13 Mayıs’ta toplu iş sözleşmesi ve sendikal hakları için mücadele başlatan işçiler, Ağustos ayında TPI’nin ABD’deki merkezi iflas başvurusu yapması sonucu Türkiye’deki tesislerin de XCS Kompozit’e devredilmesi ile 10 Ekim’de işçilerin neredeyse tamamı birikmiş haklarının verilmeyerek işten çıkartıldı.
Yaklaşık 5 aydır maaş almayan 2 bin 300 işçinin 9 Kasım itibariyle işten çıkarılacakları SGK’ya bildirilirken emekçiler alacakları için fabrika önünde direnişlerini sürdürüyor. Firmanın Çiğli’deki fabrikası önünde bir araya gelen bir grup işçi “TPI işçisi haklarının bekçisi”, “Hak hukuk adalet” sloganlarıyla üzerinde “İş kanunu” yazan tabutu bıraktı.
"BİZ RAHATSIZKEN KİMSE RAHAT OLMAYACAK"
Basın açıklamasını okuyan bir TPI işçisi, “Grevimizin 161. gününde de taleplerimizin isteklerimizin meşruluğuna inanıyoruz. Bugün geldiğimiz noktada şunu gördük ki bu ülkenin anayasasında bulunan işçi yasası TPI sermayesinin lokavtı ile bitmiştir. Düşünün bir Amerika sermayesi teminat vermeden fabrika açıyor, binlerce işçinin hakkını yasa dışı yollarla gasp edip gidiyor. Çalışma Bakanlığı izin veriyor, iktidar izliyor, gören gözler susuyor. O zaman sözümüz şudur, madem anayasa tanınmıyor, madem bakanlık görmüyor, o zaman anayasa ölmüştür bu ülkede. TPI işçileri olarak anayasayı burada tabuta koyduk, cenaze namazını kıldık. Madem yasa yok, hukuk yok, o zaman mücadele var diyoruz. TPI işçisi dün nasıl Ankara'da sesini haykırdıysa yarın da haykırmaya devam edecek. Biz rahatsızken kimse rahat olmayacak. 2 bin 300 işçinin hakkını almak için mücadeleyi büyütmeye geliyoruz. Yaşasız TPI işçilerinin onurlu mücadelesi” dedi.