'İddialar doğruysa İzmir karantinaya alınmalı'

İzmir'de, koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle vatandaşlar büyük oranda evlerine kapanınca insan yoğunluğunun olduğu cadde ve sokaklar sessiz kaldı. Konak Meydanı, Kıbrıs Şehitleri Caddesi, Kemeraltı Çarşısı ve Alsancak'ta tarihte görülmeyen bir sakinlik yaşanıyor. Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kamuya açık alanları ve toplu taşıma araçlarını dezenfekte ederken, vatandaşlar kişisel temizliğe dikkat edip, kalabalık ortamlardan uzaklaşıyor. Çalışmak zorunda olanlar dışındaki yurttaşlar gerekmedikçe sokağa çıkmıyor. Faaliyeti askıya alınan işletmeler dışındaki restoranlar, kuyumcular, teknoloji ve kozmetik mağazaları ile butikler de kepek indirdi.

Dokuz Eylül Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi, Buca Seyfi Demirsoy Devlet Hastanesi, Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Çiğli Bölge Eğitim Hastanesi, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ege Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi, Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastane'sinde belli bölümler boşaltıltıldı. Bornova Türkan Özilhan Devlet Hastanesi ise karantina hastanesi yapıldı. İzmir'de bulunan vaka sayısı ise henüz resmi açıklamayla kamuoyuna bildirilmedi. Kentte, şuana kadar Çeşme Limanı'nda gümrük görevlisi olarak çalışan bir kişi dışında resmi makamlarca vaka açıklanmadı. Ancak İzmir'in vaka sayısında Türkiye'nin en riskli kentlerinden olduğu söylentisi paniğe neden oluyor. 

ÇIRAY: İDDALAR DOĞRUYSA İZMİR KARANTİNAYA ALINMALI

İddiaları sorduğumuz İYİ Parti İzmir milletvekili Aytun Çıray, "Benim elimde bir veri yok ancak İzmir'in söylendiği gibi çok yoğun vaka bulunan illerden olduğu doğruysa derhal izolasyon yapılması gerekir. Kent sınırlandırılırsa daha kolay mücadele edilir" dedi. Çıray, vaka sayısının çok olduğu illerde sokağa çıkma yasağı ve kente girişlerin izne bağlanması gibi tedbirlerin anlınması gerektiğinin altını çizerek, "Eğer İzmir için risk büyükse büyükşehir belediyesi, valilik ve il sağlık müdürlüğü işbirliği yaparak bir arada çalışmalı. Vatandaşların ihtiyaçlarının evlere servis edilmesi dahil her şey birlikte planlanmalı. Bazı hastaneler, yayılmanın önüne geçmek için koronavirüs hastanesi yapılmalı. Çok fazla vakanın görüldüğü illerde bu tedbirler alınmazsa orada sağlık sistemi çöker." ifadelerini kullandı.

CHP'Lİ BAKAN: DAYANIŞMA GÜÇLENİYOR

Kentte salgına karşı verilen mücadeleyi değerlendiren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan ise yerel yönetimin çalışmalarına dikkat çekti. Bakan, "Bu tarz konularda pek çok göz önce merkezi iktidarlara bakar. Sağlık Bakanlığı merkezli algının pek iyi olmadığı bu dönemde şüphesiz iktidar alternatifi parti gözler önünde oluyor. İzmir anakent belediyemiz ise İzmir’in değerlerini yaşatacak kadar kuşatıcı ve kapsayıcı çözümler geliştirdi. Yaygın ve kapsamlı dezenfekte çalışmaları, İZELMAN otoparklarının ve toplu taşıma araçlarının sağlık emekçilerine ücretsiz yapılması, borçlu hanelerin suyunun kesilmemesi, esnaf kiracıların borçlarının ertelenmesi ve buna bağlı çok fazla çalışma İzmir’i bir sosyal mesafeyle yaşatmayı amaçladı" ifadelerini kullandı.

Sosyal dayanışmanın önemine dikkat çeken Bakan, "Bunun da yanında İzmir’i İzmir yapan kentlilerin süreci yönetiyor olması çok önemli. Pek çok demokratik kitle örgütü ve kentliler bir yandan dayanışma ağlarını örmek diğer yandan sosyal mesafeyi korumak için büyük uğraş içindeler. Hepimiz bu çalışmaların içinde yer almaya özen gösteriyoruz. İzmir’in değerleri dimdik ayakta ve dayanışma ağları örüyor. İnsanlık ile gezegenin aşkın güçleri arasındaki yüzyıllardır süren mücadelede İzmir kendi kentini tutuyor; dayanışmayı güçlendiriyor" diye konuştu.