'Operasyonun merkezi Erdoğan'
CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, İstanbul merkezli operasyona ilişkin, "Anlaşılıyor ki artık cumhurbaşkanı gerçekten başbakanlık işlevini de beraberinde götürüyor. Talimatları o veriyor. Bu yürütülen operasyon cumhurbaşkanı merkezli bir operasyondur" dedi.
CHP'li Gök, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin olağanüstü dönemlerden geçtiğini, darbe dönemlerine rahmet okutacak uygulamalar ve haksız işlemler yaşandığını söyledi.
Herkesin hürriyetinin ve insan haklarının iktidarın tehdidi altında olduğunu söyleyen Gök, İstanbul merkezli operasyona da değindi.
TBMM Genel Kurul'ndaki 2015 yılı bütçe görüşmelerinde Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a medyaya dönük bir operasyon yapılacağı yönünde iddialar olduğunun sorulduğunu, kendisinin de "Haberim yok. Böyle bir şey varsa vahim ve ciddidir" dediğini ifade eden Gök, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun da benzer açıklamalar yaptığını söyledi.
Bu açıklamalardan kısa süre sonra operasyonun başladığına dikkati çeken Gök, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hükümetin başbakan yardımcılarının, bakanlarının bilmediği bu olayı Türkiye'de bir kişi biliyor. O da Cumhurbaşkanı. Cumhurbaşkanı daha bu operasyon olmadan birkaç gün önce 'bakın daha neler olacak. Neler ortaya çıkacak' diyerek, hükümetin bilmediği, bizzat kendisinin bildiğini ifade ettiği cümleleri hepimizin huzurunda söylüyor. Hükümet acz içerisindedir. Hükümetin başbakan yardımcıları düzeyinde yapılan bu açıklamalarla anlaşılıyor ki artık cumhurbaşkanı gerçekten başbakanlık işlevini de beraberinde götürüyor. Talimatları o veriyor. Bu yürütülen operasyon cumhurbaşkanı merkezli bir operasyondur. Öyle anlaşılıyor."
"9 kanun sabah saatlerinde, 1 kanun akşam saatlerinde ayrı yayımlandı"
İktidar yetkililerinin operasyonun hükümete yönelik bir darbe girişimine karşı yürütüldüğü şeklinde açıklamaları olduğunu, ancak hükümet üyelerinin böyle bir girişimden haberlerinin olmamasının dikkat çekici olduğunu ifade eden Gök, zamanlamanın da önemli olduğunu belirtti.
HSYK ile Yargıtay ve Danıştay'ın yapısını değiştiren yargı paketinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 12 Aralık 2014 Cuma günü onaylanarak, Resmi Gazete'nin akşam saatinde çıkan mükerrer sayısında yayımlandığını hatırlatan Gök, Resmi Gazete'nin aynı günün sabahında yayımlanan normal sayısında ise 9 başka kanunun onayının yer aldığını belirtti.
"9 kanun sabah saatlerinde ayrı yayımlandı, 1 kanun akşam saatlerinde ayrı yayımlandı" diyen gök, onaylanan yargı paketi ile makul şüpheli kavramının geldiğini ve avukatların dosyalara ulaşımının engellendiğini kaydetti.
Operasyonun en önemli dayanaklarından birinin "egemenliği ele geçirme" iddiası olduğuna işaret eden Gök, böyle ciddi bir iddiaya yönelik operasyon gerçekleştirmek için yasadaki ifadenin makul şüphe şekline dönüştürülmesinin beklenmesinin anlaşılıyor olmadığını ifade etti. Makul şüphenin arkasına saklanıldığını, içeriğini kimsenin bilemediği bir soruşturmanın yürütüldüğünü ifade eden Gök, avukatların dosyaları inceleme hakkının kısıtlanmasının da yasalaşmasının beklendiğini söyledi.
"İktidarın, 'Ergenekon'un savcısıyım' diyen cumhurbaşkanıyla da hesaplaşması gerekir"
CHP'nin geçmişte Ergenekon ve benzer davalarda hukuksuzluklar olduğunu söylediğinde dönemin Başbakanı olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Göreceksiniz ne pislikler ortaya çıkacak" dediğini, "Ben bu davaların savcısıyım" ifadelerini kullandığını söyleyen Gök, "Şimdi o davaları yürütenlerle bir hesaplaşma içinde olduğunu ifade eden iktidarın, 'Ergenekon'un savcısıyım' diyen cumhurbaşkanıyla da hesaplaşması gerekir" diye konuştu.
Gök, partisinin her zaman yanlışları söylemekten yana olduğunu belirterek, "Hukuku bir kere katletmeye başladığınız zaman nerede duracağınızı bilemezsiniz. Ve hukuk herkese bir gün mutlaka lazımdır. Ve CHP hukukun arkasında, demokrasinin arkasında en güçlü bir şekilde durmaya devam edecektir" dedi.
