Lennon'ın mektup yazdığı şarkıcı...
“Danny Collins”, sevdiğimiz Çingene yönetmen Tony Gatlif’in güney Fransa’da çektiği “Geronimo” ve yönetmen Tim Johnson imzalı, büyük bütçeli animasyon “Home-Evim”le birlikte kuşkusuz bu kısır haftanın nispeten seyredeğer filmlerinden.
Bugün gösterime giren filmlerden “Danny Collins”, yıllardır sahnelerde şarkı söyleyip turnelere çıkan, ekranda verdiği konserleri reyting rekorları kıran, çevresi hep hayranlarıyla ve seksi genç kızlarla kuşatılmış olarak ve ilerleyen yaşına karşın sürekli burnuna beyaz line’ları çekip viskileri peşpeşe devirerek, tam da gamsız, şenlikli-şamatalı, zevk sefa peşinde bir Rockstar hayatı sürdüren, özel hayatıysa ailevi sorunlarla ve yalnızlıkla çevrili, yeni bir doğum gününün hüznünü yaşayan, yaşlı şarkıcı Danny’nin (Al Pacino) hikâyesini anlatıyor.
Onun 1970’li yıllara denk gelen gençliğinde “Rolling Stones”u çağrıştıran, saygın bir müzik dergisine verdiği röportajını Yoko’yla birlikte okuyup etkilenen John Lennon’ın üşenmeden Danny’ye bir mektup yazdığı ama o mektubun ancak 40 yıl sonra meneceri (Christopher Plummer) eliyle Danny’ye ulaştığı gerçeğinin başlıca entrikasını oluşturduğu film, artık kızı yaşındaki sevgilisi tarafından boynuzlanmayı bile hazmedecek bir olgunluğa erişmiş Danny’nin 2014’te Los Angeles’daki konseriyle açılıyor.
Bu mektubun ortaya çıkmasıyla yaşadığı gösterişli ama aslında sefih, sakil ve rezil hayatını değiştirmeye karar veren ünlü şarkıcı vaktiyle para yollasa da hiç arayıp sormadığı, küskün oğlu Tom’un (Bobby Cannavale) izini sürerek yeni bir çocuğa gebe gelini Sam (Jennifer Garner) ve pek yerinde duramayan, şirin torunu Hope’la tanışıyor.
Annesinin ölümünden hep onu sorumlu tutmuş yetişkin oğlu, gelini ve küçük torunuyla yakınlaşmak, sıcak aile havasını biraz tatmak için habire zenginliğini kullanırken kaldığı otelin yaşı yaşına uygun yöneticisi, 2 koca eskitmiş Mary’yle (Annette Bening) de flört ediyor Danny. Çerçeveletip yanından ayırmadığı Lennon mektubunun gazıyla da yeni, duygu yüklü şarkılar besteliyor. Sonunda annesi gibi kan kanserine yakalanmış oğluyla arasındaki buzları da eritiyor, falan filan...
Hayatın gülünç yanları
4 yıl önceki “Crazy, Stupid, Love-Çılgın, Aptal, Aşk” adlı vasat Amerikan komedisinin senaristi olarak anımsadığımız Dan Fogelman’ın, Lennon’ın vaktiyle kendisine mektup yazdığı, İngiliz folk şarkıcısı Steve Tilston’ın gerçekte yaşadıklarından büyük ölçüde esinlenerek senaryosunu yazdığı ve yönettiği “Danny Collins”iyle ilk yönetmenlik sınavından geçtiği söylenebilir sonuçta.
Doğrusu umduğumdan iyi çıkan filmin (yıllara meydan okuyan) lokomotifi Al Pacino’nun usta işi Rock yıldızı performansıyla güçlü oyuncu kadrosu bir yana, kameraman Steve Yedlin’in kadrajları, Theo Shapiro’nun “Imagine”,“Working Class Hero”, vb. gibi ünlü John Lennon besteleriyle bezediği müzikleri, hayatın gülünç yanlarıyla yoğun bir ailevi atmosferi harmanlayan, dede-küs oğul-torun ağırlıklı öyküsü ve türün beylik klişelerine yer verse de gitgide sürükleyicilik kazanan, bir ilk filmden pek umulmayan, mizahi ve tıkırında bir tempoyu tutturan anlatımı, bu duygu ağırlıklı güldürümsü filmi ilginç kılıyor özetle.
Festival öncesinde, özellikle müzikle haşır neşir seyirciye salık verilecek cinsten “Danny Collins”, sevdiğimiz çingene yönetmen Tony Gatlif’in güney Fransa’da çektiği “Geronimo” ve yönetmen Tim Johnson imzalı, büyük bütçeli animasyon “Home-Evim”le birlikte kuşkusuz bu kısır haftanın nispeten seyredeğer filmlerinden.
En Çok Okunan Haberler
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!