‘Hekimleri Bakanlığa karşı koruyoruz’

Ankara Tabip Odası'nın seçimli (ATO) olağan genel kurulu, bugün ve yarın Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji bahçesinde yapılacak. Genel Başkanlık koltuğunu genel kurulda devredecek olan oda başkanı Muharrem Baytemür, kendi yönetimindeki son 2 yılı Cumhuriyet'e anlattı. Türkiye ve dünyanın 2 yıldır içinde bulunduğu duruma dikkat çeken Baytemür, şu ifadeleri kullandı:
"Dünya maalesef bu döneme hiç yakışmayan, bu dönemle çok örtüşmeyen savaş ve çatışmalara sahne oldu. Geldiğimiz noktada maalesef on binlerce insan hayatını kaybetti. Milyonlarcası yer değiştirdi. Sağlık çalışanları da çok etkilendi. Ülkemiz Afganistan, Suriye'ye kadar yaşananlar nedeniyle çok fazla da göç almış durumda. Bunu yarattığımız çok olumsuzluğu ile hep beraber yaşıyoruz."

'ANKARA YOĞUN GÖÇ ALDI'
Türkiye'nin yaşadığı bir ekonomik kriz ve yoksulluk ortamı  olduğunu kaydeden Baytemür, "Ekonomik krizle insanlarımız boğuşurken bu sefer  de geçen yıl 6 Şubat depremleriyle maalesef büyük bir yıkım oldu. Ciddi büyük bir coğrafya etkilendi. Resmi rakamlarla 55 bine yakın insanımız hayatını kaybetti. Hala 5 hekimimizin cenazesine ulaşılmış değil" dedi. Baytemür, "Deprem bölgesinde hala sorunlar devam etmekte. Ankara da çok yoğun bir göç aldı deprem nedeniyle. Bu sağlık hizmetlerine de yansıyan bir süreç oldu doğal olarak" ifadelerini kullandı.

'ULAŞILIR HASTANELER KAPATILDI'
Ankara'da merkezde kolay ulaşılan hastaneler kapatılıp iki tane şehir hastanesine taşındığını anımsatan Baytemür, "Ciddi bir sağlık ulaşımında sorun yaşanıyor.  Ankara'da daha çok hissedilir oldu son dönemde. Hem hastaların sağlık hakkı, hem de hekimlerin çalışma koşullarını çok olumsuz etkiliyor" diye konuştu. Baytemür, "Diğer taraftan şiddete ilişkin bu iki yıl boyunca neredeyse gitmediğimiz hastane kalmadı. Hekimlerimizin, çalışanların yanında olduk. Takip ettiğimiz davalar da var. Ama bakanlığın twet atmak dışında yaptığı bir şey yok maalesef" değerlendirmesinde bulundu.

'DEĞİŞİKLİĞE İHTİYAÇ VAR'
Şiddet, yoğun ve yorucu çalışma, 5 dakikada muayeneler, muayenehanelerin kapatılmasına yönelik adımlar gibi peş peşe olumsuzluklar yaşandığumu kaydeden Baytemür, "İronik ama hekimlerimizi Sağlık Bakanlığı'na karşı korumaya çalışıyoruz. Böyle bir tablo var. Önümüzdeki dönemde bunun devam ettirilmesi gerekiyor. Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı bu olumsuz girişimler karşısında mücadele eden, karşı duran, hekimlerin yanında duran, halkın sağlık hakkını savunan tutumunun devam etmesi önemli. O açıdan buranın, bakanlığın bürosu değil, hekimlerin odası olarak kalması çok önemli" dedi. Emekli hekimlerin maaş kesintilerine de değinen Baytemür, "Bunlar hekimleri; hem çalışırken zorlayan hem de emekli olduktan sonra hayatlarını devam ettirme, insanca yaşam koşullarıyla devam ettirme noktasında zorlayan tablolar. kalıyor. Bir değişikliğe ihtiyaç var hükümet ve bakanlık açısından" ifadelerini kullandı.

'SERMAYEYE ÇALIŞAN BAKANLIK'
Baytemür, "Bakanlık bir kamu otoritesi aslında. Ama sermayeye çalışan bir bakanlık var. Ve bakanlık ve sermayeye karşı da hekimlerin yanında duran bir tabip odası var" dedi. Ankara'da belediye yönetiminin beş yıl önce değişmesi ile belediyeyle ortak çalışmalar yürüttüklerini kaydeden Baytemür, "Bu işbirliğinin önümüzdeki dönemde devam etmesi lazım. Belediye ile özellikle olağan dışı durumlarda sağlık hizmeti sunumuna yönelik ortak çalışmamız olacak. Asbestle, iş yeri hekimliği ile ilgili ortaklaştığımız noktalar var" ifadelerini kullandı. Ayrıca Baytemür şunları söyledi:
"Uzun zamandır ATO'yu emekten, cumhuriyet değerlerinden, laiklikten yana; hekimlerin ve halkın sağlık hakkının yanında duran bir anlayış yönetiyor. Bu anlayışın devam etmesi, Ankara'nın sağlık hakkı ve hekimlerin mücadelesi için daha doğru olur."