Tur geldi desek yanlış olmaz sanırım. Direklerin koruduğu Lazio’yu önce kaptanları Radu yaktı sonra Kuyt fişi çekti. Şanssız geçen 78 dakika, yazık oluyor derken işin rengini değiştirdiyse, bu sabrın sonucudur. 2 ayaklı maçlarda hele hele İtalyanlar’a karşı önce evinde gol yemeyeceksin. Atabiliyorsan rövanşa avantajlı gideceksin. Liginde 6. sırada ve liderden 18 puan geride. Ne pazartesi oynayacağı Roma derbisi ne başka bir şey. Bu sezon Lazio için varsa yoksa Avrupa Ligi. Şu anda bu ligin yenilmeyen tek takımı. Sıkı savunma yapıp evde iş bitiriyorlar. Ama bu arada rövanş seyircisiz ve bu F.Bahçe için avantaj.

Oysa Fenerbahçe için her şey farklı. 3 kulvarda yoluna başarıyla devam ediyor. Belki oynadığı futbol göz zevkinden uzak ama sonuç odaklı bir takım oldular bu sezon. Rakiplerini çok pas yaparak hataya zorluyorlar. Sow ve Webo ile sonuca gidiyorlar. Bu çerçeve içinde dün gecenin resmine bakın, sonucu çok normal karşılarsınız. Koca 45 dakikanın tek pozisyonu Lazio savunmasının hatasından Gökhan’a çarpıp Sow’a pozisyon olan ve direkten dönen top. Lazio ikinci yarının hemen başında eksik kaldı ama düzeni bozmadan direndiler F.Bahçe’ye. Kapanınca Meireles’in devreye girip bol şut atması çok akıllıcaydı. Yanlız gecenin adamı o değil Gökhan Gönül oldu bence. Müthiş çalıştı. Sağ kulvarda tek başına bir ileri, bir geri harika işler yaptı.

Aykut Hoca baktı gol gelmiyor Caner’i aldı taze kuvvet. Sonra Salih derken penaltı gelince işin rengi Sarı - Lacivert oluverdi. Petkoviç’in usta Klose’yi oyuna alması da yetmedi. Bakın görünen çok net bir şey vardı dün gece. Bu takımda oyunun lideri olacak, Aykut Hoca’nın sahadaki beyni olacak bir oyuncu olsa, dün gece değil, her gece farklı oynar Fenerbahçe. Lazio daha erken teslim olabilirdi. Bu arada kaynamasın, nedense Salih oyuna girince yüzüme gülücükler oturdu bir anda.

Rövanş için ne desem ki. Hem galip hem üstün Fenerbahçe, hem mağlup, hem eksik, hem seyircisiz Lazio deplasmanı oynayacak. Bundan iyisi Şam’da kayısı derler eskiler. Bence, yarı final yolu açıldı bile.

Yazının sonunu 12. adama ayırdım. Cezalardan sonra bu sezonun en iyi tribünlerini izledik. Susmadılar, son düdüğe kadar ayaktaydılar ve hep destek, tam destek verdiler. Takımlarının kötü tezahürattan etkilendiğini iyi kavramışlardı ve hatayı bile alkışlamayı bildiler. Kısaca maça büyük ortak oldular.

\n