Uzayan hayatlar, daralan ufuklar

Uzayan hayatlar, daralan ufuklar

10.08.2025 04:00:00
Güncellenme:
Uzayan hayatlar, daralan ufuklar

Sabahın erken saatlerinde Rotterdam’da evin yakınındaki bir kanal kenarında yürüyordum. Serinliğini henüz kaybetmemiş bir yaz rüzgârı ağaçların yapraklarını hafifçe kımıldatırken önümdeki bankta oturan üç yaşlıya gözüm takıldı. Birinin bastonu dizlerine dayanmıştı, diğerinin yanında oksijen tüpü duruyordu. Üçüncüsü ise sessizce bankın ucuna ilişmiş, huzursuz bir şekilde etrafa bakıyordu. O an düşündüm: Bu üç adam, sadece yaşlı değillerdi. Aynı zamanda bu ülkenin geleceğe ilişkin en gerçekçi yüzüydüler.

Hollanda uzun zamandır büyük bir sıkıntıyla boğuşuyor: İnsanlar daha uzun yaşıyor ve belli bir yaştan sonra çalışmıyor. Ülke nüfusunun hatırı sayılır bir bölümünü artık emekliler oluşturuyor. Bu çalışmayan kesim her ay devletten maaş almakta ve bu yük kamu bütçesine yansımakta. Hollanda’da yaklaşık 3.7 milyon emekli bulunuyor ve bunların bir milyondan fazlası 80 yaşın üzerinde. Her yıl bu sayıya yenileri ekleniyor. Devlet, emeklilere yılda 52 milyar Avro ödeme yapıyor. Bu tutar, toplam bütçenin yaklaşık yüzde 25’ine karşılık geliyor. 2040 yılına gelindiğinde AOW (Genel Yaşlılık Sigortası) harcamalarının 80 milyar Avro’ya ulaşması bekleniyor. Bir yanda sağlıklı yaşam koşulları ve artan yaşam süreleri, diğer yanda ülkeyi ekonomik darboğaza sürükleyen bu gerçeklik...

Bu tablo doğal olarak hükümeti önlemler almaya zorluyor: Vergi dilimleri artırılıyor, sosyal yardımlar yeniden düzenleniyor, sağlık sigortası primleri her yıl yükseliyor. Emekliler ise sessiz bir kaygının içinde; geleceğe dair belirsizlikle baş başa.

HOLLANDA’DAN GÖÇ HIZLANDI

Geçtiğimiz günlerde tüm vatandaşlara gönderilen mektuplarda, emeklilik yaşının yükseltilebileceği belirtilirken emeklilik maaşlarının da düşürülebileceği ima edildi. Yani uzunca bir süredir 67 olan emeklilik yaşı, belki de 70 olacak. Devletin bu açıklamalarına karşı tepkiler gecikmedi: Emekli ekonomi profesörü Harrie Verbon, emeklilik maaşlarının düşürülmesi yerine savunma harcamalarının kısıtlanmasını, silahlanmaya daha az para harcanmasını önerdi. Mecliste temsil edilen yaşlıların siyasi partisi 50PLUS ise “Emekliler sağılacak inekler değildir. Ömür boyu ödedikleri vergilerden hak ettikleri maaşı alıyorlar” diyerek sert bir çıkış yaptı.

Zaten geçinmekte zorlanan emekliler, geleceğe ilişkin bu belirsizlikler nedeniyle başka yollar arıyor. Son yıllarda yaklaşık 331 bin emekli, çözümü Hollanda dışına taşınmakta buldu. Daha düşük yaşam maliyetlerine sahip ülkelere taşınarak emekli maaşlarıyla daha rahat bir hayat sürmeyi tercih ediyorlar. İspanya, Belçika, Fransa gibi ülkeler listenin başında. Yaklaşık 30 bin kişiyle Türkiye de bu göçte önemli bir yer tutuyor.

Yılda birkaç kez ziyaret ettiğim Tayland’ın Pattaya şehrinde dikkate değer bir Hollandalı kolonisi bulunuyor. Bu ülkeye göçenlerin sayısı 10 bini geçmiş durumda. Tropik iklimi, ucuz yaşam koşulları ve dostane sosyal ortamı sayesinde Hollandalılar burada artık kendi restoranlarını, kafelerini, işyerlerini kurmuş durumdalar.

Türkiye ile Tayland arasındaki fark ise dikkat çekici: Türkiye’ye gidenlerin neredeyse tamamı, geçmişte Hollanda’da çalışmış Türk işçileri. Tayland, Kamboçya, Endonezya gibi ülkelere gidenler ise Hollandalı yerli nüfus. Yani bir grup memleketine dönüyor, diğeri ise yeni bir yaşama yelken açıyor. Tayland’da konuştuğum bir Hollandalı, yaşadığı yeri “fil mezarlığına” benzetti. Filler yaşlandıklarında ve öleceklerini hissettiklerinde son nefeslerini vermek için ormanın en güzel ve sakin köşelerine çekilirlermiş…

Bir ülkenin yaşlıları geleceğe ilişkin umut yerine yalnızlığı tercih ediyorsa o toplumun gençlerine bırakabileceği bir miras da kalmamış demektir.

m.e.alkanlar@gmail.com

İlgili Konular: #hayat