Mühendis Tek-Sen Konfederasyonu, 2026-2027 döneminde memurlar ve emeklilerine verilecek zamma ilişkin açıklama yaptı.
"Kamuoyuna yüksek perdeden verilen sözler, masada aynı kararlılıkla savunulmadı; meydanlarda dile getirilen irade, toplu sözleşme masasında karşılık bulmadı" ifadelerinin yer aldığı açıklamada, yetkili konfederasyon ve sendikaların sorumluluk makamında bulunmalarına rağmen, bu süreci etkin, kararlı ve çalışan lehine bir kazanıma dönüştürememelerinin büyük hayal kırıklığı yarattığı belirtildi.
Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun kararıyla ortaya çıkan rakamların, kısa sürede eriyerek alım gücünü koruyamayacağı, çalışanların yaşam standartlarını iyileştirmek bir yana, mevcut mağduriyetlerini daha da derinleştireceği ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"KAMU EMEKÇİLERİNİN ALIM GÜCÜ SÜREKLİ OLARAK GERİLİYOR"
"Bugün gelinen noktada kamu çalışanları faiz yükü, enflasyon baskısı, yetersiz ücret artışları ve ağır vergi dilimleri arasında sıkışmış durumda. Her geçen gün artan yaşam maliyetleri, alınan ücret zamlarını kısa sürede eritirken, kamu emekçilerinin alım gücü sürekli olarak geriliyor. Çalışanların maaşları yılın ilk aylarından itibaren hızla eriyerek enflasyona yenik düşüyor. Kamu emekçileri insanca yaşam koşullarını sağlayacak bir ücreti, adil bir vergi sistemini ve toplu sözleşme masasında gerçek anlamda temsil edilmeyi hak ediyor. Yetkili sendikaların görevi, kamu çalışanlarının hak ve menfaatlerini kararlı bir şekilde savunmak, taleplerini güçlü bir iradeyle masaya taşımak."
Açıklamada toplu sözleşme sürecinde, kamu çalışanlarına sunulan yetersiz teklifin yanı sıra mühendis, mimar, şehir plancısı ve teknik hizmetler sınıfı çalışanlarının özlük ve mali haklarının hiçbir şekilde gündeme alınmamasının, büyük bir eksiklik ve ciddi bir ihmal olarak görüldüğü bildirilerek, "Görmezden gelinmek yerine, emeğimizin hakkını almayı; sözde değil, masada da temsil edilmemiz gerektiğini bu süreçte sıkça vurguladık" denildi.
Konfederasyonun açıklamasında, "Bu sürecin acilen yeniden ele alınması, kamu çalışanlarının haklı talepleri görmezden gelinmeden TBMM’nin gündemine getirilerek, yasal düzenleme yapılması gerektiği" ifade edildi.