Gazetecilere yönelik operasyonla halkın haber alma hakkının engellendiğini vurgulayan Gök, şöyle devam etti:
"17, 25 Aralık'ın yıldönümüne geldiğimiz bu günlerde asrın yolsuzluğu diye nitelendirilmiş bir yolsuzluğun üzerine algı ile şal örtülmeye çalışılıyor. İktidar bundan artık o kadar korkmadır ki kendini o kadar köşeye sıkıştırılmış hissetmektedir ki bu algıyı nasıl bertaraf ederim arayışı içinde düğmeye basılmış, 17, 25 Aralık'ın gündeme gelmesini engelleyecek bir başka operasyonu gündeme getirerek insanların kafasını kendi aklınca karıştırmak istemektedir."
"Kimsenin yanında ya da karşısında değiliz"
Hükümetin yargıyı iktidar olmanın maşası olarak kullandığını, operasyon ile Türkiye'nin itibar kaybettiğini öne süren Gök, iktidarın yargıyla yolsuzlukları örtmeye, algı yönetmeye, hukuksuzluklar yapmaya ve demokrasiyi katletmeye çalıştığını söyledi.
Gidişatın iyi olmadığını, ülkeyi çatışmaya götürecek bir nitelik taşıdığını söyleyen Gök, "AKP'nin yargısı, AKP'nin emniyeti ve AKP'nin Türk Silahlı Kuvvetleriyle beraber artık Türkiye'de bir AKP diktatörlüğü, faşist, darbeci anlayış hüküm süremeye başlayacaktır" dedi.
Gök, "Ergenekon'da yapılan hukuksuzlukların karşısında durduğumuz gibi bugün de hukuksuzlukların karşısındayız. Kimsenin yanında ya da karşısında değiliz. Biz demokrasinin, insan haklarının, anayasa ve yasalarda tarif edilmiş temel hak ve hürriyetlerin yanındayız. Kimin başına gelirse gelsin, hukuksuz bir şey olmuşsa CHP onun karşısındadır" değerlendirmesinde bulundu.
CHP'nin tarihi görevlerinden biri gerçekleştirerek, halkı iktidara karşı uyardığını, anayasal suç işlendiğine dikkati çekmeye çalıştığını aktaran Gök, iktidarın da muhalefetin bu sesine kulak vermesini istedi. Gök, "Soğukkanlılıkla ve sorumluluk duygusu içinde antidemokratik uygulamalar karşısında etkin mücadelede hepimizin bir yeri olmalıdır. Bu cadı avına karşı çıkmak herkesin yapması gereken temel bir görevdir" dedi.
"TRT suç işlemektedir"
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Gök, dizi senaristlerinin gözaltına alınmasıyla ilgili iktidarın belki de dünyada örneği olmayan bu komik uygulama ile tarihe geçtiğini ifade etti.
CHP'nin bu duruma karşı bir eylem planı olup olmadığının sorulması üzerine Gök, her platformda dik durarak hukuksuzluğa karşı mücadele edeceklerini söyledi.
Gök, TRT ile ilgili bir soruyu yanıtlarken de şu değerlendirmelerde bulundu:
"TRT, 'eden bulur' isminde bir site açmış. Buraya gelen mesajları TRT kamuoyuna açıklamak suretiyle güya halk nezdinde bu hukuksuzluğun meşrulaştırılmasının aracı haline getirilmek istenmektedir. TRT hükmünü nasıl vermiştir? Bu kişilerin suç işlediğine dair bir mahkeme kararı var mıdır? TRT'nin 'eden bulur' adı altında site açarak mesajları toplamasının, hangi görevleri arasında yeri vardır. TRT suç işlemektedir. İşleyen bir yargısal sürece müdahale etmektedir, halkı yönlendirmektedir, iktidarın aymazlığı karşısında bir başka anayasal suçun içine girmektedir. TRT bu yapmış olduğu işlem ve hareketi ile görevini aşmıştır, TRT'nin başkanı ve yöneticileri hepsi görevlerini kötüye kullanmaktan ve TRT'nin görevi olmayan bir konuda işlem tesis etmek suretiyle TRT'yi iktidarın borazanı haline getirmekten hesap vermek durumundadırlar. Onların da peşini bırakmayacağız."
Gök, genel seçimlerde işbirliği iddialarına yönelik soru üzerine de "Biz CHP olarak ayrı seçime gireceğiz" dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- ‘Hepinize test yapalım, bakalım kim ne kadar geçiyor!’
- Erdoğan'ı protesto eden gençlere işkence iddiasına yanıt