Bilim insanlarından “Üçlü Felaket” uyarısı: Dünya yeni bir yok oluşa mı gidiyor?

Bilim insanlarından “Üçlü Felaket” uyarısı: Dünya yeni bir yok oluşa mı gidiyor?

3.12.2025 11:43:00
Güncellenme:
Haber Merkezi
Takip Et:
Bilim insanlarından “Üçlü Felaket” uyarısı: Dünya yeni bir yok oluşa mı gidiyor?

Bristol Üniversitesi liderliğinde yürütülen bir araştırma, Dünya’nın gelecekte yaşamı tehdit edecek “üçlü yok oluş senaryosuna” doğru ilerlediğini gösterdi. Bir süper bilgisayar simülasyonu, aşırı sıcaklıklar, ölümcül soğuma etkisi ve atmosferde artan karbondioksitin milyonlarca yıl sonra gezegeni memeliler için yaşanmaz hâle getirebileceğini ortaya koydu.

Dünya’nın iklim geleceğine ilişkin yapılan kapsamlı bir modelleme, gezegenin 250 milyon yıl sonra “üçlü felaket” niteliğinde bir yok oluş evresine sürüklenebileceğini ortaya koydu. Süper bilgisayar destekli çalışma, sıcaklıkların 40–50 dereceye ulaşacağı aşırı ısınma dönemlerini, ani soğuk etkisi yaratan ölümcül rüzgâr koşullarını ve volkanik faaliyetlere bağlı karbondioksit artışını aynı potada değerlendirdi. Araştırma, insanlığın bugün tetiklediği iklim krizinin sonuçlarının da bu geleceği hızlandırabileceği uyarısıyla dikkat çekiyor.

Image

SÜPER BİLGİSAYARIN ÖNGÖRDÜĞÜ “ÜÇLÜ YOK OLUŞ”

Nature Geoscience dergisinde yayımlanan araştırmaya göre Dünya, milyonlarca yıl içinde birbiriyle etkileşime giren üç farklı yok oluş tetikleyicisine maruz kalabilir. Bu olası felaket zincirinin ilk ayağı, küresel sıcaklıkların 40–50 derece aralığına tırmanması. Bu seviyedeki sürekli sıcaklık, yalnızca insanı değil, memeli canlıların büyük bölümünü hayatta kalamayacak noktaya getiriyor.

Araştırmacılar, gezegenin çok daha iç kesimlerden oluşacak yeni bir süperkıta dönemine doğru evrilmesinin de bu aşırı sıcaklık artışını hızlandıracağını belirtiyor. Süperkıtalar, karasal alanın dev kütle hâlinde birleşmesi nedeniyle kıtanın iç kesimlerinde deniz etkisinin ortadan kalkmasına ve aşırı sıcaklık dalgalarının normalleşmesine yol açıyor.

İKİNCİ DARBE: “İSKEMİK NEKROZ” RİSKİ

Çalışmanın öngördüğü ikinci yok oluş ayağı ise aşırı soğumanın yol açabileceği fizyolojik çöküş. Bilim insanlarına göre, sıcaklıkların 10 derecenin altına indiği dönemlerde kuvvetli rüzgârın etkisi memeli canlıların dokularında “iskemik nekroz” olarak bilinen hücresel ölüme neden olabilir. Bu durum, rüzgârın yarattığı soğuk stresinin vücuttaki kan akışını bozmasıyla gerçekleşen ölümcül bir süreç olarak tanımlanıyor.

Image

“UZAK GELECEK” DEĞİL: BUGÜNÜN KRİZİ GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRİYOR

Araştırmanın ortak yazarı Dr. Eunice Lo, bugün yaşanan iklim krizinin, söz konusu uzak gelecekteki senaryoları çok daha erken tetikleyebileceği uyarısında bulunuyor. Lo, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Bugün insan kaynaklı sera gazı emisyonları nedeniyle aşırı sıcaklıklar insan sağlığı üzerinde büyük etkiler yaratıyor. Biz 250 milyon yıl sonra yaşanmaz bir Dünya’dan söz ediyoruz, ancak şimdi bile iklim sistemi kırılma noktalarına yaklaşıyor. Net sıfır emisyon hedefine ulaşmak bu nedenle kritik bir zorunluluk.”

Bilim insanları, gezegenin geleceğinin yalnızca jeolojik süreçlere değil, bugün alınacak kararlara da bağlı olduğunu hatırlatıyor.

BİLİMSEL UYARILARIN ORTAK NOKTASI: GEZEGEN SINIRLARI AŞILMAMALI

Bu araştırma, son yıllarda yapılan diğer iklim modellemeleriyle de örtüşüyor. Aşırı ısınma, atmosferik kimya değişimi ve büyük ölçekli volkanik aktiviteler, uzun vadede Dünya’nın biyolojik kapasitesini daraltan en kritik unsurlar arasında gösteriliyor.

Uzmanlar, bu tür çalışmaların “dünya sonu tahmini” değil, gezegenin fiziksel sınırlarını anlamak için yapılan uzun vadeli simülasyonlar olduğunu vurguluyor. Ancak bugün yaşanan hızlı iklim değişikliği, milyonlarca yıllık süreçlerin beklenenden önce devreye girebileceği fikrini güçlendiriyor.