"İddialar kanıtlanırsa ne yapacağımızı herkes görür"

CHP Lideri Baykal, adı yolsuzluk iddialarına karışan Genel Sekreter Yardımcısı Sevigen'i savundu ve "olayın yeterince netlik kazanmadığını" söyledi. İddiaların AKP'li Şaban Dişli olayı ile ilgili benzerliği bulunmadığını belirten Baykal, "Burada bir imar yolsuzluğu yok. Sevigen'in ticari ilişkisi de uygun değil. İddialar kanıtlanırsa ne yapacağımızı herkes görür" dedi.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 19.02.2009 - 13:43

CHP Lideri Deniz Baykal, NTV canlı yayınında Ankara Temsilcisi Murat Akgün'ün sorularını yanıtladı. Baykal, Sevigen ile ilgili iddialar konusunda yöneltilen bir soruya şu yanıtı verdi:
"Konunun ne olduğu ve ne olmadığı yeterince netlik kazanmış değil. Bir süredir yapılan yayınlarla bir izlenim oluşturuluyor, bir kanaat şekillendiriliyor ve sonra da 'ayrılmalıdır' diye bir bekleyiş ortaya konuluyor. Neden dolayı ayrılmalı onun adını koymak lazım. İddiaların ithamların neye dayandığını kamuoyumuzun doğru bir şekilde algılamaya ihtiyacı var. Mesela Şaban Dişli olayı. Bu da onun gibi bir olay algılaması var. Şaban Dişli olayıyla bunun bir benzerliği yok. Şaban Dişli olayında imzalanmış bir protokol var. O protokolde belli bir miktarın ödeneceği taahhüdü var. Bunun ne karşılığı olacağı açıkça ifade ediliyor. İmar planında yapılacak bir değişiklik karşılığı. Kredi tedarik edilmesi karşılığı. Bir parti yöneticisi, imar planında değişiklik ve kredi bulma taahhüdü ile bir para alıyor. Bu başka bir şey. Burada öyle bir şey var mı? İmar planında herhangi bir değişikliğe yönelik sorumluluk söz konusu mu? Orada imar planıyla ilgili bir siyasi baskı vardı."
 

"Yolsuzluk tablosu ile karşı karşıya değiliz"

Sevigen konusunda bir imar yolsuzluğu tablosuyla karşı karşıya olmadıklarını belirten Baykal, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Belli bir siyasi nüfus kullanımı ve imar olanı değişikliği olayıyla karşı karşıya değiliz. Bunu söyleyecek bir kişi var mı? Yok. Böyle bir iddia da yok. Bir kredi tedariki kolaylığı söz konusu mu? Böyle bir şeyde yok. Ne söz konusu? İmar durumu netleşmiş olan bir arsada alım satım konusunda, almak isteyen biriyle, satmak isteyen biri arasında tamamen özel hukuk ilişkisi içinde kurulmuş olan bir ilişki söz konusu. Diyor ki; 'falan kişi alır onunla sizi bir araya getireyim'. Ona da diyor ki; böyle bir arsa satılacak. Onları bir araya getiriyor. Özel hukuk ticari ilişki. Ticari ilişki çerçevesinde yapılmış bir işbirliği. Arsayı satan bundan dolayı bir ödeme yapmıyor. Bunun rolünden dolayı bir şikayeti yok. Tam tersine teşekkür ediyor. Arsayı satanın babası 'Size çok müteşekkiliz' dediği zaman Sevigen diyor ki; 'Teşekkürünü ifade etmek için 50 çocuğu giydir. Hem Allah'ı sevindirirsin hem bizi'. Yani ilişki bu çerçevede. Arsayı alanla ilişki ise şöyle: Alan 5 milyon 200 bin dolar gibi alıyor ama parası yok. Para tedarik etmeye çalışıyor. Parası olan birileriyle konuşuyor. Bu arada Sevigen'e diyor ki 'sen de bir miktar para koy, ne kadar koyabilirsin? 200 bin dolar koyabilir misin? Koyarım' diyor. Ona karşılık 'Elde edeceğimiz kazançtan senin payına düşeni sana veririz, yatıracağın paraya karşılık' diyor. Bunu hazırlıyorlar. Sevigen parayı tedarik edemiyor onun üzerine protokol yürürlüğe girmiyor, imzalanmıyor. Böyle bir ticari ilişki kurulmuyor. Kurulsa da bu tamamen arsa sahibinin tedarik ettiği para dolayısıyla elde ettiği kazancı paylaşmasına yönelik olacak. Bu olmuyor böyle kalıyor. Bir defa bu olaydan sonra 'ne yapılır, ne yapılmaz' konusu ayrı ama olayın özünün doğru anlaşılması lazım. Burada bir imar yolsuzluğu yoktur. İmar değişikliğine alet olmak, aracılık yapmak söz konusu değildir ya da kanıtlanmamıştır: Varsa birisi söylesin hemen ona göre bakalım. Yolsuzluk diye nitelendirilmesi mümkün olacak bir durum söz konusu değildir."
 

"Ticari ilişki uygun değil"

Baykal, siyasilerin ticari ilişki kurmasının yanlış olduğunu, Sevigen'in ticari ilişkisini de uygun bulmadığını belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı: "Ben kendi yaşamımda da çevremdeki insanların yaşamında da ticari ilişki meselesine özen gösterilmesini beklerim bu ayrı bir iştir. Ama bunun bir yolsuzluk gibi takdim edilmesi bir rüşvet olayı gibi bir haksız kazanç olayı gibi takdim edilmesi doğru değildir. Burada bir haksız kazanç söz konusu değildir: Alınmış tek kuruş para yoktur. Teklif edilmiş bir imkan vardır, o imkana ilgi gösterdiği anlaşılmıştır ama gereği yerine getirilmemiştir. Sevigen'e 'dayan bunlar geçecek' demedim. Bana göre siyasilerin ticari ilişki kurması yanlış, Sevigen'in ticari ilişkisi de uygun değil. İddialar kanıtlanırsa ne yapacağımızı herkes görür."

Deniz Baykal, ABD Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Avrupa Alt Komitesi Başkanı ve ABD-Türkiye Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Eşbaşkanı Robet Wexler ile görüştü. CHP Genel Merkezi Basın Birimi'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, genel merkezde gerçekleşen görüşme yaklaşık 1 saat sürdü.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler