Avukata saldırı girişimi
Büyükçekmece Adliyesi'nde iddiaya göre bir polis memuru, müvekkilinin sorgusu için bekleyen Avukat Sedef Ünal'a saldırı girişiminde bulundu. Baro odasına sığındığını ve polisin çevredekiler tarafından güçlükle engellendiğini iddia eden avukat Ünal, polis hakkında suç duyurusunda bulundu.
Büyükçekmece Adliyesi koridorlarında yaşanan olayda, iddiaya göre 28 Ağustos'ta yabancı uyruklu M.A. isimli kişi, karıştığı kavgada biri görev başında olmayan polis memuru olmak üzere iki kişiyi bıçakla yaraladı.
Gözaltına alınarak Mevlana Polis Karakolu'na götürülen şüpheli M.A.'nın ağabeyi, avukat Sedef Ünal'ı telefonla arayarak hukuki yardım istedi.
MÜVEKKİLİYLE GÖRÜŞMESİNE İZİN VERİLMEDİ
Avukat Sedef Ünal, özel müdafii olarak karakolu aradığında müvekkilinin ifade işleminin sabah alınacağı söylendi. Sabah uyandığında ise gece vakti karakoldan arandığını gören Ünal, karakolu tekrar aradığında CMK tarafından görevlendirilen avukat eşliğinde müvekkilinin ifadesinin alındığını ve Büyükçekmece Adliyesi'ne sevk edildiğini öğrendi. 29 Ağustos'ta sorguya katılmak için adliyeye giden avukat Ünal, burada müvekkili ile görüşmek istediğinde görevli polis memurları tarafından müvekkiliyle görüşmesine izin verilmediğini öne sürdü. Ünal ayrıca adliyede henüz müvekkiliyle görüşemeden savcı tarafından tutuklanma talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildiğini öğrendiğini ifade etti.
AĞIR DARP İDDİASI
Sorgu için saatlerce bekletildiğini ve dosyayı görmesinin engellendiğini iddia eden Avukat Sedef Ünal, uzun süren bekleyişinin ardından müvekkilinin adliyenin nezarethanesinden sulh ceza hakimliği katına getirildiğinde ağır bir şekilde darp edildiğini, yüzünün morardığını, kıyafetlerinin yırtıldığını ve ayakta durmakta zorlandığını gördüğünü kaydederek o esnada müvekkiliyle görüşmek istediğini polislere bildirdiğini, polislerden birinin kendisine, "Burada, yanımda görüş" dediğini, kendisinin ise CMK hükümlerini polise hatırlatarak polisin, avukat-müvekkil görüşmesini ancak uzaktan izleyebileceğini hatırlattığını, polis memurunun ise, "Öyle bir şey yok, görüşeceksen burada görüş" dediğini söyledi.
"ADAMI CAMİDEN ALMADIK"
Polis memuruna yaptığının kanuna aykırı olduğunu hatırlatarak durumu sulh ceza hakimine bildiren Ünal, polis memurunun bu duruma sinirlenerek yüksek sesle bağırdığını ve "Ne yaptığını sanıyorsun" diye çıkıştığını öne sürdü. Müvekkilinin yanına gittiğini ve kendisine, "İşkence mi gördün, dövdüler mi" diye sorduğunda ise polis memurunun görüşmeye müdahale ederek, "Ne diyorsun ya, adamı camiden almadık, polisi bıçaklamış, benim meslektaşımı" dediğini iddia eden avukat Ünal, müvekkilinin güçlükle ayakta durduğunu ve konuşmakta güçlük çektiğini gördüğünü anlattı.
"SONUNDA BENİMLE MUHATAP OLACAKSIN"
Müvekkilinin iyi Türkçe konuşamadığını ve bunun için tercüman istediğini ifade eden Sedef Ünal, polis memurunun, "O zaman tercümanı bekleyeceksiniz. Akşama kadar çıkarmıyorum nezaretten, artık akşam 6 mı olur 8 mi 9 mu" diyerek müvekkilini tekrar nezarethaneye indirdiğini, bu esnada memurun kendisine bağırmaya devam ederek, "Sonunda benimle muhatap olacaksın sen" diyerek tehdit kendisini tehdit ettiğini öne sürdü.
BAŞSAVCI VEKİLİ MÜDAHALE ETTİ
Avukat Sedef Ünal, tüm bu yaşananlar üzerine İstanbul Barosu Avukat Hakları Merkezi ile iletişime geçerek durumu bildirdiğini, AHM'den avukat görevlendirildiğini ve adliyeye geldiğini, birlikte nezarethaneye indiklerini, görevli polis memurları tarafından ise kendilerine savcı ile görüşmeleri gerektiğinin söylendiğini, bunun üzerine başsavcı vekili ile görüştüklerini, başsavcı vekilinin telefon görüşmelerinin ardından tutuklamaya sevk eden Cumhuriyet Savcısı Ş.G.'nin kendileriyle görüştüğünü, olayı aktardıklarını ve ancak o zaman müvekkiliyle özel görüşme gerçekleştirebildiğini anlattı.
