DİSK’ten İliç tepkisi: İşçi sınıfı sahipsiz değildir

DİSK Ege Bölge Temsilciği, Erzincan'ın İliç ilçesinde meydana gelen maden faciasına tepki için sokağa indi. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, “Madenlerimizi emperyalist tekellere peşkeş çekenler; sınırsız emek ve doğa sömürüsü üzerinden vahşi bir üretim düzenini hayata geçirenler; daha çok kar için bilimi ve aklı yok sayanlar bilsinler ki bu ülke, bu halk ve işçi sınıfı sahipsiz değildir” dedi.

Yayınlanma: 15.02.2024 - 14:24
DİSK’ten İliç tepkisi: İşçi sınıfı sahipsiz değildir
Abone Ol google-news

Erzincan’ın İliç ilçesindeki Anagold Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş.'nin Çöpler Altın Madeni tesisinde çökme meydana gelmesinin ardından DİSK Ege Bölge Temsilciliği İzmir’de felaketin göz göre göre geldiğini aktararak tepki gösterdi. Basmane Meydanı’nda basın açıklaması düzenlenen eylemde DİSK üyesi işçi ve emekliler “Hesabını soracağız” yazılı pankart açtı. 

Basın açıklamasını okuyan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, ABD merkezli SSR Mining ve Çalık Holding ortaklığıyla kurulan Anagold AŞ’ye bağlı madende 9 çalışanın kayıp olduğunu hatırlatarak, “Milyonlarca ton sülfürlü, siyanürlü ıslak toprağın Fırat nehrine doğru gittiğine dair bilgiler, çok tehlikeli bir felaketle karşı karşıya olduğumuzu düşündürmektedir. Toprakta siyanür olduğuna dair uzmanların uyarılarına rağmen, kurtarma ekiplerinin uygun koruyucu donanımlarının olmadığına dair görüntüler, bu felakete yol açan zihniyetin aynen devam ettiğini göstermektedir. 

Emeğe, doğaya, akla, bilime zerrece önem vermeyen, sermayenin çıkarları ve buradan elde edecekleri rantlar dışında gözü hiçbir şey görmeyen bir zihniyetin ne kadar tehlikeli sonuçlar doğurabileceği bir kez daha görülmüştür” diye konuştu. 

“ŞİRKET VERGİ AFLARI VE DÜZENLEMELERİ İLE ÖDÜLLENDİRİLMİŞTİR”

Aynı madende siyanürlü solüsyonun etrafa saçıldığını hatırlatarak devam eden Sarı, “Bu felaketin ardından maden kısa bir süre kapalı kalmış ve para cezasıyla konu kapatılmış, maden apar topar yeniden açılmıştı. Yaşanan bu olumsuzluklara rağmen madenin kapasite artışı yapmasına izin verilmiş, insanlarımız, başta Fırat nehri havzası olmak üzere doğamız pervasızca büyük bir tehlikeyle karşı karşıya bırakılmıştı. Yıllardır bu konuda soruna dikkat çeken meslek odaları, çevre gönüllüleri, yerel halkın feryatları dikkate alınmamıştır. Devletin denetim ve yaptırımlardan sorumlu kurumlar etkisiz hale getirilmiş, zayıflatılmış veya görev yapmaları bilinçli olarak engellenmiştir. Daha da ötesi, işçi sınıfının sırtındaki vergi yükünün arttığı bir dönemde bu şirketler vergi afları ve düzenlemeleri ile ödüllendirilmiştir” ifadelerini kullandı. 

“BÜTÜN OLANAKLAR SEFERBER EDİLMELİ”

Felaketin hesabının sorulması için çağrıda bulunan Memiş Sarı, “Madenlerimizi emperyalist tekellere peşkeş çekenler; sınırsız emek ve doğa sömürüsü üzerinden vahşi bir üretim düzenini hayata geçirenler; daha çok kar için bilimi ve aklı yok sayanlar bilsinler ki bu ülke, bu halk ve işçi sınıfı sahipsiz değildir. DİSK olarak öncelikle yaşanan katliamların hesabının sorulması, kamusal bir madenciliğin insan, çevre ve doğayla uyumlu yapılabilmesi, bu ülkenin refahı ve gelişmesine gerçekten katkı sunabilmesi için mücadelemizi sonuna kadar sürdürmekte kararlıyız. Kayıpların akıbetinin mümkün olan en çabuk biçimde netleştirilmesi, doğayı ve canlı yaşamını tehdit eden bu felaketin etkilerinin azaltılması için eldeki bütün olanakların seferber edilmesini acil olarak talep ediyoruz. DİSK konunun takipçisi olmaya devam edecektir. Genel Başkanımız  Arzu Çerkezoğlu, DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün ve sendikalarımızın yöneticilerinden oluşan bir heyet bölgeye intikal etmiştir” dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler