'Kişiler ve kulüpler birbirinden ayrılmalı'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, UEFA Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada 'şike' iddialarına değinerek, gerçek ve tüzel kişilerin birbirinden ayrılması ve kişilere en ağır cezaların verilmesi gerektiği mesajını verdi.

'Kişiler ve kulüpler birbirinden ayrılmalı'
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 22.03.2012 - 09:50

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,İstanbul Kongre Merkezi'ndeki UEFA 36. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, futbolun dünya starlarından bahsederken, kendisinin de futbol oynadığı yılları anımsattı.

Erdoğan, "Ben de yeşil sahalarda, bir yandan da rahmetli babamla tam bir maç halindeydim. Rahmetli babam okumamı, iş bulmamı isterken, ben yırtık kramponlarla, lastik ayakkabılarda gizli, gizli gizli katıldığım antrenmanlarla futbol kariyerimi ilerletmek arzusundaydım. O kadar ki sakatlandığım zamanlarda evde acımı bastırıyor, kramponlu ayakkabıları eve götürmüyor, kömürlükte saklıyordum. Resimlerimizin basıldığı gazeteleri babam görmesin diye köşe bucak saklıyordu. Sonuçta rahmetli babam haklı çıktı, ben futbolcu değil, siyasetçi oldum" dedi.


 "Gerçek ve tüzel kişiler birbirinden ayrılmalı"

Ancak 15 yıl boyunca futboldan edindiği tecrübeyi, birikimi, disiplini, spor ahlakı ve erdemini hayatının her anında yaşamanın, yaşatmanın gayreti içinde olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, futbolda şike konusuna değinerek şunları dedi:

"Açıkçası, futbol endüstrisinin, futbol ticaretinin, reklamın, paranın, finansmanın, spor ruhunun önüne geçmesini engellemek zorundayız. Futbolu, bir sanat, bir gösteri sanatı olarak muhafaza etmek, futbolu barışın, dayanışmanın aracı olarak korumak ve gelecek nesillere aktarmak zorundayız, kısacası Fair Play hakim olmalı. Futbolun da, sporun da, şiddetle, hileyle, şikeyle anılmasını önlemek, bu noktada en güçlü tedbirleri almak ve kararlılıkla uygulamak mecburiyetindeyiz. Buna her şeyiyle katılan özellikle Sporda Şiddet Yasasını çıkartan bir hükümetin Başbakanı olarak, birkaç kelimeyi ifade etmekte sorumluluk hissediyorum. Hukukta bildiğiniz gibi suçların şahsiliği ilkesi vardır. Bir de bizim siyasetçiler olarak gerçek kişi ve tüzel kişi noktasında zaman zaman muhatap olduğumuz sıkıntılar vardır. Burada da özellikle, gerçek kişi ve tüzel kişi noktasında değerlendirmeyi iyi yapmak lazım. Gerçek kişilerin işlediği suçlar sebebiyle eğer tüzel kişilik suç ve ceza almaya kalkarsa burada sadece bir tüzel kişi, kurum ceza almıyor. Yeri geliyor, milyonlarca o tüzel kişiliğin sempatizanı olan kişiler, belki bir şehir, birkaç şehir, burada cezalandırılmış oluyor. Burada suçların şahsiliği ilkesinden hareketle kim olursa olsun, bu şikeyi ve suçu kim işlemişse, cezaların caydırıcılığından hareketle en büyük cezayı alması en önemli adımdır ve bunun yapılması lazım. Oradan hareketle bunun sürdürülmesi inanıyorum ki, özellikle futbola olan, spora olan aşkı ve sempatiyi daha farklı bir şekilde geliştirecek ve onları sürekli olarak geri götürmeyecektir."

Erdoğan, Türkiye olarak şiddet ve şikeye karşı kararlı bir tutum içinde olduklarını vurgularken, "Çıkardığımız yasa ile futbolda şiddeti, futbolun tadını kaçırana şikeyi en sert cezalandırıyor, böyle tatsızlıkların önüne geçmek için son derece hassas bir tutum izliyoruz. Çocukların, kadınların stadlarda daha fazla ilgili göstermesi, stadlarda kendileri rahat ve güvenli hissetmeleri için gerekli adımları atıyoruz" diye konuştu.


"Irkçılık futbolun ruhuna aykırıdır"


Erdoğan, spor dünyasını çok ilgilendiren bir "tehlikeye" dikkat çekmek istediğini ifade ederken şöyle devam etti:

"Irkçılık, bir insanlık suçudur. Irkçılık, insanlığa, vicdana aykırı olduğu kadar, sporun ve futbolun ruhuna tamamen aykırıdır. Yeşil sahalarda olmasa bile, tribünlerde, ırkçı, ayrımcı eğilimlere karşı son derece hassas ve dikkatli olmamız gerektiği açıktır. Son dönemde, Avrupa'da tırmanma eğilimi gösteren ırkçılığın, spora ve futbola nüfuz etmemesi, bu noktada üzerinde hassasiyetle durmamız gereken bir durumdur diye düşünüyorum. Futbolun saflığını esir almaması için başta FİFA ve UEFA olmak üzere tüm tarafların hassasiyet sergileyeceğine yürekten inanıyorum. Bu toplantıyı 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası'nı İstanbulumuzda yapmak üzere adımını atmanın da zihinsel olarak dünyanızda yer alması temennisiyle UEFA yönetimine teşekkür ediyorum."

İLGİLİ HABER İÇİN TIKLAYINIZ


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler