Arif Kızılyalın

Cumhuriyet soruyor: İstifa edecek misiniz?

18 Nisan 2022 Pazartesi

Geçen yılın olayı Man Adası belgeleriydi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin TBMM’deki 21 Aralık 2017 tarihli grup toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yakınlarının Man Adası’ndaki bir şirkete para aktararak vergi kaçırdığını iddia etmiş ve sonrasında  konu yargıya taşınmıştı.

Yine o günlerde Erdoğan her zamanki, aile bireylerini koruma güdüsü ile “Bu belgeler sahte, ispat ettiğinde cumhurbaşkanlığını ve siyaseti bırakacağım” diyerek  restleşmekten geri kalmayacaktı.

Mahkemeler, ara kararlar, tazminat davaları derken suçlu bulunan Kılıçdaroğlu, geçen hafta başında Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin kararı ile “haklılığını” kanıtladı. Cumhuriyet de bu gelişmelerin hemen ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın TV’lere yansıyan, “Belgelerin ispatı halinde siyaseti bırakacağım” sözünü gündeme getirdi, “Olayların Ardındaki Gerçek” köşesinde. Çünkü Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin konu ile ilgili kararında iddiayı oluşturan “para transferlerinin doğru olduğu” belirtiliyor, üstelik bu kararda MASAK’ın yanıtları dayanak gösteriliyordu. 

Sözün özü, Kemal Kılıçdaroğlu’nun öne sürdüğü belgeler sahte değildi. Yargıtay kararı ve İçişleri Bakanlığı’na bağlı mali suçlar bürosu MASAK, iddiaları doğrulamıştı bir anlamda.

Cumhuriyet, cuma günü bu konuyu gündeme getirip sordu:

“Belgeler sahte, ispat ettiğin an ben cumhurbaşkanlığını, siyaseti bırakacağım diyen Erdoğan, Yargıtay kararı karşısında şimdi ne yapacak?” diye!

Evet, Erdoğan sözünün arkasında duracak mı, yoksa Yargıtay’ın hatalı karar verdiğini, MASAK’ın “dış ve iç mihraklarca” manipüle edildiğini falan mı iddia edecek? Merakla bekliyoruz...

***

Türkiye’nin gündemi enflasyondu, Yargıtay’ın Man Adası kararının dışında son 7 günde. Sürekli artan fiyatlar, neredeyse ev fiyatına gelen kiralar, Türkiye’nin dış borcunun Etiyopya, Pakistan gibi batık ülkelerle aynı düzeye çıkması, Cumhuriyet’in manşetlerini oluşturdu bir hafta boyunca. Hele OECD raporu vardı ki dudağımız uçukladı; “Türkiye son 3 ayda enflasyonu en fazla yükselen ülkeler arasında.”

 Bu sonuçlara da, başta ENAG (Enflasyon Araştırma Grubu) olmak üzere bağımsız kurumlarla sendikaların ÜFE, TÜFE raporlarıyla ulaşıyordu özgür basın. Çünkü resmi kurum TÜİK’in verileri, bırakın market, bakkal, fırındaki fiyatları yansıtmayı, yaş meyve-sebze pazarındaki fiyatları bile göstermekten acizdi. İşte TÜİK’in -haklı olarak- yerden yere vurulduğu günlerde iktidar, enflasyon verilerini açıklayan diğer kurumları engellemek için bir yasa taslağı hazırlandığını itiraf etti. İddiaya göre, TÜİK dışında halkı bilgilendiren kurumların yöneticilerine, “Halkı galeyana getirmekten” dava açılacak, işin ucu hapse kadar varacaktı. Cumhuriyet de bu tehlikeyi okurlarıyla paylaştı, gündem yarattı.

***

Gündeme damgasını vuran bir başka Cumhuriyet haberi de Selda Güneysu’nun “Emekliye zam AKP’yi böldü” manşetiydi. Özellikle emekli ve emekçi kesim, ağırlaşan yaşam koşulları nedeniyle, “ara zam” beklerken geçen haftaki kabinenin, “cek.. cak..” ile geçiştirilmesi AKP’yi de karıştırdı. Çünkü durdurulamayan oy kaybını, bayram ikramiyesi artışı, emekli maaş zammı ile frenlemek isteyen AKP yönetimi, kabinenin sessiz kalışına kızmış, tepki vermişti. Çoğu basın kuruluşu olayı görmezden gelirken Cumhuriyet, AKP’deki isyanı dile getirdi. Görmezden gelmek demişken maruldan domatese, akaryakıttan elektriğe yapılan zamları, “düzenleme” adı altında duyuran, zeytinyağı ve ayçiçeği yağındaki fahiş artışları hiç görmeyen merkez medyanın geçen hafta güneş yağına (koruma kremi) gelen zammı 1. sayfadan görmesi de sanırım Türkiye basınının acınası yüzüdür.

***

Muhabir, editör ve yazar kadrosunu her geçen gün güçlendiren Cumhuriyet, bu hafta değerli bir ismi daha kadrosuna kattı. Toplumun değişen yapısı ve siyaset arenasını sayılarla yorumlayan araştırmacı-yazar Necati Özkan’a hoş geldiniz diyoruz.

Yeniden görüşmek dileğiyle..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Önce milli! 3 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları