Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Balmumcu Kampüsü'ndeki Prof. Sami Şekeroğlu Sinema-TV Merkezi'nin yıkılmaya başlanmasına karşı öğrenci ve mezunlar tepki gösterdi. Yarım asrı aşkın süredir faaliyet gösteren Türkiye'nin ilk sinema okulunun, riskli yapı kararı ve yıkım ruhsatı bulunmamasına rağmen yıkıma başlandığı öne sürüldü.
"ÖNCE YIKIM, SONRA ONAY"
Yapılan açıklamada, hurda karşılığı açılan yıkım ihalesinin ardından binanın fiili yıkım sürecine maruz bırakıldığı belirtildi. Yıkıma ilişkin davalar sürerken binanın içinin boşaltıldığı, elektrik ve doğalgazın kesildiği kaydedildi. Üniversite yönetiminin "önce yıkım, sonra onay" anlayışıyla hareket ettiği ifade edildi. Yıkım ihalesine karşı adil yargılanma hakkının ihlali nedeniyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurulduğu, ancak hukuki sürece karşın binanın yıkım firmasına teslim edildiği aktarıldı.
BETON ANALİZİ MANİPÜLE EDİLDİ İDDİASI
Açıklamada, yıkım gerekçesi gösterilen 2019 tarihli beton analizinin herhangi bir yıkım kararı içermediği ifade edildi. Bu analizin "yıllar içinde binanın yıkımına zemin oluşturmak amacıyla manipülatif şekilde kullanıldığı" iddia edildi.
2019'da güçlendirme yapılacağı duyurulmasına rağmen hiçbir çalışma başlatılmadığı, 2021'de tahliye sürecinin başlatıldığı belirtildi. Film laboratuvarının söküldüğü, milyonlarca liralık ekipmanın kullanılmadan bırakıldığı ve ciddi kamu zararı oluşturulduğu öne sürüldü.
200 KADIN ÖĞRENCİ BARINMA HAKKINDAN EDİLDİ
2025 Eylül'de Ortaköy Kadın Öğrenci Yurdu'nun Sinema-TV bölümüne tahsis edilmesiyle yaklaşık 200 kadın öğrencinin barınma hakkından edildiği iddia edildi. Yurt odalarının camlarının siyah kartonlarla kapatılarak "stüdyo" olarak nitelendirildiği, koltukların dar alanlara yerleştirilerek "sinema salonu" denildiği kaydedildi.
Barınma ve eğitim hakkını savundukları için öğrenciler hakkında soruşturmalar açıldığı, disiplin cezaları verildiği belirtildi.
"KAYYUM YÖNETİMİYLE BAŞLADI"
Açıklamada, sürecin üniversiteye kayyum yönetiminin atanmasıyla başlayan idari müdahalelerle şekillendiği iddia edildi. Yeni Rektör Ahmet Sacit Açıkgözlü'nün yıkımı durdurma yetkisine sahip olmasına rağmen bu yetkiyi kullanmadığı belirtilerek, "Bu yıkımı derhal durdurun" çağrısı yapıldı.
Öğrenci ve mezunlar açıklamalarını şöyle sürdürdü:
"Bu yıkımı başlatanlara, rant ve tasfiye peşine düşenenlere sesleniyoruz; işlediğiniz bu suçu, bu suça ortak olan kimseyi unutmayacağız."
Akademik özerkliğin tasfiyesine ve kültürel birikimin rant uğruna talan edilmesine karşı çıkan tüm kamuoyunun yıkımı durdurmaya çağrıldığı ifade edildi.