Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cemaat Kültürü Budur...
Konya’daki öğrenci kursu ve yurdu adı altındaki kaçak ‘Kuran kursu’ felaketinde en çok dikkat çeken yan, ölen ve yaralanan öğrencilerin velilerinin hiç şikâyet etmemesi oldu.
Yavrularını kaybeden ya da yaralandığını görerek acı çeken veliler neden şikâyetçi olmadı?
Bu nedenlerin başında ‘şikâyet etmenin kutsal olana karşı gelmek’ olduğu inancı gelmektedir.
Bu çocukların velileri, yavrularını oraya ‘kutsal bir amaç için’ göndermişlerdir.
Çocukları dinlerini, kutsal kitap olan Kuran’ı okumayı öğreceklerdir.
Bu amaçla gittikleri yerde bir kaza olmuş, yaralanmış ya da yaşamlarını kaybetmişlerdir.
Şimdi bu anne babalar şunu söylemektedirler: Çocuklarımız öldüyse şehittir, yaralıysa gazidir. Bir gaz kaçağından kaza olmuştur. Allah’ın takdiridir. Bize şikâyet etmek düşmez. Siz de abartmayın. Kutsal bir amaca yönelik eleştiride bulunmayın.
İşte bu, cemaat kültürüdür. Bir inanca dayalı cemaat kültürüdür.
Bu cemaat bir din cemaati olabilir, bir kan bağına dayalı cemaat olabilir, herhangi bir kutsal sayılan kavrama bağlı cemaat olabilir, sadece ait olmaya dayalı bir cemaat olabilir.
Toplumun cemaat kültürünü yeterince bilmediği ortaya çıkıyor.
Cemaat kültüründe ‘kutsal olan sistem’ bütün yaşamı denetler ve egemenliği altına alır.
Düşünce gücü dediğimiz ‘eleştirme, tartışma, soru sorma, sorulara yanıt arama, bunun için her şeyi irdeleme’ gibi zihinsel işlemler cemaat dogmaları tarafından işlemez kılınır.
Duygular, sevme-nefret etme, yakın duyma-uzaklaşma, birlikte olma-reddetme, yüceltme-alçaltma, saygı duyma-aşağılama, hatta yaşatma-öldürme gibi yaşamsal işlemler cemaat dogmaları tarafından yönetilir ve yönlendirilir.
Eğitim, sağlık, beslenme, temizlenme, hukuk, kentleşme, ulaşım, iletişim, kültür, eğlenme gibi gündelik yaşam biçimlerinin hepsi de cemaat kültürünün dogmaları tarafından belirlenir ve biçimlendirilir.
Çocuğu yaralanan babanın sözleri kendi samimi inancını açık olarak yansıtmaktadır ve dikkatle dinlenmeye değer.
“Benim kızım balede, diskoda, barda, köpük eğlencelerinde yaralanmadı” dediği zaman, içinde reddettiği ve suçladığı bir yaşam biçimini anlatıyordu. Eğer kızı böyle bir durumda yaralansaydı belki hiç üzülmezdi, kızını ayrıca cezalandırmayı düşünürdü.
İşte bu bir kalıpyargıdır, bir düşünbiçimidir, bir zihniyettir (mentalite).
Ülkedeki sayıları 60 bini geçtiği söylenen kaçak Kuran kursları böyle bir cemaat kültürünü yaygınlaştırıyor.
Ne demektir kaçak Kuran kursu?
Aileler istediği gibi çocuklarına din eğitimini de, kutsal kitabı da öğretmelidirler.
Ama bu eğitim de milli eğitimin denetim altındaki bir bölümü olmalıdır.
Uygar bir ülkede hükümeti istifa ettirecek olaylar oluyor.
Çıt yok, ses yok, doğru dürüst eleştiri bile yok.
Bildik yazarlar, beklenen yazılar toplumsal eleştiriyi dile getiriyor.
Zarara uğrayanların artık sesleri bile çıkmıyor.
Ülke adım adım cemaat kültürüne uyarlandı.
Ama unutmayalım ki cemaat kültürü ‘ayrımcı bir kültürdür’.
Ulus kültürü ‘bütünleştirici bir kültürdür’.
Cemaat kültürü ile ulus kültürü birbirinden çok farklıdır.
Türkiye 1923 yılında ulus kültürünü hedeflemişti.
Halkevleri, köy kalkınması, ulusal ekonomi, anadil, ulusal tarih bunu amaçlıyordu.
Köy Enstitüleri’nin temel düşüncesi, köyden başlayan ulusal kültür hamlesiydi.
1980’lerden başlayan değişim ‘cemaat kültürü’ne dönüşümü başlattı.
Türkiye buralara adım adım geldi.
Burada kalabilir mi?
Bunu da irdeleyeceğiz.
www.erdalatabek.com
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması