"Tuhaf tuhaf işler!"

Beşiktaş'ın Süper Lig'in 19. haftasında kar nedeniyle ertelenen Trabzonspor maçını 2-0 kazanarak liderliğe yükselmesi sonrası spor yazarları ne dedi?

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 16.03.2016 - 09:40

Spor Toto Süper Lig'in 19. haftasında yoğun kar nedeniyle ertelenen Trabzonspor - Beşiktaş maçı siyah beyazlı ekibin 2-0 galibiyeti ile sonuçlandı. Bu skorla puanını 60'a çıkararak yeniden zirveye çıkması sonrası spor yazarları ne dedi?

Rekorla gelen liderlik (Rüştü Reçber - Hürriyet)

İkinci yarı yüksek tempoda oynanan oyundan sonra Trabzonspor’da yorgunluk belirtileri baş gösterdi. Beşiktaş’ta da görülen bu yorgunluğu, ilerleyen dakikalarda ‘lider olma arzusu’ ortadan kaldırdı. İkinci devrede de Esteban’ın müthiş kurtarışlarını izledik. Ama herhalde Quaresma’nın ortasında Gomez’in golüne yapacak bir şeyi yoktu. Beşiktaş tarihinde en fazla gol atan yabancı futbolcu rekorunu kırdığı maçta Mario Gomez, her ne kadar pozisyonlar kaçırsa da takım için ne derece önemli bir isim olduğunu yine gösterdi.

LİDER DURUŞU

Necip’in gelişen Trabzon ataklarında defanstaki lider duruşu ve performansı alkışı hak etti. Beşiktaş hem Rize maçında, hem de bu maçta savunma anlamında sıkıntılar yaşadı. Ama bunlara rağmen çok sayıda pozisyon üretmesini bildi. Dünkü karşılaşmada Beşiktaş, büyük hedeflerle geldiği Karadeniz’den hedeflerine ulaşmış olarak döndü. Gelecek haftaki Galatasaray-Fenerbahçe derbisi öncesi Kartal, rotayı Antalyaspor maçına çevirdi.


Gomez zorlamasa daha kolay atar (Kenan Başaran - Hürriyet)
Beşiktaş’ın kafasının rahatlaması için, ertelenen Trabzonspor maçının oynanması lazımdı. Çünkü artık hesabını kitabını daha doğru yapacaktı. Ama dün ilk 45’te kafasını bir türlü toparlayamayan bir Beşiktaş vardı. Zihni en bulanık isimse Gomez’di. Alman, sanki haftalardır gol atamıyormuşçasına şartları yine Rize’deki gibi aşırı zorladı. Topu aldığında gözü kararıyor ve hiçbir takım arkadaşını görmüyor. Oysa bugüne kadar oyunda az göründüğü maçlarda golü daha rahat bulduğuna şahitlik etmiştik. Yine de Beşiktaş’ın öne geçme şansını esas olarak hakem Yıldırım engelledi zira Yumlu’nun koluyla kestiği top net penaltıydı. E geri pası tutan Estanban’ı da es geçti!

FİNAL VURUŞLARINDA AŞIRI RAHATLIK!

Trabzonspor, Oğuzhan ve Sosa tüm hamallığı Atiba’ya verdiği için Beşiktaş’ın kalesine çok rahat indi. Ancak bordo mavililer final vuruşlarında da aşırı rahat davranınca golü bulamadı. Necip-Cardozo eşleşmesinde, siyah beyazlı oyuncunun üstünlük kurması dikkate değerdi. Maçın ikinci devresi ağır çekimde seyretti. Forvetlerin de katkısıyla bir yanda Necip, diğer yanda Yumlu istatistiklerini parlatıyordu. 69’da Gomez ile Esteban arasında cereyan eden inanılmaz pozisyon maçın da cereyanını artırdı.


Esteban daha ne yapsın? (Bayram Aydın - Hürriyet)
Trabzonspor son haftalara göre en azından mücadele ederek maça tutunmaya çalıştı. Beşiktaş ise beklenilenden çok uzaktı. Bol bol pas ve iki takım defans oyuncularının da hataları ilk yarıya damgasını vurdu. İlk yarıda öyle fazla pozisyon izlemedik ama Yusuf’un 17. dakikada müsait durumda kaçırdığı pozisyon en netiydi. İlk yarıda orta sahada müthiş bir mücadele izledik o kadar. İki takımında forvetleri hiç üretken ve çalışkan değildi. Beşiktaş’ın kullandığı korner atışında önce Atiba ve sonrasında Gomez’in gol vuruşlarını çıkartan kaleci Esteban kaleyi kolay kolay Onur’a kaptırmayacağını da göstermiş oldu. Ancak Gomez’in kafa vuruşunda yapacak fazla bir şeyi yoktu. Sonradan oyuna giren Olcay ise son beş dakika kala fişi çekti.

CARDOZO NEYE ŞAŞIRDI

Maçın 63. dakikasında oyundan alınan Cardozo çok şaşırdı ve inanamadı. Şaşırmasına hiç anlam veremedim. Oyunda kaldığı süre içinde hiçbir şey yapamadı. Bunun için oyundan alınması gayet normal.

KALECİ GİBİ TOPU ÇELDİ

Beşiktaş’ın 12. dakikada geliştirdiği atakta, hadi Bülent Yıldırım uzaktaydı ve göremedi diyelim. Ya çizgi hakemi Yumlu’nun bir kaleci gibi çeldiği topu nasıl göremedi ben anlayamadım doğrusu.


Lider'in dönüşü (Attila Gökçe - Milliyet)
Maçın skoruna Beşiktaşlılardan önce Hakem Bülent Yıldırım sevinmeli. İki takımın şampiyonluk için soluk soluğa yarıştığı lige “adaletsiz” bir katkıda bulunacaktı, olmadı. Anlaşılan o ki Bülent Yıldırım maçı yönetmeye değil, “idare etmeye” memur edilmiş. MHK Başkanı ve atama yetkilileri, “Kural ne diyorsa o, gördüğünü çal!” dememişler sanki... Tatsızlık çıkarmamasını, vaziyeti idare etmesini talep etmişler adeta... Onikinci dakikada Douglas’ın Kerim Frei’ye ikram ettiği (!) top, ondan Gomez’e geliyor... Gomez topu boş kaleye atacak ya, Mustafa Yumlu can havliyle beline sarılıp indiriyor. (BU BİR PENALTI)... Yetinmiyor. Kendisi de yerde... Top önünde. İki kolunu açarak hacim genişletmiş Mustafa... Yine yetinmiyor. Eliyle topa müdahale ediyor. (BU DA BİR PENALTI)...

DUYMADIM, GÖRMEDİM, SÖYLEMEM! Bülent Yıldırım, görmüyor bunu... Peki beşinci hakem n’apıyor? O da üç maymundan birini oynuyor: DUYMADIM, GÖRMEDİM, SÖYLEMEM!

Söylemeyin arkadaşlar... Vicdan sahibi her futbolsever, kurala saygılı her vatandaş söylüyor zaten hak ettiğinizi. Ha, bir de 35’de Cavanda’nın topu Kerim’e kaptırmamak için Esteban’a (kaleciye) verdiği pas var. Bülent hoca bunu da görmedi. O nedenle işte maç kazara berabere bitse, ya da Trabzon kazansa Bülent Yıldırım, vermediği o penaltı, M.Yumlu’ya göstermediği sarı kart nedeniyle asla ibra edilmez, aklanamazdı. Maçın skoru Beşiktaş’ın isyanını engelledi. Sakin durdular yine de. Futbolcular o adaletsiz karara itiraz etseler, sinirlenseler, elhak Bülent Hoca bir de kırmızı - mırmızı maçı arapsaçına döndürürdü.

 

Hakeme rağmen gerçek lider (Ahmet Çakar - Sabah)

Rakip kim olursa olsun, Beşiktaş öne geçtiğinde sıradaki golü atması an meselesi... Dün gece de öyle oldu. Kerim sağdan girdi, topukla Olcay'a topu çıkarttı o da skoru perçinleyen golü yaptı. Beşiktaş; kazanamayabilirdi. Kazanamazsa çok şey kaybedecekti ama kaliteli oyuncular farkıyla altın değerinde üç puanı almasını bildi. Beşiktaş 3 puanı kim ne derse desin; hakeme rağmen aldı... Bülent Yıldırım da müthiş bir ego var ama aynı oranda da yanlış kararlar veriyor. İlk yarıda Mustafa Yumlu'nun yerde elle kestiği pozisyon penaltı... Üstelik ilk yarıda Cavanda'nın çok net ve bariz kalesine pası var. Ama Bülent Yıldırım'dan tık yok... Yine ikinci yarının son dakikalarında Douglas'ın, Gomez'e yaptığı hareket penaltıydı. Onu da veremedi. Beşiktaş kazandığı için fazla toz kalkmaz ama ya kazanamasaydı. Yazık olmaz mıydı!

 

Tek yürek olmalıyız (Feyyaz Uçar - Fanatik)

Trabzonspor çok istekliydi ama rakip Beşiktaş’tı. Onların ofansif gücünü tarif etmek imkansız. Ancak şu an kimin şampiyon olduğu önemli değil, önemli olan ‘tek yürek’ olmak. Maç başında pozisyon bol. Çoğu bireysel hata. Tolga önde yakalanıyor. Cardozo’nun orta sahada yolladığı top üst ağlarda. Esteban elinden kaçırdığı topu almaya giderken Douglas uzaklaştırmaya çalışıyor. Ortada kalan topu Gomez gol yapamıyor. Queresma ile Necip’in anlaşmazlığından pozisyon yakalayan Yusuf, topu auta atıyor. Kendi ligimizde yaptığımız bu hataları Avrupa’da da yapıyoruz. Tek fark, Avrupa takımları gol yapıyor. Biz bu ikramları geri çeviriyoruz. Bu sebepledir ki, Trabzonspor ve Beşiktaşımız Avrupa’da yok. Kartal lig şampiyonluğuna oynuyor, Trabzonsporumuz da prestij peşinde. Büyük takımlarımız Avrupa’da başarılı olmadıkça, Anadolu takımlarımız lig şampiyonluğunu zorlamadıkça, futbolumuz yerinde saymaya devam edecek. Uygun adım marş. Bir de ligimizin ‘marka değeri’ diye boş bir söz var. Markası olmayan bir şeyin değeri nasıl olacak?

MÜTHİŞ İSTEKLİLERDİ

Trabzonspor bir çıkış arıyor. Futbolcular bu maçın öneminin farkında. Önceki maçların aksine müthiş istekli bir takım var sahada. Esteban’ın kurtardıkları mucize. Cavanda’yı geçmek ne mümkün. Mustafa’nın savunması can siperhane. Aytaç ve Okay birbirlerinin en önemli destekçisi. Marko Marin’de değişen bir şey yok. O, her maç takımının en iyisi. Trabzonspor böyle oynadığı her maçı kazanır. Ama rakip Beşiktaş.

 

Hakemi de yendiler (Erman Toroğlu - Sabah)

Şunu çok net söyleyebilirim; Dün gece Beşiktaş, hakemi de yenerek 3 puanı aldı. Siyah-beyazlılar, eksik maç olduğu için zaten gerginler. Çok da eksikler. Alırlarsa, lider olacaklar ve rakipleri psikolojik olarak zorlanacak. Yani son 100 metreye girerken bıçak sırtı bir maç... Böyle bir maçta FIFA hakemliğini bitirmiş, tabiri caizse bitmiş okeye dönen pozisyonda olan hakemleri kullanmayacaksın. Kimleri kullanacaksınız?

FIFA olmak için can atan veya yeni FIFA olmuş, Avrupa'da yükselmek isteyen hakemleri atayacaksınız. Fırat Aydınus, Bülent Yıldırım gibi hakemleri TFF'nin belli bir maaş vererek çizgi hakemliğinde kullanmaları gerekir. Yoksa bu tip hakemler, tuhaf tuhaf işler yaparak şampiyonluk yarışına tesir edeceklerdir. Bakınız... Zaten gergin oynuyor Beşiktaş. Trabzonspor da rahat değil. Ama net pozisyonlar var.

Mario Gomez'in vurduğu, Mustafa Yumlu'nun koluna gelen top net bir penaltı. Yorumsuz! 5 dakika sonra bu sefer Trabzonspor defansında Cavanda'nın Esteban'a verdiği top net bir şekilde kaleciye pas. Sen bunları vermeye mecbursun. Beşiktaş gol yapar, yapmaz bu seni ilgilendirmiyor. Sen bunları vermezsen futbolcular sahada geriliyorlar. Sonra da Beşiktaş soyunma odasında tartışmalar yaşanıyor. Neden? Çünkü Bülent Yıldırım, soyunma odalarını bilmez.