25 Mart günü yayımladığı Koronayla Geçerken Zaman yazısında (9 Eylül gazetesi), çok anlamlı yaklaşımıyla şöyle diyor Oğuz Tümbaş:

“Dünya diken üstünde. Belirsizlik, şaşkınlık, korku, kaygı, kargaşa içinde insanlar. Büyük bir yalnızlıktayız. Bizi bugünlerde en çok kitaplar ve okumalar çoğaltıyor...”

Yazısını “Ah şu ölümler de olmasa... Derken ölüm haberleri de peşimizi bırakmıyor!.. Evet, bir yandan korona ortalığı kasıp kavururken, günlerimizi zehir ederken, yaşama alanlarımızı karartırken, sanat yazın dünyasında da ölüm haberleri eksik olmuyor...” cümleleriyle sürdürüyor ve yaşamın geçen hafta aramızdan aldığı değerlerimize selam gönderiyor...

Cengiz Bektaş

20 Mart günü kaybettiğimiz, sanat ve düşünce insanı, mimar Cengiz Bektaş’la Cem Yayınevi’nde başlayan dostluğumuz, PEN Yazarlar Derneği ve Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı yöneticiliklerinde sürdü. Türkiye-Yunanistan Dostluk Derneği ve Türkiye Yazarlar Sendikası başkanlıkları yapan Bektaş, mimarlıktaki başarısının yanı sıra, edebiyatımıza şiiriyle, denemesiyle, incelemesiyle, çevirisiyle, çocuk kitabıyla yoğun emek veren bir edebiyatçıydı.

Kitapları, konferansları, gazete ve dergi yazıları, projeleri, yapıları ile mimari ve edebiyat alanında yoğun bir tempo ile, “Var olma sorumluluğunun hesabını vermek” kaygısıyla yaşadı.

Duru bir Türkçeyle ve her insanın anlayabileceği terimlerle mimarlığın toplumla, eleştiriyle, öteki sanat dallarıyla ilişkisini araştırdı. Sanatçı duyarlılığı ve bilinciyle edebiyatla mimariyi kaynaştıran yaklaşımın özgün bir denemeciyi yaratmasını gördüğümüz deneme kitapları, toplumun genel sorunu olan mimari ve çevre sorunuyla ilgili boşluğu doldurmada önemli bir katkı oldu.

Bektaş’tan kalanlar

Mimarlıkta Eleştiri, Benim Oğlum Bina Okur, Bedri Rahmi Nakışlı Bir Deneme, Duvarların Dışı da Senin, Yuva mı Mal mı?, Kimin Bu Sokaklar Alanlar Kentler?, Desenler, Kent, Kültür Kirlenmesi, Hoşgörünün Öteki Adı: Kuzguncuk, Ev Alma Komşu Al, Yaşama Kültürü, Bak Bak Desinler, Barış Sofrası, Kentli Olmak ya da Olmamak adlı deneme kitaplarını yazdı.

Sappho (Azra Erhat’la birlikte) ve Tılsımlı Kedi’yi Türkçeye çeviren Bektaş, onlarca ödül aldığı mimarlıkla ilgili Koca Sinan, Bodrum, Antalya, Kuşadası Evleri, Şirinköy Evleri, Babadağ Evleri, Akşehir Evleri, Koruma, Onarım, Mimarca Mermer, Kuşevleri gibi inceleme kitapları da olan bir şairdi.

Bektaş’tan Kişi, Akdeniz, Mor, Dört Kişiydiler Bir de Ben, Yeryüzünün Yüreği, Yer Deli Gök Deli, Zeytinli Fırın Sokağı, Güz Ey, Dört Kişiydiler Bir de Ben/ Ustalarım, Fide, On’u Birden, Dışların İçi, Su Belleği, Su Gölgesi, Sevgi (Alnımın Teri) adlı şiir kitapları ve Koca Rıza, Usta ile Çırak, Ebemevi, Sevgiyle Yap, Çağıl Nasıl Mavi Oldu?, Kitap Bahçesi adlı çocuk kitapları armağan kaldı.

Tmolos Edebiyat

Ödemiş’te Lidya’nın en bereketli alanı olan Bozdağlar’ın antik çağdaki adını taşıyan, “Anadolu’da bir çoban ateşi” olan Tmolos Edebiyat dergisini 8 yıl-83 sayı çıkaran eğitimci Ömer Akşahan (d. 1953) 22 Mart günü aramızdan ayrıldı.

7 yıl Ödemiş ÇYDD başkanlığı yapan, “Hayata tutunmamın en başında Tmolos Edebiyat geliyor” diyen bir şiir sevdalısı olan Akşahan, ardında Şiir Üşüdü (şiir) Sonbahar Soloları (deneme) Salvador Nerede (öykü), Nasıl Çalışalım Nasıl Başaralım?, Söz Atlası kitaplarını bıraktı.

***

Martın son haftasında aramızdan ayrılan Şevket Süreyya Aydemir (1978), Samiye Yaltırım (1994), İlhami Bekir Tez (1984), Zühtü Bayar (2011) ve katledilen Doğan Öz’ü (1978) saygıyla anarken yazarımız Ali Sirmen Ağabey’e sağlıklar diliyorum.