Arzu Süzmen

Kim takar korseyi?

29 Şubat 2016 Pazartesi

Milano Moda Haftası’nda 2016 Sonbahar Kış koleksiyonları geçtiğimiz hafta sunuldu. Milano defilelerinde en çok göze çarpan trendlerden biri, sektörde trend belirleyici olarak bilinen Prada’dan geldi: Korseler!

Miuccia Prada’nın korseyi kullanım biçimi de en az trendin geri gelmesi kadar ilgi çekiciydi; kadının iç giysisi olan korseler, içten dışa taşarak giysilerin üzerinde aksesuar olarak konumlandırılmıştı. Bugüne dek baştan çıkarıcılığın sembollerinden biri olarak görülen korse, tasarımcının elinde farklı bir boyut kazandı; güzelliği içten gelip dışarıya taşan kadınların gücü kutsanıyordu. 

Denizci konseptinde, askeri detaylarla süslü koleksiyonda koyu renklerle kontrast yaratan beyaz kumaştan bol bağcıklı korseler, kadın vücuduna işkence eden formundan çıkarılarak giysileri görsel açıdan desteklemek amacıyla ve günlük hayatta kullanılan parçalar olarak sunuldu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Prada’nın yanı sıra 2016 Sonbahar Kış koleksiyonlarında Alexander McQueen Viktoryen döneme gönderme yapan, Paul Costelloe ise dramatik görünümlü sıkı deri korseler kullandı. Şeritli korselere modern ve kullanımı kolay bir şekil veren ve “sıklıkla kullandığı korselerin kendisini seksi ve feminen hissettirdiğini” belirten Victoria Beckham da kendi stilinin tamamlayıcısı olan parçaya koleksiyonunda yer verdi. 

M.Ö 2000 yılında Giritli kadınlar tarafından giysilerin üzerinde kullanılmaya başlayan korse, Fransız Devrimi sırasında "kadın bedenini özgürleştirmek amacıyla" yasaklanmasından günümüze dek farklı anlamlar yüklenerek varlığını sürdürdü. 

İkinci Dünya Savaşı sonrası Fransız tasarımcı Christian Dior tarafından 18. Yüzyıl saray kıyafetlerinden esinlenerek yaratılan modern büstiyer, tasarımcının koleksiyonlarının kadınsılığa gönderme yapan biricik parçasıydı. 1970’li yıllardaki cinsel devrim tüm dünyada kadınları korseden uzaklaştırıken, 80’lerde ise fetiş kültürünün bir parçası olarak geri döndü. Bu ironik giysi hem cazibe unsuru olarak görüldü, hem de toplumun kadın bedeni üzerinde kurduğu bir baskı unsuru olarak...

Coco Chanel tarafından “kadınları aşağıladığı” düşüncesiyle kullanılmayan korse, günümüzde bilinen cinsiyet rollerini yıkmanın sembollerinden biri olarak da benimseniyor. 1975 yapımı kült film "The Rocky Horror Picture Show"da canlandırdığı travesti bilim adamı Dr. Frank-N-Furter karakteriyle Tim Curry'nin bedeninde ve Jean Paul Gaultier, John Galliano gibi tasarımcıların sıklıkla sergilemesi sayesinde korse, cinsiyet ayrımına karşı bir sembol işlevi görüyor.

Dün gerçekleştirilen Oscar Töreni'nde de korseler kendini gösterdi. Siyah Dior elbisesindeki korse üstle Jennifer Lawrence ve Oscar De La Renta mor korse üstüyle Reese Witherspoon, kırmızı halıdan rüzgar gibi geçti.

Cinsiyet ayrımına ve toplumsal baskıya boyun eğmeden hissedilen güzellik en değerli olandır. Yoksa, kim takar korseyi?

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları