Savcı: Şiddete teşvik yoksa terör örgütleri ile aynı söylemlerde bulunma cezalandırılmamalı

Ankara’da “adalet” yürüyüşü başlatmak isterken gözaltına alınan ve adli kontrol kararıyla serbest bırakılan Melek Çetinkaya ve Ayten Güleşçi hakkındaki soruşturma tamamlandı. Ankara Savcılığı, kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. Takipsizlik kararında her iki şüphelinin katıldığı eylemler ile ortaya koyduğu iradenin ve yine sosyal medya üzerinden yaptıkları paylaşımların FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün bir kısım söylemleri ile paralellik gösterdiği ifade edildi. 

Şüphelilerin eylemlerinin FETÖ suçlarından soruşturma yürütülen bir kısım şahıslarca sahiplenildiğine işaret edilen kararda, eylemlerin, “DHKP/C terör örgütünün örgüte sempazitan ve militan kazandırmak üzere oluşturulmuş açık alan yapılanması olarak bilinen ‘Yüksel direnişi’ adı altında faaliyet yürüten ve haklarında DHKP/C’ye üye olma, propagandasını yapma suçlarından soruşturma yürütülen bir kısım şahıslarca da esasen bu örgütün etkinlik alanını genişletmek yönünde iradesine paralel bir yaklaşım-hareket tarzı olduğu izlenimini uyandırabilecek şekilde benimsendiği ve desteklendiği” aktarıldı. 

Fakat sırf terör örgütleri ile aynı şeyi söylemenin, terör örgütü ve örgütün şiddet içeren yöntemlerini meşrulaştırıcı, bu yöntemlere teşvik edici nitelik arz etmedikçe ifade özgürlüğünün sınırlarına tevavüz olarak algılanmayacağı kaydedilen kararda, terör örgütlerinin amacının gerektiğinde cebir, korkutma ve şiddete de başvurarak kişi hak ve özgürlüklerini ortadan kaldırmak olduğu anımsatıldı. 

Kararda, kanun koyucunun ifade özgürlüğünün kullanılışını garanti etmek saikiyle hareket etmiş olduğuna işaret edilerek, “Kanun koyucunun, sırf terör örgütleri ile aynı söylemlerde bulunmayı -bu söylemler terör örgütlerince ısrarla sahiplenilse dahi- cezalandırma amacını gütmediğinin kabulü gerekir. Aksi düşünce esasen terör örgütlerinin amacına hizmet eder. Bu nedenle terör örgütü propagandası yapma suçu yönünden suçun unsurları oluşmamıştır” denildi. 

Araştırma tutanağında şüphelilerin FETÖ ile irtibat ve iltisakına işaret eden bir kayda rastlanılmadığı belirtilen kararda, şüphelilerin Bylock kullanmadığı kaydedildi. Melek Çetinkaya’nın Bank Asya’da hesabının bulunmakla birlikte örgüt elebaşının talimatı ile hareket ettiği izlenimini uyandırabilecek bir mali işlemin bulunmadığı savunulan kararda, Ayten Güleşçi’nin ise Bank Asya’da hesabının olmadığı kaydedildi. Kararda, şüphelilerin örgüt üyesi olduklarının kabulünü mümkün kılacak bir hal olmadığı, soyut iddia dışında yeterli suç şüphesini oluşturur delil elde edilemediği ileri sürüldü.