Madencilerin gaz maskeleri küflüydü
Manisa'nın Soma İlçesi'ndeki maden faciasında saniyelerle ölümdden kurtulduğunu anlatan maden işçisi 29 yaşındaki Emre Alaca, duman dolup nefes alamamaya başladıklarında, kendilerine verilen gaz maskelerini açtıklarını, ancak hepsinin küflü çıktığını söyledi.
Soma'daki madende askerden geldikten sonra çalışmaya başlayan evli ve bir kız çocuğu babasıi Emre Alaca, facianın yaşandığı anları anlatırken ortaya korkunç gerçekler çıktı. İzmir'in Kınık İlçesi'ndeki evlerinin avlusunda kucağını 5 yaşındaki kızı İrem Eylül'ü alan Emre Alaca, "Çok arkadaşımız öldü, büyük acımız var. Ama Allah'ıma binlerce kere şükürler olsun ki beni çocuğuma, eşime ve aileme bağışladı" dedi.
HAVA BORULARINI KESİP KURTULDUK
Yaşadıklarını anlatan Emre Alaca, "Olay anında emniyetçi vardiya amirimiz Mehmet Efe bize, 'Durun, gitmeyin, yangın var, söndürelim ondan sonra gidersiniz' dedi. Biz de bekledik. Ocağın her yerini duman sardı. Göz gözü görmüyordu. Baktık olacak gibi değil, hava boruları vardı, testere bulup bunları kestik. Bulunduğum yerde 140 kişiydik. Bu hava borularından nefes almaya çalıştık. Tabi herkes hava borularını kesmeye başlayınca hava da azalmaya başladı. Bir şekilde hava alarak yaşamaya çalıştık. Ama duman o kadar yoğundu ki gözlerimiz yanıyordu. Hava borusunu kesip buradan nefes alırken, o kadar zor bir durum ki, benim en yakın arkadaşım Ramazan, hava kendisine doğru gelsin diye eliyle havaya yön veriyordu. Bu sefer bana hava gelmeği için, Ramazan'a 'Yapma, ben öleceğim, çek elini oradan' dedim. Ki bu arkadaşımla aynı yerde çalışıp, aynı yerde yemek yiyorduk. Öyle bir psikolojiyle savaştık" dedi.
GAZ MASKELERİ KÜFLÜYDÜ
Hava borularındaki hava yetersiz kalmaya başladıktan sonra artık gaz maskelerini açmak zorunda kaldıklarını söyleyen Emre Alaca, "Benim gaz maskem küflüydü. Bize sağlam diye verilen ve yanımızda taşıdığımız gaz maskesi safi küftü. Yanımda 140 kişi varsa bunların 70'i de maskeleri açtı, hepsinin gaz maskesi küflü ve çalışmıyordu. Hepimiz taktık toz geldi ağzımıza. Belki de maske küflü olduğundan ölenler de vardı. Herkes 'Öleceğiz' diye bağırmaya başladı. Duman üstten gider diye yere yattık ama fayda etmedi" dedi.
400 TL İÇİN ÖLDÜLER
Emre Alaca, "Bu maskelerin kontrolü yapılıyordu. Nasıl yapılıyor? Normal bildiğiniz bu manavlardaki kantarlardan alınıp geliniyor. Maskeler vardiya sonunda kilosu ölçülüp, üzerindeki çamuru silinip sağlam diye gönderiliyor. Bu maskeleri bizim açma şansımız yok. Bu maskeler bir kullanımlıkmış. Hiçbir şey yokken maskeyi açarsan şirket senden 400 TL para kesiyor. O yüzden zaten biz daha önce bu gaz maskelerini hiç açmadık. Madenin dışında iş güvenliği ile ilgili derste bize maskeyi şöyle takacaksınız diye gösteriyorlardı. Ama gösteren kişi kendi üzerinde deniyordu. 'Al sen de tak dene' demiyordu. Sonra da kendi hayat hikayesini anlatıyordu. Bu işyerinde de en son iş güvenliği dersine ne zaman girdiğimi hatırlamıyorum. Belki de 6 yıl oldu" ifadeleriyle şaşırttı.
BİR YANDAN KURTARDILAR, BİR YANDAN ÖLDÜRDÜLER
İçeriye işçi yoğunluğunun bulunduğu bölgelere temiz hava basıldığını o an akadar nispeten iyi olan durumlarının daha da kötüleştiğini, çünkü kendilerine duman geldiğini anlatan Emre Alaca, "İçeriye temiz hava bastılar ama bu kez de bizi bitirdiler. Bizi bir yandan öldürdüler, diğerlerini bir yandan kurtardılar. Biz süründük. Ayağa kalkmaya çalıştım. Kalkamadım. Ayaklarımda derman yoktu. Benim arkadaşım Ramazan vardı arkamda. Çıktıktan sonra görüştük. 'Resmen sen kesilen kuzu gibi tepiniyordun' dedi. Ama gördüğü halde kendi de aynı durumda olduğu için bana müdahale edememiş. Ama Allah'ıma binlerce kez şükürler olsun, yiyeceğimiz ekmeğimiz varmış, beni bağışladı. Onca arkadaşım içeride kaldı. Çıktığıma, yaşadığıma bile sevinemedim. Cenazeden cenazeye koşturdum" diye konuştu.
GIRTLAĞIMIZA YAPIŞTILAR
Madende bundan sonra çalışıp çalışmayacağını kendisinin de tam olarak bilmediğini söyleyen Emre Alaca, "Bundan sonra çalışmak istemeyenlere aç mezarı yok. Çalışmasınlar diyeceğim ama ben kendimden bile emin değilim. Şu an ki psikolojiyle çalışmayacağım diyorum ama. Şu Kınık, Soma çevresinde ne yapabilirsin ki? İş sahası yok, nereye gideceksin? Benim kendi evim burada, kira vermiyorum. Ben de belki çalışacağım. Benim de dünya kadar borcum var. O kadar bir şey ki yani gırtlağımıza yapıştılar. Mecbursun gibi bir şey oldu. Türkiye'nin hali bu" dedi
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- 'Seküler müdür kalmadı'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi