Bağırıp çağırmak strateji değildir
Aslı Aydıntaşbaş
Son Köşe Yazıları

Bağırıp çağırmak strateji değildir

03.08.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Türkiye’nin Batı’yla ilişkilerini yeniden tanzim etmesi gerekiyor.
Uzun zamandır dış politikada adeta ‘sürüklenen’, kendi dışındaki faktörlerin yarattığı koşullarla uğraşmak dışında fazla yol alamayan, çok konuşup az düşünen bir Türkiye var karşımızda.
Tabii ki olağanüstü durumlar yaşadık. Haksızlık yapmayalım. Yanı başımızda bir iç savaş yaşanan; daha bir yıl önce kanlı bir darbe teşebbüsünü daha bertaraf etmiş bir ülkeden söz ediyoruz. Biraz yalpalama anlaşılabilir. Ama bir yere kadar.
Bu mazeretler, sonsuza kadar geçerli olamaz. Artık Ankara’nın bu coğrafyada bu kadar paldır küldür, bu ölçüde plansız, programsız hareket etme lüksü yok. Halihazırda dış politika namına sadece gazete manşetleri ve düşünülmeden yapılan açıklamalar var. Öfke var, akıl yok. Nereye kadar?
Bu yüzden acilen 15 Temmuz hesaplaşmasını tamamlamak, travmaları ve duygusal hezeyanları bir kenara bırakmak ve 21. Yüzyıl Türkiye’sinin yerini ve gücünü tanımlayacak bir vizyon çizmek gerekiyor.
Dış politika vizyonu, uzun soluklu bir strateji belgesidir. Burada Türkiye’nin 4 temel meselede karar vermesi gerekiyor:
1. YPG dahil kendi coğrafyasındaki Kürtlerle ilişkilerinin geleceği.
2. Batı ittifakında kalıp kalmama kararı.
3. Avrupa’yla ilişkilerin ortaklık mı, komşuluk mu olacağı?
4. Bölgemizdeki istikrarsızlığın devamı ve sıcak savaş ihtimallerine karşı tutum.
Kimse alınmasın ama ben memleketin temel kurumlarının, haliyle Türkiye Cumhuriyeti’nin, bu 4 başlıkta hazırlıklı olduğunu düşünmüyorum. Ankara’da hâkim olan hava, “Çarşı, herkes bize karşı” duygusallığının ötesinde değil. Devlet erkânı, aynen 90’lı yıllardaki olduğu gibi, bugün de tüm dünyanın Türkiye’yi yıkmaya çalıştığına inanıyor. PKK, ABD, İran, Irak, Rusya, Almanya, Avrupa derken her taşın altında gerçek ya da hayali düşmanlar aramaktan paralize olmuş durumda. Bu paralize olma hali, gazete manşetlerine, sosyal medyaya, demeçlere yansıyor. Ancak kızgınlık ötesinde bir oyun planı kurulamıyor.
Yukarıdaki listeden örnek vereyim. “Kahrolsun PKK! Kahrolsun PYD! Yaşasın Barzani!” dışında uzun soluklu bir Kürt stratejisi yok. Söz ettiğim, 20 yıl sonrasını düşünen yaratıcı bir plan. Devlet içinde aklı çalışan insanlar, Türkiye’nin demografik gerçeğini, içerideki baskı rejimi ve Suriye’deki karşıtlığın ilelebet sürdürülemeyeceğini ve uzun vadede Türkiye’nin bütünlüğüne zarar vereceğini görüyor; ancak yerine koyacak stratejik derinliği sergileyemiyor.
Gelelim ABD ve Batı’yla ilişkilere... Bir kesim, gerçekten ABD ve NATO’nun Türkiye’yi bölmeye çalıştığını düşünüyor, bu teze uymayan verileri göz ardı ediyor. Pew Araştırma Merkezi’nin son kamuoyu yoklamasına göre, kamuoyunun yüzde 72’si ABD’nin gücünü bir ‘tehdit’ olarak algılıyor. Şahsen ben ABD ve Türkiye arasındaki ittifakının parametrelerinin değişmediğini, değişen tarafın Türkiye’nin öncelikleri ve naturası olduğunu düşünüyorum. Ama benim ne düşündüğüm önemli değil. Ama her durumda bir karar vermek lazım: Batı’da kalmak mı, gitmek mi iyi?
Aynı pasif-agresif bakış, Avrupa’yla ilişkilerde de hâkim. Bu ölçüde otoriterleşen bir ülkenin AB yolundan ve AB değerlerinden uzaklaşacağı ortada. Bağırıp çağırmaya gerek yok. Ankara’nın bir karar vermesi lazım. Otoriter bir rejim olarak Avrupa’yla ilişkilerini ‘komşuluk’ üzerine mi kurmalı, yoksa liberal demokrasi inşasına geri dönerek bir kez daha Avrupa sürecine mi yönelmeli? Benim kararım belli; ancak Ankara’nın kafası karışık...
Liste uzun. Ama meramımı anlattım sanırım. Bütün bu konularda ulusal bir vizyon, duygusallık ötesinde uzun dönem planlama lazım. Bağırıp çağırmak, strateji değildir. Twitter’dan 140 karakterle laf çakmak da strateji değildir.
Serinkanlı olarak Türkiye’nin 21. yüzyıldaki hedeflerine ve konumuna odaklanmak lazım...  

