'Siyasette yollar ayrılabilir ama dostluklar sürer'

CHP Genel Sekreteri Önder Sav, CHP Genel Merkezi'nden çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun bugün adaylığını açıklamasının ardından kendisiyle görüştüğünü ve kendisinin, Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için CHP'lilerin "akıl ve duygu terazisini" tartmalarını istediğini belirterek, "Aklın, duyguların önüne geçmesi gereken duyguları yaşadığımızı, eğer duygular söz konusu olacak olsa 53 yıllık, gençlik kollarından bu yana süren bir siyasi yaşamı olan Önder Sav'ın en fazla duygusal davranması gereken günleri yaşıyoruz. Ama ben, partim için, ülkenin geleceği için, örgütümüzün tavrını bilen bir Genel Sekreter olarak o tavrın dışına çıkamazdım. Aklımın gereği olan, kurutlaya 5 gün kala adaysızlıkla yüz yüze olan partiyi adaysız bırakmamak için 'Ben adayım' diyen Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vereceğimi ifade ettim" dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyelerinin, kendi tavrını yadırgadıklarını ancak bu olayın, partinin resmi kararı olacak bir olay olmadığını ifade eden Sav, kararının bireysel olduğunu ve MYK üyelerini bağlamadığını vurguladığını belirterek, "Şaşırıyorum ki MYK'nın 19 üyesi var, bu 19 üyeden biri sıfatıyla benim konuşmam niçin bu kadar çok yadırgandı, niye bu kadar yankı uyandırdı, o da altı çizilmesi gereken bir olay" dedi. Sav, Kemal Kılıçdaroğlu'nun erdemli bir davranış sergileyerek, CHP Grup Başkanvekilliği'nden ayrıldığını belirtti. Sav, yarınki toplantı için Ankara'ya gelen il başkanlarının hiçbir etki altında kalmadan özgür iradeleriyle Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vereceklerini açıkladıklarını ve destek metnini imzaladıklarını kaydetti.  MYK toplantısında, "edep sınırlarının dışına taşan" davranışlarla karşılaştığını anlatan Sav, "Ben, böyle düzeysiz bir toplantıda bulunmayacağımı söyleyerek, onlara başarılar dileyerek kendilerini baş başa bıraktım" dedi.
 

'İl başkanları özgür iradeleriyle Kılıçdaroğlu'nu destekliyor'

MYK'nın Baykal'a destek açıklamasını il başkanlarıyla birlikte odasında izlediğini dile getiren Sav, il başkanlarının "Biz Sayın Baykal'ı severiz, sayarız. Ona yapılan komployu bağışlamayız. Haksızlığın giderilmesi için her türlü çabayı sarf ederiz. Ama bu aşamada CHP'nin Genel Başkanlığı'na adaylığını koymasını uygun bulmayız. O nedenle biz Kemal Kılıçdaroğlu için imzamızı veriyoruz. Bizim bu imzamız asla değişmez" diyerek özgür iradeleriyle Kılıçdaroğlu'na destek verdiklerini aktardı. Meclis grubundan 63 milletvekilinin de Kılıçdaroğlu'na desteklerini açıkladıklarını anımsatan Sav, "Hadi ben birey olarak, Önder Sav olarak bir açıklama yaptım. Grup bir açıklama yaptı. Grubu kim tazyif etti? Milletvekillerinin kendi aklı, basireti, duyguları yok mu?" diye konuştu. Kılıçdaroğlu'nun adaylığının açıklamasının örgütte, seçmen tabanında, CHP'lilerde büyük bir rahatlama yarattığını ifade eden Sav, "Bu rahatlamayı görmemek için insanların kör olması lazım. Belki bu binadaki arkadaşlarımız kör ama toplum kör değil. Toplum bunları algılıyor" dedi. Sav'ın bu sözleri, açıklamayı dinleyen partililerce alkışlarla karşılandı.
 

'Güçleri yetiyorsa, PM'yi toplasınlar, beni görevden alsınlar'

MYK'nın kendisine yönelik istifa çağrısını da değerlendiren Sav, "MYK üyeleri adına çok üzüldüm, tüzüğü bilmedikleri için üzüldüm. Bizim CHP geleneklerini bilmedikleri için üzüldüm. Bu zamana kadar demek ki MYK üyesi arkadaşlara ben hiçbir şey öğretememişim, ona üzüldüm. Kendi yeteneksizliğime üzüldüm. CHP'de Genel Sekreter'i Parti Meclisi seçer. Genel Sekreter'i değiştirecek organ da Parti Meclisi'dir. Ne Genel Başkan, ne Genel Başkanvekili ne MYK Genel Sekreter'i değiştiremez. Genel Sekreter istifa etmedikçe olmaz. Ben de kurultaya kadar görevimin başındayım. Güçleri yetiyorsa Parti Meclisi'ni toplasınlar, hep beraber hesaplaşalım, beni görevden alsınlar" diye konuştu.

