koca Sinop Kalesi’nde Sabahattin Ali için yattığı kısımda bir köşe oluşturmuşlar anısına… Mahpushaneler yatanları ile de karakter buluyor. Eski Bursa Cezaevi namı diğer “Tayyare” başka bir tanesi Nâzım Hikmet’lerin, Orhan Kemal’lerin, Seçköylü Balabanların yattığı. Ne yazık ki koruyamadık Tayyare’yi. Sinop Kalesi gibi ziyaretçisi çok olurdu eminim. Kuşkusuz gelecekte Silivri Zindanları da tarihe geçecek. Sizin yattığınız kısım da isimlerinizle anılacak... Abdestimizden şüphemiz yok. Vatan sevgimizi, insan sevgimizi kimseyle tartışmayız. Taşıyla toprağıyla, ateşiyle suyuyla, meydanıyla zindanıyla bu memleket bizim. Hakkımızı hukukumuzu inatla arar; yiğitçe yatar, içerde daha da büyürüz. Hasretimiz arttıkça sevdamız da artar. Çiçekler bir başka açar. Güneş bir başka ısıtır. Anason bile başka kokar. Nasıl olsa gelecek özgürlük günlerinde bir Bursa akşamında misafirim olmanız dileğiyle...


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon