“Saray” talimatlı soruşturma ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İBB yöneticilerinin tutuklanma kararları sonrasında tüm ülkede başlayan protestolar, üniversitelere de yayıldı.
Özellikle İstanbul Üniversitesi’nde “barikatların yıkılmasıyla” başlayan süreç, Türkiye genelindeki üniversitelerde kitlesel eylemlere dönüştü.
YEDİTEPELİLERDEN “İMAMOĞLU” EYLEMİ
Eylemlerin bir adresi de Yeditepe Üniversitesi oldu. Yeditepe Üniversitesi öğrencileri ve mezunları 21 Mart’ta, okulun ana giriş kapısında bir araya gelerek seçilmiş İBB Başkanı İmamoğlu'na destek verdiklerini açıkladı.
Eylem görüntüleri sosyal medyada yayıldı. Öğrenciler eylemde ''Zıpla, zıpla zıplamayan Tayyipçi!'' diyerek slogan attı.
EYLEM SONRASI MEZUNLARA AMBARGO İDDİASI
Sosyal medyada da gündem olan görüntüler sonrası; 21 Mart’taki eyleme katılan mezunların okula alınmadığı iddiası gündeme geldi. Cumhuriyet söz konusu iddialara ilişkin ayrıntılara ulaştı
Gazetemize konuşan mezunlar, okula alınmadıklarını dile getirirken okula alınmaları için daha önce mezunlara uygulanmayan prosedürlerin uygulanmak istendiğini belirtti. Mezunlar “Hakkınızda güvenlik koordinatörlüğüne ‘davet’ yazılması lazım, aksi takdirde giremezsiniz” uyarısıyla karşılaştıklarını söyledi. Öğrenciler protestolara katılmayan öğrencilerin kendilerinin okula giremediği gün böyle bir uyarıyla karşılaşmadan okula girdiklerini öne sürdü.
Konuştuğumuz Yeditepe mezunu öğrencileri iddia ettikleri engellemenin dünyaca bilinen yazar George Orwell'in distopik romanı Hayvanlar Çiftliği'ndeki "Herkes eşittir,ama domuzlar daha çok eşittir." cümlesini anımsattığını ifade etti.
"GÜVENLİKLER OKULA KESİNLİKLE GİREMEYECEĞİMİ SÖYLEDİLER"
Eylemlere katılan Eğitim Fakültesi mezunlarından M.M.K. Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Eylem sürecinde de eylemlerden sonra da okulla mali işler için görüşmeme bile izin verilmedi. Öğrenci işleriyle görüştüğümde oraya gidip görüşmem gerektiği söylendi ama okul kapısında güvenlikler okula kesinlikle giremeyeceğimi söylediler. Daha sonra kütüphaneye girmek için yine kütüphaneyle görüştüm yine aynı şekilde içeri girip görüşmem gerektiği söylendi. Okul kapısına geldiğimde güvenlikler bana kütüphanenin çalışmadığını söylediler. Nasıl bir akademik kurum kütüphanesini kimseye açmaz? Bu alenen yapılmış bir yıldırma ve bastırma politikasıdır.”
"BAŞKA MEZUN ARKADAŞLARIM RAHATLIKLA GİREBİLDİ"
Okuldaki eylemlere katılan bir Psikoloji Bölümü mezunu ise, şöyle konuştu:
“21 Mart'ta öğrenci arkadaşlarımın düzenlediği basın açıklamasına ve yürüyüşe katıldım. Anayasal hakkımı kullandım. Demokrasiyi ayaklar altına alan bu kararlar silsilesine tepki gösterdim. Sonrasında okula giriş yapmak istediğimde okula girişime müsaade edilmedi. Güvenlik müdürünü çağırdılar. Okula girişime müsaade edilmeyeceği söylendi. Gerekçesini sordum, alamıyoruz dendi ve kapatıldı. Aynı gün başka mezun arkadaşlarım okula rahatlıkla girebildi. ‘Atatürk Rönesansını’ sürdürdüğünü söyleyen üniversitemize Binali Yıldırım başta olmak üzere AKP'liler ve Ülkü Ocakları yetkilileri ‘ziyaret’ gerekçesiyle giriş yapabiliyor, ancak bir mezun olarak ben giremiyorum.”
“BASIN AÇIKLAMASININ YAPILACAĞI SABAH OKULA 360 DERECELİK KAMERALAR TAKILDI”
Eylemlere katılan bir Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu ise, “Basın açıklaması yapılacağı günün sabahında okulun girişine 360 derecelik kameralar takıldı. Okula polis sokuldu” iddiasını dile getirdi.
CUMHURİYET, İDDİALARI YEDİTEPE'YE SORDU
Cumhuriyet, söz konusu iddiaları Yeditepe Üniversitesi'ne sordu.
Yeditepe Üniversitesi Rektörlüğü'nden iddialara dair Cumhuriyet'e yapılan açıklama şu şekilde:
"Yeditepe Üniversitesi, 20 bini aşkın öğrencisi ve yaklaşık 3 bin çalışanıyla, İstanbul’un en yoğun kampüs yaşamına sahip üniversitelerinden biridir. 3.600 kişilik yurt kapasitesi, ulusal ve uluslararası etkinliklere ev sahipliği yapma sıklığı, yüksek insan trafiği nedeniyle kampüs güvenliği, öncelikli bir konu olarak Güvenlik Koordinatörlüğümüz tarafından titizlikle yürütülmektedir.
Üniversitemize girişler; görevli personelimiz, öğrencilerimiz ve bilgileri ziyaret edilecek birim tarafından önceden Güvenlik Koordinatörlüğü ile paylaşılmış misafirlerimiz için kontrollü bir şekilde sağlanmaktadır. Bu uygulama, tüm ziyaretçiler için geçerli olup; güvenlik gerekçesiyle herhangi bir istisna söz konusu değildir. Mezunlarımız, üniversitemiz için büyük bir değer taşımaktadır. Kampüsümüzde düzenlenen etkinliklere katılımları her zaman desteklenmekte, gerekli bilgilendirme ve yönlendirmelerle giriş süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi sağlanmaktadır.
Söz konusu iddialarda yer aldığı gibi, herhangi bir mezunumuzun geçmişte katıldığı bir eylem nedeniyle kampüse alınmaması söz konusu değildir. Bu yöndeki tüm söylemler gerçek dışı olup; akıl, mantık ve hakkaniyet sınırlarının da dışındadır. Üniversitemize herhangi bir ziyaret gerçekleştirmek isteyen mezunlarımızın, güvenlik protokolleri kapsamında önceden bilgi vermesi gerekmektedir. Bu uygulama; kişiye özel değil, tüm ziyaretçiler için geçerli genel bir güvenlik prosedürüdür. Kampüs girişinde yaşandığı iddia edilen bireysel iletişim sorunlarına ilişkin olarak, gerekli iç değerlendirmeler yapılmakta olup; üniversitemizin temel yaklaşımı, anayasal haklara ve ifade özgürlüğüne saygı çerçevesinde şekillenmektedir."