Özdemir İnce

Enformasyon bağlamında bir eleştiri

14 Ekim 2022 Cuma

Enfermasyonun (information) sözcük-kavramının daha önce yaptığımız tanımını (Cumhuriyet, 11 Ekim 2022) yazalım: “Bilgi vermek, haber vermek; birinin bir şeyi bilmesini sağlamak, dikkatine sunmak, öğretme; birine bir şey hakkında bilgi vermek; bilgilendirmek. 

Gazetecilik halkı bilgilendirme mesleğidir.

Informer eylemi (fiili) doğal anlamı içinde ‘doğru’ bilgi ve haberi içerir, ‘yalan’ ve ‘yanlış’ı içermez. olumlu bir fiildir.”

 AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın Balıkesir’de bazı projelerin açılış toplantısında yaptığı konuşmayı 9 Ekim 2022 tarihli Hürriyet gazetesinde yer alan Halil Özel imzalı haberden aktararak eleştireceğim.

10. sayfada yayımlanan haberin manşetinden başlayalım işimize. R.T. Erdoğan, “Refah kayıpları telafi edilecek!” demekte. AKP genel başkanı böyle bir cümleyi ancak iktidara geldiklerinde söyleyebilirdi ama iktidarlarının 20. yılında söylüyor. Buna göre telafi edilecek refah kaybının sorumlusu başkaları değil bizzat AKP iktidarı. Demek ki 20 yıl içinde başarılı olmamışlar.

R.T. Erdoğan: “Çalışağız , üreteceğiz, istihdam sağlayacağiz ve ihracatımızı da bununla patlatacağız. Şu anda biz göreve geldiğimizde 30 milyar dolarlık bir ihracatımız varken bugün artık 250 milyar dolara yaslandık.” 

- Her konuşma bir enfermasyondur, tamamlanması için 2002 yılında ithalatın da açıklanması gerekirdi. Genel ticaret sistemine göre ihracat 2022 yılı ocak-haziran döneminde 125 milyar 866 milyon dolar, ithalat 177 milyar 267 milyon dolar olarak gerçekleşti. İthalat ihracattan 51 milyar 401 milyon dolar daha fazla.

Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE), 2002 yılında 35 milyar 80.7 milyon dolarlık ihracat, 50 milyar 831.6 milyon dolarlık da ithalat yapılmış. Buna göre Türkiye, 2002 yılında 29 milyon 869 TL daha fazla ithalat  yapmış. Durum 2002 yılında daha iyiymiş. Yapılan bu saptırmayı dezenformasyon olarak tanımlayabiliriz.

R.T. Erdoğan: Türkiye ya, burası kasaba devleti değil. insanlarımızın refah düzeyinde yaşanan kayıpları en iyi biz biliyoruz, telafi edecek tedbirleri de biz alıyoruz. Ülkemizin ve milletimizin hiçbir meselesinde olmadığı gibi hayat pahalılığı hususunda da gözümüzü gerçeklere kapatmadık.”

- Türkiye 2002 yılında bir kasaba devleti değildi ama uluslararası kuruluşların değerlendirme ölçülerine göre Türkiye 2022 yılında ne yazık ki kasaba devletleri arasında yer almakta. Yanlışı düzetmek marifet değildir. Yanlış yapmayacaksın!

R.T. Erdoğan: Kurduğumuz altyapı, aldığımız tedbirler hayata geçirdiğimiz mekanizmalar sayesinde küresel krizlerin ülkemize etkilerini en alt düzeyde tutuyoruz. Hatta bununla kalmıyor, ön alarak pek çok alanda dünyaya örnek olacak adımlar atıyoruz. Ekonomideki uygulamalarımızı içeride ve dışarda birileri yerden yere vuruyordu. Küresel ekonomilerin aktörleri bizim uyguladığımız ekonomi programını tavsiye eden açıklamalar yapmaya başladı. En başından beri ne yapmayı, neyi hedeflediğimizi biliyorduk. Gelişmiş ülkeleri sıkıntılı bir kış bekliyor. Güvenlik ve refah kalelerini tehdit eden sorunlar pusuda bekliyor. Bizim böyle bir derdimiz yok. Biz yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme esasına dayanan programı kararlılıkla uyguluyoruz.”

- Konuşmanın bu bölümünün doğru bilgi kriterlerine göre enformasyonla en küçük ilgisi yok. Çünkü resmi sayılara göre gerçekleri yansıtmıyor. Bu nedenle AKP genel başkanının sözleri bir AKP seçmen topluğu karşısında yapılan bir propaganda olarak değerlendirilebilir.

“Küresel ekonomilerin aktörleri bizim uyguladığımız ekonomi programını tavsiye eden açıklamalar yapmaya başladı” iddiasının doğru olabilmesi için AKP’nin uyguladığı ekonomi programını tavsiye edenlerin kimler olduğunun belirtilmesi gerekirdi.

R.T. Erdoğan: “Bu kardeşiniz bu görevde olduğu sürece, faiz her geçen gün, her geçen hafta inmeye devam edecek.”

- Oysa ekonominin en itibarlı uzmanları faiz-enflasyon ilişkisini tahterevalliye benzetiyorlar: Faiz düşerse enflasyon yükselir!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Maçı hakem bitirir 26 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları