Trabzonspor ile Beşiktaş 3-3 berabere kaldı. Hasan Al dev maçı kaleme aldı.
Hasan Al'ın değerlendirmesi şu şekilde:
"Trabzonspor'da iskelet kadrodan Onuachu, Pina ve Saviç'in eksikliği elbette büyük handikaptı. Özellikle savunmanın merkezinde Saviç'in eksikliği çokça hissedildi.
Fatih Tekke'nin ikinci yarı bu oyuncuyu oyuna alması; "Madem sakat değildi neden onunla başlanmadı?" sorusunu akla getirdi.
Futbolun cazibesi sürprize açık oluşudur. Ne zaman ne olacak kestirmek mümkün değil.
90 dakika oynayan Trabzonspor'du. Girdiği gol pozisyonlarını atan ve futbol olarak sahada olmayan ise Beşiktaş'tı. İstanbul ekibi her hücumda golü buldu. Bu gollerde Serdar ve Batagov'un pozisyon hataları etkili oldu.
Trabzonspor'un mücadelesine ve oynadığı oyuna şapka çıkarılır. Takımda taşlar yerine oturdukça her oyuncunun verimi artıyor.
Oulali'yi izlemek büyük zevk. Bir orkestra şefi gibi takımını yönetiyor. Ouali ile her oyuncunun verimi artıyor.
Mustafa çakma sol bek.
Bir kez bile çizgiye inip orta yapamadı. Sol ayağı yok. Sürekli içeri giriyor.
Sağ bek Ozan Tufan'ın mevkisi değil. Buna rağmen sıfıra inip orta yaptı. Çünkü sağ ayağı var.
Muçi'nin attığı ilk golde çizgiden asisti yapan Gökhan Sazdağı idi.
Sol önde Olaigbe ile Bordo Mavililer ilk yarıda on kişi oynadı.
Bu oyuncuda ısrarı anlamak mümkün değil.
Beşiktaş, 38. dakikada 10 kişi kaldıktan sonra oyunun hakimiyet tamamen Trabzonspor'a geçti. Beşiktaş kapandı.
Sağ ön Zubkov hücumda gol arayan en etkili isimdi.
Orta yapan Zubkov, şut atan Zubkov. Trabzonspor, tek kanatla uçmaya çalıştı. Bir oyuncuya bu kadar yüklenilmez.
Trabzonspor bu sezon evinde en baskılı futbolunu oynadı. Adeta rakibini ezdi. Maç Beşiktaş'ın ceza alanı içinde oynandı. Özellikle sağ taraftan çok kenar orta geldi. Eğer bu maçta Onuachu oynasaydı hayatının en güzel günlerinden birini yaşardı.
Son dakikalarda Augusto'nun kafa vuruşunu Ersin parmaklarının ucu ile dokunmasa, top direkten dönmeyecek filelerle buluşacaktı.
Ve Trabzonspor muhteşem bir galibiyete imza atacaktı.
Ancak futbol şansı bu akşam Karadeniz ekibine "bu maçı sana vermeyeceğim" diyerek son sözü söyledi."