1948'den 2012'ye

05 Ağustos 2012 Pazar
\n

Bu yılki Londra Olimpiyatları, ister istemez bana 1948 yılının Londra Olimpiyatlarını hatırlatıyor. Küllenmeye yüz tutmuş anılardan gülümseten bazılarını siz okuyucularımla paylaşmak istedim.

\n

Yıl 1948... Londra Olimpiyat oyunları için Londradayız. Açılış Wembley Stadında yapılacak. Bütün olimpiyat sporcuları stadın önünde sıralarını bekliyor. Bulunduğumuz yerin hemen karşısında bir grup sporcu var. Aralarında çipil gözlü, zayıf, çelimsiz biri dikkatimizi çekiyor. Kim olduğunu bilmiyoruz. Masörümüz Reşat Ertenin de dikkatini çekmiş olmalı ki Sorsana bu kim? Hangi milletten? Ne yapar gibi soruları yöneltmemi istiyor. Ben de gidip soruyorum. Atlet olduğunu söylüyor. Bizim masör de önceleri atletizmle uğraşmış, iri yarı, güçlü, pazuları olan kuvvetli bir adam. Adamın atlet olduğunu duyunca, Atlet olsa ne yazar diyor. Bir iki gün sonra yarışmalar başlıyor. Reşatın sivrisinek gibi gördüğü adam Çek lokomotifi Zapotek değil miymiş? Gelin de gülmeyin.

\n

Müsabakalar öncesi Wembley Stadına yakın Uxbridgedeyiz. Manzara çok güzel. Her taraf yemyeşil. Tüm sporcular burada. Bir sürü milletten sporcu var. Şakalar, espriler yapılıyor. Biz de birbirimizle şakalaşıp, alt alta, üst üste şaka yapan güreşçilerin etrafında halka olmuş izliyoruz. Yakınımızda bizimle birlikte izleyen tanımadığımız bir genç adam var. Uzun boylu, Tarzana benzeyen, eşofmanını boynuna dolamış biri. Ne olduğu, kim olduğu belli değil. Genç adama; güreşçimiz Celâl Atiki işaret ederek, Güreşir misin? diyoruz. Boynuna doladığı eşofmanı atarak ortaya çıkıyor ve başlıyor güreşmeye. Celâl Atik altta Adam kanırıyor da kanırıyor. Celal Atik ter içinde. Bir ara bize dönüp, Kim ulan bu adam? diyor. Bilmiyoruz ki. Sonra adam alta düşüyor bu sefer Celâl Atik kanırıyor da kanırıyor. Allahtan birden biri Nuri Hoca geliyor diye bağırıyor da herkes hizaya giriyor. Ciddileşiyor. O sırada Celâl Atik, Bu adam bizimkilerle güreşirse canlarına okur diyor. Dünyada bacakları bu kadar kuvvetli bir adam yoktur diye de ilave ediyor. Güreşler başlıyor. Tesadüf işte bu genç adam, 87 kiloda güreşen Muharrem Candaş ile eşleşiyor ve gerçekten Muharremi yerden yere vuruyor. Meğerse bu genç adam Amerika Birleşik Devletlerinin en iyi güreşçisi Withenbermiş.

\n

Olimpiyatlara tek kadın sporcu ile katılıyoruz. Adı Üner Teoman. Ankaradan torpilli dediler. Kimin nesi, ne yapar bilmiyoruz. Sürat koşuyordu. Bırakın finallere gelebilmeyi en zayıf seçmelerde bile nal topladı. İşin en ilginç yanı kız akşamları kampa geliyordu. Nüktedanlığı ile tanınan Şükrü Gülesinin, Sen niye geldin buralara? Seni kim gönderdi? Sen gidip evinde yemek pişirsene gibi soru ve yorumları bizi bir hayli güldürmüştü.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Olmaz.. Olmaz... 6 Kasım 2012

Günün Köşe Yazıları