Koronavirüs salgını insanlığın cinselliğe bakışını nasıl etkileyecek?

Birleşik Krallık hükümeti, Mart ayının sonunda #SEXBAN'ı (Seks yasağı) kamuoyuna duyurduğunda epey alay konusu olmuştu. Söz konusu yasak vatandaşları, birlikte yaşadıkları kişiler (yani uzun süreli partnerleri) dışında birileriyle ev dışında cinsel birliktelik yaşamaktan alıkoyuyordu. Sadece yüze dokunmaktan bile şiddetle kaçınmamız gerektiğini söyleyen 'yeni normal' düşünüldüğünde bu oldukça anlaşılabilir bir durumdu.

Bugün sıkı önlemler hafifletilirken, tek gecelik ilişkilerin yeniden arttığını tahmin etmek zor değil, peki bizim o ilişkilere yaklaşımımızdaki değişimler neler?

ELLE dergisi, koronavirüs kısıtlamaları sonrası dönüşen mahremiyet deneyimimizin hayatlarımızda bırakacağı kalıcı izleri masaya yatırdı...

RASTGELE SEKS DÜŞÜŞTE

Rastgele yaşanabilecek cinsel ilişkilerden kaçınmamızı sağlayacak bir çok nedenimiz var. Örneğin, süpermarkette bir yabancıya en az 2.00 metre yaklaşmanın riskli olduğunu söyleyen kuralı düşünün ve bir de maskesiz yüzünüzü, bir başkasının çıplak vücuduna sürmenin ne kadar riskli olabileceğini düşünün.

Kadınlar uzunca bir süre, tanımadıkları erkeklerin kendilerini yatağa atmak için cinsel sağlıkları hakkında yalan söylüyor olabileceğinden endişe etmek zorunda kaldı, ancak en azından kendilerini korumak için kullandıkları doğum kontrol ve güvenli cinsellik araçları vardı. Bugün maalesef, birinin nefesine veya mikroplu ellerine prezervatif takmanız mümkün değil.

PORNOGRAFİ YÜKSELİŞTE

Elle’den Natsha Bird’ün makalesine göre, pandemiyle birlikte evlerine kapanan insanların arasında pornografiye yönelim yüksek oldu. Uluslararası pornografik yayın sitelerinden biri, kilitlenmeyle birlikte günlük akışta önce %18, ardından % 24.4'lük bir artış kaydettiğini duyurdu. Bugüne kadarki en yüksek sıçrama... Benzer sitelerde yaşanan trafik artışı %20 ila 30 arasında değişiyor.

"İzleyicilerimin yarısı erkek ve bu eğilim yasaklar sürdüğü sürece devam etti" diyen XConfessions, LustCinema ve The Store'un kurucusu Erika Lust'a göre, "Tüm erkeklerin ana akım pornografiye hevesli olduğunu düşünmek yanlış. Yalnızca kadınlar değil, erkekler de cinsiyet eşitliği, samimiyet, olumlu rıza, güvenlik, cinsel özgürlük ve keşfi teşvik eden pornografiden etkileniyor."