Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bütçe maratonu sürüyor. Genel Kurul’da dün Millî Savunma Bakanlığı, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının bütçeleri görüşüldü.
‘YOKLAMA’ POLEMİĞİ
Görüşmeler başlarken CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, salondaki AKP milletvekillerinin yeterli sayıda olmadığını söyleyerek, “Burada 86 milyonun kaderini etkileyen bir bütçe görüşmesi var, iktidar bir zahmet uyansın, saat 11.00’de burada olsun diyoruz. Bugün herkes görüyor ki burada çoğunluk yok. Neden gelmiyorlar?” sözlerini kullandı. Birleşimi yöneten TBMM Başkanvekili Pervin Buldan da, “Ben de bir ikazda bulunmak isterim, AK Parti grubunun sayın milletvekillerinin bütçe görüşmelerinde burada olmalarında elbette ki fayda var” diye konuştu. AKP Kütahya Milletvekili Mehmet Demir ise, “Sayın Başkanım, 140 kişiden 30 kişi buraya gelmiş, sadece AK Parti’ye söylüyorsunuz. Diğer partilere de söyleyeceksiniz aynı şeyi” diyerek CHP’ye yüklendi. CHP’liler buna tepki gösterirken, CHP Balıkesir Milletvekili Serkan Sarı, “Bütçeyi siz sundunuz, savunacak olan da sizsiniz” yanıtını verdi.
DEM’DEN TEZKERE ELEŞTİRİSİ
Ardından bütçe üzerine konuşmalara geçildi ve ilk sözü DEM Parti aldı. DEM Parti İstanbul Milletvekili Cengiz Çiçek, geçtiğimiz Ekim ayında kabul edilen ve Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığını üç yıl uzatan Cumhurbaşkanlığı tezkeresine ilişkin, “Sayın Bakan, aylardır ‘10 Mart mutabakatına uyulsun’ deniliyor ama tezkereyle birlikte tekrar ortaya çıkan yalın bir gerçek var: 10 Mart mutabakatının temel maddelerinden biri, Afrin gibi yerlerde yerinden edilmiş insanların geri dönüşünün sağlanması. Oradaki askeri varlıklar sürdüğü sürece Türkiye Cumhuriyeti devleti 10 Mart mutabakatının hayata geçirilmesini engellemektedir” sözlerini kullandı.
‘24 SEKTÖRÜN 15’İNDE ÜRETİM GERİYE GİTTİ’
CHP grubu adına ilk konuşmayı ise İzmir milletvekili Ümit Özlale yaptı. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesi hakkında söz alan Özlale, “Kasım 2022'den beri sanayi üretimimiz tamamıyla yerinde sayıyor, çalışan sayısı sanayide azalıyor. Çarpıcı bir örnek göstereyim size: 24 tane imalat sanayi sektörünün 15'inde üretim geriye gitti. Sadece tekstil, hazır giyim, deri değil; mobilya, plastik, kimya, makine gibi bizim ihracatçı olduğumuz çok temel sektörlerde bizim sanayimiz 3 seneden beri geriye gidiyor. Son üç senede 300 bin kişiden fazla insan işini kaybetmiş durumda” diye konuştu. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer ise, Güneydoğu Anadolu Projesi’nin (GAP) daha fazla önemsenmesi gerektiğini söyledi.
ANITKABİR’DEKİ SLOGANLAR ELEŞTİRİLDİ
Millî Savunma Bakanlığı bütçesi üzerine konuşan CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan, millî bayramlarda Anıtkabir’de ‘Recep Tayyip Erdoğan’ sloganı atılmasını eleştirerek, “Sayın Bakan, bütçe sunumunda bir kitapçık verdiniz, ‘1 Ocak 2025 tarihinden itibaren hudutlarımızdan 59 bin 105 kişinin geçişini engelledik’ dediniz. Hudutlardan geçişi engellediniz de Anıtkabir’e giren bu güruhu niye engellemediniz?” diye sordu. Bayraktutan, “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” dedikten sonra ordudan ihraç edilen 5 teğmene ilişkin ise, “Teğmenleri ordudan atabilirsiniz ama onların kalbinden Atatürk sevgisini atamazsınız” sözlerini sarf etti. Bayraktutan, iktidarın askeri hastaneleri yeniden faaliyete geçirme konusunda yavaş davrandığını da söyledi.
‘S-400’Ü SATMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ DOĞRU MU?’
