Türkiye’de olaylar son birkaç aydır şimşek hızıyla gelişiyor:
Birkaç ay önce, kim Gülen Cemaati’nin AKP tarafından “çete” diye niteleneceğini, Başbakan Erdoğan’ın “İnlerine gireceğiz” diyeceğini tahmin edebilirdi?
Kim, Cemaat’in “paralel yapı” diye suçlanacağını ve bütün sempatizanlarının devlet kademelerinden temizleneceğini aklına getirebilirdi?
Kim, en gizli devlet güvenliği toplantısında konuşulanların, Suriye’ye savaş açmak için üretilen garip senaryoların kayıtlarının internete düşeceğini aklından geçirebilirdi? Kim, bakanların, banka genel müdürlerinin evlerine baskınlar yapılacağını, ayakkabı kutularında, kasalarda tomar tomar Avro’lar, dolarlar çıkacağını düşünebilirdi?
Kim, ortaya saçılan ve Başbakan Erdoğan’ın da doğruluğunu kabul ettiği dinleme kayıtlarındaki iddiaların mahkemelere ve Meclis’e geleceğini öngörebilirdi?
Kim, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, iktidarın eleştirilerinin hedefi haline geleceğini tahmin edebilirdi?
Kim, Batı’nın baş tacı ettiği “Türkiye’deki Ilımlı İslam modelinin” ve Başbakan Erdoğan’ın artık diktatörlükle suçlanacağını bilebilirdi?
Ve unutmayalım:
Ergenekon tutukluları salıverildi...
AYM önünde Balyoz için “Adalet nöbeti” başladı!

***

Son aylardaki bu süratli değişmenin beş nedeni var:
1) Zamanın tükendiği algısı: İktidardaki yıpranma, müttefiklerle bozulan ilişkiler, AKP’de, iktidar döneminin sonuna yaklaşıldığı duygusunu yaratmış görünüyor.
2) Kibir ve korku:
12 yıllık iktidar döneminde yapılanlar, iktidar mensuplarının hem kibrini artırdı, onları kudret sarhoşu haline getirdi, hem de neler yaptıklarını en iyi kendileri bildikleri için, iktidardan düşme ve hesap verme korkusu benliklerine egemen oldu.
3) Her türlü sınırın çok zorlanması:
AKP (Başbakan Erdoğan), toplumu ve müttefiklerini çok, müsamaha sınırlarını aşacak kadar çok zorladı, zorluyor.
4) Bilinçsizce atılan hesapsız adımlar:
AKP (Başbakan Erdoğan), her karşılaştığı güncel sorun karşısında, sonuçlarını tam hesaplayamadan, kalıcı sonuçlar doğuracak ciddi yasal önlemler aldı, alıyor.
5) Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığı hesapları:
Eski ittifaklar bozulurken, yeni ittifakların aranması.
Sonuç: Tam bir anomi ve kaos durumu:
Sonuç olarak toplumun bütün düzeni, ilişkileri altüst oldu, oluyor, beklenmedik sonuçlar ortaya çıktı, çıkıyor.

***

Trafikteki kural, siyasette de geçerlidir:
Sürat felakettir.
Hem sürücü, hem yolcular, hem kullandığı araç, hem yayalar, hem de öteki sürücüler ve araçlar için!