'Yılmaz Ateş'in telaşının temelinde, Kurultay'da yok olacağı yatıyor'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz Ateş'in yaşananları "Önder Sav operasyonu, darbe" olarak olarak değerlendirmesine de değinen Sav, "Yılmaz Ateş'in, Önder Sav'ın çapına gelebilmesi için çok fırın ekmek yemesi lazım. Yılmaz Ateş daha CHP'liliği bilmeden başka kulvarlarda yüzerken Önder Sav, CHP'de siyaset yapıyordu, yapmaya da devam edecek. Çok Yılmaz Ateş'leri biz cebimizden çıkardık, sokağa bıraktık. Zaten bu telaşın temelinde yaklaşan kurultayda yok olacaklarını görmeleri yatıyor. Üzüntüm, bu telaşa koskoca Deniz Baykal'ı alet etmeye kalkışmalarıdır. Ben, Sayın Baykal'ın bu oyuna gelmeyeceğine inanıyorum. Bu kurultayı ahenkli bir şekilde, CHP'ye yaraşır bir şekilde, belli çıtayı aşağı düşürmeden, birbirimizi severek, sayarak, omuz omuza, gönül gönüle yaşayacağımızı, CHP ailesine yaraşır bir kurultay yapacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
 

'Talihsiz olay olmasaydı Baykal liderliğini sürdürürdü'

Baykal ile kaset olayından sonra 3 kez görüştüğünü ancak Oya Araslı'nın annesinin cenazesinden bu yana görüşmediklerini bildiren Sav, Baykal'ın fotoğrafının yer aldığı kurultay afişleriyle ilgili olarak Genel Sayman Mustafa Özyürek'e "Genel Başkanlıktan ayrılmış olan bir siyasetçinin billboardlarda yer alıp almayacağıyla ilgili" görüşülmesini telkin ettiğini, Özyürek'in de Baykal'la görüştüğünü ve asılmasında bir sakınca olmadığını bildirdiğini aktardı. Bir başka konu için Baykal ile konuştuğunda bu afişlerin asılmasında bir sakınca görmediğini bildirdiğini kaydeden Sav, "Bizim Genel Başkanımızdır, partiye büyük hizmetleri olmuştur, Türkiye'nin yetiştirdiği ender siyasetçilerden biridir. Bu son talihsiz olay olmasaydı CHP'de siyasetini başarıyla sürdürecek olan bir liderdi. O nedenle hiçbir sakınca görmedim Genel Sekreter olarak, her yeri de süslüyor onlar. Onlar bizim gururumuz, onurumuz olur" diye konuştu.
 

'Siyasette yollar ayrılabilir ama dostluklar sürer'

Sav, "Baykal ile yollarınız ayrıldı mı?" sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Sayın Baykal benim 53 yıllık arkadaşım. Fakülte yıllarından bu yana arkadaşım, dostum, zaman zaman sırdaşım. Ben, Sayın Baykal ile CHP içinde başbaşa kaldığımızda rahatlıkla şakalaşabilen ender insanlardan biriyim. Ve dostum kalmaya da devam edecek. Siyasette yollarımız ayrılabilir ama dostluklar sürer. Dostlukla siyaseti birbirinden ayırmak lazımdır. Benim siyasi yaşamımda bu tür dostluklarım çoktur. Siyasette yollarımız ayrılmıştır, ama dostluğumuz devam etmiştir. Elbette Sayın Baykal ile dostluğumuz devam edecek. Bunu daha değişik yorumlamak yanlıştır çünkü biz siyaset nedeniyle Deniz Baykal ile tanışmış değiliz". Baykal'a kendisinin Genel Sekreter olması yönünde tercih yaptığı için müteşekkir olduğunu bildiren Sav, "O nedenle bizim bundan sonra Sayın Baykal'ın hukukunu korumak, hakkını korumak ve ona yapılan haksızlığın bedelini ödetmekten başka bir çabamız olamaz" dedi.

'Haddini bilmezlere 1 Mart konuşmamı hatırlatırım'

Sav, MYK toplantısında yaşadığı tartışmanın sorulması üzerine "Evet, üzüldüm. Bir haddini bilmez arkadaşımız benim için Amerikan ajanı, CIA ajanı filan demiş. Ben, basın mensubu arkadaşlarımızı ve tüm Türkiye kamuoyuna 1 Mart 2003 tarihinde Meclis'te yapmış olduğum konuşmayı hatırlatırım. O konuşmada nasıl ulusalcı bir yol izlediğimi, Amerikan gemileriyle ilgili nitelemelerimi ve o konuda duruşumu vatandaşlarımız hatırlarlarsa bu haddini bilmeze de haddini bildirirler diye düşünüyorum" diye konuştu. Konuşmasının ardından buradaki partililer Sav'ı, alkışlarla ve "Gençlik seninle gurur duyuyor" sloganlarıyla uğurladı.