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, ordunun siyasallaştığı eleştirilerinde bulundu, “Yüksek Askerî Şûra’nın yapısı değiştirilerek sivil sayısının artırılmasıyla atama, terfi ve emeklilikte siyasi müdahale belirginleşmiş, muhalif düşünen komutanlarımızın kadrosuzluk gerekçesiyle emekli edilmelerinin önü açılmıştır” dedi. Ceylan, savunma sanayisi alanındaki gelişmelerle ilgili ise, “Alındıktan sonra adeta bir fiyaskoya dönen S-400'ü F-35 alabilmek için başka bir ülkeye satmaya çalıştığınız doğru mu? Millî ve yerli savaş uçağımız KAAN'ın motorunu Amerikalılar vermek istemiyorlar, ne yapmayı düşünüyorsunuz? Geçtiğimiz günlerde, görevdeki 2 fırkateynimizden biri olan AKHİSAR'ın Romanya'ya satıldığını öğrendik. Sayın Bakan, yolları, köprüleri sattınız, gördük de görevdeki yepyeni bir fırkateyni satmak nedir ya” diye konuştu.
‘ASKERLERİMİZ SIVI KAYBINDAN ÖLMEYE DEVAM EDİYOR’
CHP Zonguldak Milletvekili Eylem Ertuğ Ertuğrul ise, “Bir devlet, ordusuna gözbebeği gibi bakmazsa bedelini millet öder. Muvazzaf ve emekli personelin geçim sıkıntısı çekmesi kabul edilemez. Şehit ve gazilerimizin haklarının göz ardı edilmesi kabul edilemez. Kürsülere çıkıyorsunuz, ‘En modern teçhizata sahibiz, her şey mevzuata uygun oluyor, hiçbir problem yok’ diyorsunuz ancak askerlerimiz hâlâ donarak, mağaradaki gazlardan zehirlenerek, eğitimsiz, disiplinsiz kadrolar yüzünden güneş çarpmasından ve sıvı kaybından ölmeye devam ediyor. Buradaki asıl sorun ne biliyor musunuz? Ülkede ihmaller, eğitimsizlik ve beceriksizlik zinciriyle oluşan olaylar karşısında ‘Bunlar askerlik fıtratından, eğitim zayiatından…’ ya da mesela ‘Yüz yıl önce benim de dedem Sarıkamış'ta donarak öldü; bunlar askerlikte olur’ açılarından bakan birinin ülkenin başında olmasıdır asıl sorun” cümlelerini kullandı.
‘BALIK’ GERGİNLİĞİ
AKP İstanbul Milletvekili Yahya Çelik ise konuşmasında, “Kızılelma, Murad radarıyla tespit ettiği hedefi Gökdoğan füzesiyle görüş ötesi mesafeden vurarak dünyada bir ilke imza atıyor. Bu test, CHP Genel Başkanı’nın yine her zaman yaptığı üzere gerçekleşmesine engel olamadığını yerme çabasıyla ‘ROKETSAN balıkları ürkütüyor’ dediği Sinop'ta yapılmıştır. Hepimizin bildiği üzere, mevzu bahis balıklar değil, başı sıkıştığında dış kapılara koşanların ezberidir. Ülkem adına ben utanıyorum” sözlerini sarf etti. CHP Grup Başkanvekili Başarır, İç Tüzük’e dayanarak cevap hakkı istedi. Başarır, kürsüden verdiği yanıtında, “Dış politikayla ilgili utanmışsınız bazı söylemlerimizden, öyle mi? Peki, Trump bu ülkenin Cumhurbaşkanına meşruiyet verirken utanmadınız mı? ‘Rahip Brunson’ı ben istedim, aldım, uzun süre yatacaktı’ dediğinde utanmadınız mı? Yahu soruyorum, bu ülke bunları yaşadı. Daha dün Trump dedi ki, ‘Bir telefon açıyorum, yargılananları ben alıyorum’ Ben utandım, ben utandım” açıklamasını yaptı.
‘GECE BAŞINIZI YASTIĞA NASIL KOYABİLİYORSUNUZ’
İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Selcan Taşçı ise konuşmasında çözüm sürecini eleştirerek, “Sayın Bakan, komisyon görüşmeleri sırasında size bir soru sormuştum. Diğer bütün sorulara cevap verdiniz ama bunu es geçmişsiniz. Şimdi Türk milletinin huzurunda yeniden soruyorum: Ömrünüzün yarı asra yakınını fiilen askerlik mesleği içinde geçirmiş, bu süre zarfında muhtemelen nice şehidimizi kendi elleriyle toprağa vermiş, kiminin son nefeslerine, belki bedellerinin lime lime edilişine şahit etmiş, bakanlığı geçin, bir Türk komutanı olarak silah arkadaşlarınızın katillerinin kahramanlaştırılmasını nasıl içinize sindirebiliyorsunuz? Silah arkadaşlarınızın katledilmeleri, o kahpe pusular, terör değil, cinayet değil hatta suç bile değil de hak diye meşrulaştırılırken gece başınızı yastığa nasıl huzurla koyuyorsunuz ya da koyabiliyor musunuz? Silah arkadaşlarınızın katillerinin aflarının söz konusu hale gelmesini nasıl hazmedebiliyorsunuz?” sorularını sordu.