Konkordatolar zarar veriyor

Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, konkordato talep eden firmaların çok yaygınlaşması durumunda piyasada işlerin dönmeyeceği, bu durumda kredi de veremeyecekleri uyarısında bulundu. Yüksek borçluluk nedeniyle ticarette ‘peşin’ çalışmanın arttığını, ancak bununla sistemin sürdürülemeyeceğini vurgulayan Ateş, bazı firmaların konkordatoyu istismar ettiğini, kötü firmaların yüzdürülmemesi gerektiğini dile getirdi.

Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeler Birliği’nin düzenlediği turizm kongresi kapsamında gazetecilerle buluşan Ateş, sayısı 500’ü aşan konkordato başvurularını çok iyi incelemek gerektiğini, bir firmanın faaliyetini sürdürmesinin herkesin lehine olduğu durumlarda bunun yarar getireceğini ifade etti. Bazı şirketlerin, biraz da yanlış yönlendirmeyle bu konuda desteklendiğini aktaran Ateş, “Büyük alacaklılar, ‘Sen sürdür, bize 3 değil 5 yılda öde’ diyor. Ama küçük alacaklılardan gelen bu tür ataklar firmanın ticari faaliyetini ortadan kaldırıyor. Yani hem konkordato ilan eden, hem alacaklı, hem banka zarar görüyor. Bu da ticari sisteme çok zarar veriyor” dedi.

Büyümeden fedakârlık
Güncel ekonomiyi yorumlayan ve özellikle geçen ağustosta iniş çıkışı yüksek bir dönem yaşandığını belirten Ateş, şöyle devam etti:
“Bunun maliyeti oluyor. Kur ve faiz nispeten istikrar kazandı. Büyümeden 1-2 sene fedakarlık etmemiz gerekecek, sonrasında daha sağlıklı bir büyüme öngörebiliriz. Özel sektördeki kredi yeniden yapılandırmalar ve devletin nasıl pozisyon alacağı belirleyici olacak.” Özel sektörün, 210 milyar dolar net döviz açığı nedeniyle kurdan etkilendiğini belirten Ateş, borç servisinde sıkıntılar olduğunu, iç ve dış talebin dengeleneceği bir ekonomik modelin doğru olacağını söyledi.

Bu yıl gelişen ülkelerin 1.1 trilyon dolar yatırım aldığını, Türkiye’nin payının ise nispi olarak azaldığını ifade eden Ateş, güven ortamını tesis etmenin önemine işaret etti. Ateş şu yorumu yaptı: “Çünkü finans yani para en akışkan şeydir. Risk gördüğü yerde kalmak istemez.”

Sermaye ihtiyacı olur
Problemli kredi oranının yüzde 3.4 olduğunu, varlık yönetim şirketlerine satılanlar eklendiğinde bunun yüzde 4.9’a çıktığını, dikkatli izlenmesi gereken “ikinci kredi grubu”nda da oranın yüzde 13-14’e yükseldiğini belirten Ateş, büyümeyi yaratırken enflasyondan kaçınılması gerektiğini, çünkü enflasyonun ahlaki bozulmaya yol açtığını dile getirdi. Ateş, ayrıca bankalarla ilgili stres testinin sürdüğünü, sermaye açığı olan bankalarda sermaye artırımı ihtiyacı olacağını söyledi. 

Turizmde gelir artmalı

Banka olarak kredilerde turizme öncelik verdiklerini açıklayan Hakan Ateş, “Toplam 17.5 milyar dolarlık hacimde 3 milyar dolardan fazla payımız var. Bunun yaklaşık 2 milyar dolarını yeniden yapılandırdık” dedi. “Sistem en zayıf halkası kadar güçlüdür” diyen Ateş, bu nedenle sektörün tüm paydaşlarına destek verdiklerini aktardı. Ateş, turizmle ilgili şu vurguyu da yaptı:
“Turist sayısında iyiyiz, bu yıl 40 milyonu aşacağız. Ancak kişi başı turist gelirindeki düşüş düşündürücü. Ucuza satıyoruz. İspanya eski tesisleriyle bizim birkaç mislimiz gelir elde ediyor. 2018’de 30 milyar dolar gelir elde edeceğiz ancak bunu 60-70 milyar dolara çıkarmalıyız.”

Denizbank için onay bekleniyor

Rus Sberbank’ın 3.2 milyar dolara Emirates NBD’ye sattığı Denizbank’ın satış işleminin ne zaman tamamlanacağı hakkında bilgi veren Hakan Ateş, Rusya, Türkiye, Avusturya ve Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki toplam 9 kurumdan onay beklediklerini dile getirdi.