Yazarın Son Yazıları

Yaklaşan facia

Yaklaşan facia

Devamını Oku
06.09.2018
Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Yalancı bahar mı ikinci bahar mı?

Devamını Oku
30.08.2018
Bu mu devlet aklı?

Bu mu devlet aklı?

Devamını Oku
26.08.2018
Lale Devri bitti!

Lale Devri bitti!

Devamını Oku
23.08.2018
Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Mutsuzluk beter umutsuzluk daha beter

Devamını Oku
19.08.2018
Avrupa ile yakınlaşmak için

Avrupa ile yakınlaşmak için

Devamını Oku
17.08.2018
Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Trump, Brunson’la ilgili ne demiş?

Devamını Oku
12.08.2018
Alis harikalar diyarında

Alis harikalar diyarında

Devamını Oku
09.08.2018
Takas formülü: Önce Rahip Brunson sonra Hakan Atilla

Türkiye ile ABD arasında tarihin en büyük krizinde gerilim düşüyor. Henüz bir “el sıkışma” olmasa da, Brunson krizinin nasıl aşılacağı konusunda bir formül yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Formül, iki ülkenin de aylardır konuştuğu “Andrew Brunson-Hakan Atilla” takası. Brunson’ın ABD’ye gönderilmesi karşılığında Atilla bir süre sonra Türkiye’ye gelecek.

Devamını Oku
05.08.2018
Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Brunson yaptırımları ve devam eden pazarlıklar

Devamını Oku
02.08.2018
Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Brunson’la takas fikri kimden çıktı

Devamını Oku
29.07.2018
Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Al Papaz’ı ver Halkbank’ı

Devamını Oku
26.07.2018
Sessizlik

Sessizlik

Devamını Oku
22.07.2018
Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Bir demokrasi kendini nasıl savunur?

Devamını Oku
19.07.2018
Batı’yla pazarlık

Batı’yla pazarlık

Devamını Oku
15.07.2018
Osmanlı bu değildi

Osmanlı bu değildi

Devamını Oku
12.07.2018
Yeni dönem ne olur?

Yeni dönem ne olur?

Devamını Oku
08.07.2018
Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Dünya karıştıkça biz geriliyoruz

Devamını Oku
05.07.2018
Hüzün

Hüzün

Devamını Oku
01.07.2018
Sonuçlara bir de böyle bakın

Sonuçlara bir de böyle bakın

Devamını Oku
28.06.2018
Kazanacağız

Kazanacağız

Devamını Oku
24.06.2018
25 Haziran Türkiye’si

25 Haziran Türkiye’si

Devamını Oku
21.06.2018
Emanetim sende saklı

Emanetim sende saklı

Devamını Oku
17.06.2018
İki seçim arası

İki seçim arası

Devamını Oku
14.06.2018
MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

MERKEL: Kendine gel! TRUMP: Dükkân benim

Devamını Oku
11.06.2018
"Akşener'in İnce'yi desteklemesinin önünü kesmeye çalışacaklar"

Oyun büyük

Devamını Oku
10.06.2018
Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Ver Papaz’ı, Al Münbiç’i

Devamını Oku
07.06.2018
Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Ben sana iktidar olamazsın demedim...

Devamını Oku
03.06.2018
Sessiz çoğunluk

Sessiz çoğunluk

Devamını Oku
31.05.2018
Burası Rusya değil kardeşim

Burası Rusya değil kardeşim

Devamını Oku
27.05.2018
Ne yapmalı? (24.05.2018)

Ne yapmalı?

Devamını Oku
24.05.2018
Dip dalga ne gösteriyor?

Dip dalga ne gösteriyor?

Devamını Oku
20.05.2018
Baskıda kaosa geçiş süreci

Baskıda kaosa geçiş süreci

Devamını Oku
17.05.2018
Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Dışarıda olan seçimi nasıl etkiler?

Devamını Oku
13.05.2018
Attım bunu cebe

Attım bunu cebe

Devamını Oku
11.05.2018
Bilinenler, bilinmeyenler

Bilinenler, bilinmeyenler

Devamını Oku
06.05.2018
Piyesin son sahnesi

Piyesin son sahnesi

Devamını Oku
03.05.2018
Diktatörlüğün sıradanlaşması

Diktatörlüğün sıradanlaşması

Devamını Oku
29.04.2018
CHP’nin zor kararı

CHP’nin zor kararı

Devamını Oku
26.04.2018
İki çift lafım var...

İki çift lafım var...

Devamını Oku
22.04.2018