İŞKENCE İDDİASI
Avukat Ünal, müvekkiliyle tercüman eşliğinde yaptığı görüşmede, müvekkilinin yakalandığı sırada ve sonrasında işkence gördüğünü, dayak yediğini, ağır hakaretlere uğradığını ve kendisine yemek, su verilmediğini anlattığını kaydetti.
Ünal, sulh ceza hakimliği katında meslektaşlarıyla sohbet ettiği esnada müvekkilinin ağabeyinin yanına giderek konuşmak istediğini söylediği esnada daha önce kendisiyle tartışan polis memurunun yine yüksek sesle bağırarak ve müvekkilinin ağabeyine fiziksel temasta bulunarak herkesi aşağı indirmeye çalıştığını, kendisinin ise müvekkilinin ağabeyine hitaben, "Aşağıda konuşalım" dediğini, bunu duyan aynı polisin yine yüksek sesle bağırarak, "Burada konuşamazsın aşağı ineceksin. Burası benim bölgem, polis ne derse onu yapacaksın" diyerek parmak salladığını iddia etti.
"BARO ODASINA GİREREK SALDIRMAYA ÇALIŞTI"
Ünal, aşağı indikleri sırada aynı polis memurunun müvekkilinin ağabeyine bağırarak, "Aşağı in lan yoksa gelir alırım seni" dediğini, kendisinin ise bunun üzerine polis memuruna, "Bağıramazsınız, müvekkilleri taciz edemezsiniz, haddinizi bilin" diyerek tepki gösterdiğini, polisin ise üstüne yürüyerek, "Gel buraya, hiçbir yere kaçma, şimdi göreceksin" diyerek tehdit ettiğini, kendisine doğru hamle yaptığını, diğer polis memurlarının bu esnada araya girerek kendisine saldırmaya çalışan memuru tutmaya çalıştıklarını, kendisinin ise baro odasına sığındığını, polis memurunun peşinden baro odasına kadar girdiğini, diğer polislerin ise saldırı girişiminde bulunduğunu öne sürdüğü memuru güçlükle tuttuklarını iddia etti.
"BAKANLIK İZNİ GEREKTİĞİ HALDE İŞLEM BAŞLATTI"
Tüm bu olayların adliyede bulunan diğer avukatlar ve vatandaşın önünde yaşandığını belirten avukat Sedef Ünal, polis hakkında tutanak tuttukları esnada Cumhuriyet savcısı Ş.G.'nin odasından çıkarak kendisine hitaben, "Ne bu adliyeyi birbirine kattınız. Bir başsavcı vekiline çıkıyorsunuz bir polisle kavga ediyorsunuz" dediğini, o esnada kendisine saldırmaya çalıştığını öne sürdüğü polis memurunun savcının odasından kendilerine doğru baktığını, avukat Serdar Yazar ile birlikte polisin saldırısını anlatmaya çalıştıklarını ancak savcının kendilerini dinlemediğini ve "Buranın düzenini disiplinini bozamazsınız. Şimdi onlar şikayet edecek onların ifadesini alıyorum, sizinkini de alacağım. Polise 'lan' dediniz" dediğini ve hakkında işlem yaparak soruşturma açacağını söylediğini, polislere ise, "Koridorda yüksek sesle konuşan olursa alın" diye talimat verdiğini iddia etti.
"DEVLETİME HAKARET EDEMEZSİN"
Avukat Ünal daha sonra ise koridorda meslektaşıyla konuştuğu esnada, "Burası Teksas mı yoksa Türkiye Cumhuriyeti mi? Herkes kanunlara uyacak" şeklinde ifade kullandığını, bunun üzerine savcı Ş.G.'nin odasından çıkarak, "Benim devletime hakaret edemezsin, sizi baroya şikayet edeceğim" dediğini, kendisinin ise, "Asıl devlete hakaret eden kanunlara uymayanlardır, biz devlete hakaret etmedik" şeklinde cevap verdiğini kaydetti. Ünal, avukatlar hakkında soruşturma başlatılabilmesi için önce Adalet Bakanlığı'ndan izin alınması gerektiği halde savcı Ş.G.'nin buna dikkat etmeden soruşturmayı açtığını ve orada bulunan kişileri tanık sıfatıyla ifade vermeye zorladığını iddia etti.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Avukat Sedef Ünal, meslektaşı avukat Serdar Yazar ile birlikte polis memuru hakkında suç duyurusunda bulundu. Ünal, Cumhuriyet Savcısı Ş.G.'yi de Hakimler ve Savcılar Kurulu'na (HSK) şikayet edeceğini belirtti.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!