Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Geleceğini Tüketen Toplum
AKP iktidarı çoğu iç ve dış çevrelerce ekonomik açıdan başarılı görüldü; övgüler düzüldü; partinin son seçimde oy oranını arttırması, ekonomik başarısına bağlandı. Makro ekonomik göstergelere bakıldığında, TÜİK’in çaba ve katkılarına karşın, belirgin bir başarı görülmemektedir. AKP döneminde ekonominin yıllık ortalama büyüme hızı, bazı dönemlerde göze çarpıcı, spektaküler büyüme hızlarına karşın, uzun dönemli Türkiye ortalamasının üstünde değil; dünyada gelişmekte olan ülkeler ortalamasının ise altında; dış borç stoku 115 milyar USD’den 300 milyar USD’ye yükselmiş; cari işlemler açığı her yıl yeni rekorlar kırıyor; ihracat artışında övünmelerine karşın ihracat gelirlerinin ithalatı karşılama oranı giderek düşüyor; iç tasarrufların GSYH’ye oranı yetersiz, ekonomi sürekli tasarruf açığı veriyor, iç tasarruflar göreceli olarak azalıyor; işsizlik oranı yüksek, AKP’nin ilk iktidar yıllarına göre dahi yüksek. Makro ekonomik göstergeler, yukarıda özetlenen düzeyde iken başarı söylemi nereden kaynaklanıyor? Gerçi AKP döneminde iki olumlu gelişmenin altını da çizmek gerekir. İlki enflasyonun sınırlı ölçüler içine çekilmesi; ikincisi bütçe açıklarının GSMH’ye olan oranının düşmesi. Ancak olumsuz göstergeler, olumlu olanlarına göre çok daha ağır basıyor.
***
Toplum AKP döneminde geleceğini tüketerek, geleceğini yiyerek kendini daha varlıklı, gelir düzeyi yükselmiş, refahı artmış gibi hissetti. Cari işlemler açıklarının giderek büyümesi, dış borçlar ve tüketici kredilerinin artması, toplumda böyle bir algılama hatasına, kanma ya da sürekli kandırılmaya, illüzyona yol açtı.
Cari işlemler açığı, toplumun ürettiğinden çok daha fazlasını harcamasını, tasarruf açığını gösterir. Toplum olarak ürettiğimizden daha fazlasını tüketmek, tasarruf açığı vermek, sonuçta dış borçların kısa sürede 300 milyar USD’ye ulaşmasına yol açtı. Borç verenler, alacaklarından vazgeçmeyeceklerine göre, borçlar gelecekte toplumca ödenecektir. Nasıl ödeneceği konusunda Yunanistan, yaşanan iyi örnektir.
“Açıklar, yabancı sermaye girişi ile fonlanırsa sorun yaratmaz” savı da bir aldatmacadır. Yabancı sermaye de ülke açısından bir yükümlülüktür. Yabancı sermaye gerekli gördüğünde yurtdışına çıkar, ayrıca kârlarının büyük bir bölümünü yurtdışına transfer eder, kâr transferlerinin artması, sonuçta dış açığın büyümesine, GSMH’nin (Gayri Safi Milli Hasıla) GSYH’ye (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) göre daha düşük düzeyde kalmasına yol açar. Bu gelişme de en azından orta vadede kişi başına gelirde düşüşe yol açar ya da artış hızını olumsuz yönde etkiler.
***
Tüketici kredisi aslında vatandaşın gelecekteki gelirini peşin harcamasıdır. Tüketici kredileri gelecekte aynı hızla artmayacağına göre, gelecekte taksitlerin ödenmesi vatandaşın kullanılabilir gelirini azaltacaktır. “Borç yiyen kesesinden yer” özdeyişi unutulmamalıdır.
Bir yandan cari açıkların, dış yükümlülüklerin borçların artışı ile fonlanması, öte yandan tüketici kredilerinin geniş ölçüde kullanılması, banka kredilerinin en az üçte birinin tüketici kredilerinden oluşması, vatandaşlarda geleceğin tüketilmesine karşın, ekonomide iyiye gidiş izlenimini uyandırmış, bazı iç ve dış yorumcular da ya maksatlı ya da bilgi eksikliğinden kaynaklanan yorumları ile vatandaştaki bu yanlış kanıyı, illüzyonu, aldanmayı güçlendirmiştir.
Dış açıklar, tüketici kredileri dışında, kamunun mal varlığının özelleştirme adı altında satılması, bir kısmının peşkeşi de geleceğin tüketilmesi anlamındadır. Gelecekte toplum elden çıkarılan kamu varlığının gelirinden de yoksun kalacaktır.
Türkiye’yi gelecekte düşük büyüme hızları, geleceğini tüketen vatandaşları da ödeme zorlukları beklemektedir. Felaket tellallığı yapılmıyor, vatandaş uyarılmaya çalışılıyor. Vatandaş ya uyarıları dikkate almıyor, ya geleceğini tükettiğinin bilincinde değil ya da günü kurtarma, “Gün ola harman ola” anlayışı ile hareket ediyor. Gidiş iyiye doğru değildir. Vatandaş gelecekte aymazlığının bedelini ödeyecektir. Geleceği tüketerek refahı arttırma, geçici, aldatıcı gönenç algılamasıdır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Video Haberler
-
'Bir parça et bile veremiyoruz'
-
'O ezik domatesi bile atmıyorlar artık'
-
'Beni idama bile götürseler...'
-
Ekrem İmamoğlu: İnsan imreniyor...
-
Komşuların 'park' kavgası: Ortalık savaş alanına döndü
-
'Konya havzasında küçükbaş sayısında yüzde 60 azalma'
-
Nispetiye'de feci olay: 1 ölü
-
Kavgayı ayırırken 'taksisi' çalındı
-
Kaza yapmamak için 'benzinliğe' daldı
-
Akılalmaz olay: Çocuklarını yolda unuttular
En Çok Okunan Haberler
-
İktidarın çökerttiği tarım politikasına kızıp...
-
Saray'dan 'Hollanda sistemi' uygulaması
-
Neden dokunulamadığı belli oldu
-
FOX TV ve Birinci cephesinden açıklama
-
'Bu yürüyüşün finaline yaklaşıyoruz'
-
Finlandiya'dan karşı hamle
-
'O koltuktan ayrılmayabilecek güçte'
-
Gülbin Tosun'dan kötü haber
-
AKP'ye 'soğuk duş'
-
Suriye planı reddetti: 'Ucuz açıklama'