PISA mı, Pizza mı?

09 Aralık 2013 Pazartesi

Pisa, uluslararası eğitim araştırması.
Matematik, fen, okuma anlama alanlarında yapılıyor.
Son araştırma 2012 tarihli. Sonuçları yayımlandı.
Yazılı basında birkaç haber, o kadar.
Pizza ise herkesin bildiği, çoğunun sevdiği bir yiyecek. İnce bir hamur üzerine etli, sebzeli, baharatlı lezzetlerin konup pişirildiği bir ağız tadı. Pizza da uluslararası besin endüstrisinin ülkemizde de bilinen lezzeti. Sevenleri var, tutkunları var. Paylaşılan bir sofra tadı
PISA, ne yapalım ki bize pek tatlı gelmiyor.
65 ülkede yapılan araştırma 15 yaş çocuklarının eğitimle kazandıkları becerileri ölçüyor. Türkiye ilk 40 ülkenin de altında kalıyor. Matematikte 44, fende 43, okuma anlama becerilerinde 42. sırada yer alıyor. Üstelik yıllardır böyle. Sınavlar değişiyor, okullar açılıyor, sonuçlar değişmiyor.
İlk sıralar kimlerin? Bir de onlara bakalım.
Matematik        Fen                 okuma -yazma
Şanghay-çin   Şanghay-çin         Şanghay-çin
Singapur         Hong kong-çin      Hong kong-çin
Çin-taipei        Japonya               Japonya
Güney kore     Finlandiya             Kore

İlk beş sıra böyle. Amerika da yok, Avrupa
da yok diye sevinmeyelim. Avrupa ülkeleri bizim üzerimizde.
İyi de, bu sonuçlar ne anlama geliyor? Önemli olan bu.

***

Matematiksel düşünme, denklem çözme, ezberi değildir. Bir neden sonuç ilişkisi kurma becerisidir ki bu özellik, kişiyi mantıklı düşünebilme düzeyine çıkarır.
Mantıklı düşünme düzeyindeki kişi, olanlardan olacakları kavrayabilir, bir sorunun etkenlerini analiz edebilir, sorununu çözerken nesnel (objektif) olabilir.
Matematiksel düşünme sahibi insan, “inşallah” diye geleceğini Allah’a havale etmez, kendi gücünü, sorumluluğunu bilir, ona göre hareket etme yetisi kazanır.
Şimdi bakın bakalım, toplumunuzda kaç kişi böyle düşünüyor, böyle hareket ediyor? Sorun bu.
Düşünmeyen, aldırmayan, işini rastlantılara bırakmış, şansına küsen, talihine yanan, bugünüyle yetinen insanlar toplumunda eğitim nasıl bir rol oynuyor? Okul mu dershane mi kavgasından önce tartışılması gereken konu budur? Kaç kişi bunun farkında? PISA araştırması bunu ortaya koyuyor.
Fen konularının önemi nerede? Fizik, kimya, biyoloji, jeoloji dünyayı inceliyor, yaşamı inceliyor. Maddeyi, ışığı, elektriği, hücreyi inceliyor, aralarındaki ilişkilerin kurallarını buluyor, tartışıyor, anlatıyor, açıklıyor. Öyle, dogmalarla, safsatalarla, uydurmalarla ilgisi yok. Bunu bilen insan dünyayı bilimsel açıdan görüyor, yaşamın gizlerini böyle çözüyor.
Şimdi bakın bakalım, böyle düşünen, böyle bakış açısına sahip kaç kişi var toplumunuzda. Dahası, sizi yönetenlerin bakış açısı bu gerçeklere ne kadar uyuyor?
Okumak, okuduğunu anlamak olgusuna gelince. Toplumunuz ne okuyor? Gazete okuyor mu? Okuduğundan ne anlıyor? Yılda kaç kitap okuyor? Okuduğundan ne anlıyor? Bir yorumu var mı? Aklında bir şey kalıyor mu? Televizyonda ne izliyor?
Hadi gene soralım. Toplumunuz “sanatçı kimdir” sorusuna ne yanıt veriyor? Eğlence dünyasının gösteri yıldızlarından başkasını biliyor mu? Okuduğunu anlamak mı? Bunları geçelim de gördüğünü anlayıp anlamadığını soralım. Gelin, onu da sormayalım. Üzülürsünüz.

***

İşte PISA olayı bu.
Gelin biz şu PISA konusunu kafaya takmayalım da ‘pizza’ lezzetine bakalım.
Doğrusu, pizzanın hamuru az olup, üst malzemesi bol tutulanın tadına doyum olmuyor. Bir alana ikinciyi bedava vermeleri de iştah açıcı.
Yersen...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları