Öztin Akgüç

Heyeti Mümtaze

01 Haziran 2022 Çarşamba

Kuruluşunun 77. yılını kutladığımız Hesap Uzmanları Kurulu’nu (HUK), 1956 yılında dönemin Maliye Bakanı Hasan Polatkan, “heyeti mümtaze” seçkinler kurulu olarak tanımlamıştı. Yazının başlığı rahmetli Polatkan’ın nitelendirmesidir.

Türkiye, II. Dünya Savaşı sonrası vergi reformu, kazanç vergisinden çağdaş gelir ve kurumlar vergisine geçiş hazırlıkları yaparken, buna paralel örgütsel düzenlemelere de gidilmiş, 29 Mayıs 1945 tarihinde gerekli araştırmaları yapmak uygulamak üzere HUK kurulmuştur. Dönemin kazanç ve muamele vergileri inceleme elemanları, hesap mütehassısları, kurulun nüvesini, çekirdeğini oluşturmuştur.

Kuruluş sonrası sınavla eleman alınmaya başlanmış, sınavı kazananlardan üç yıllık yetiştirme dönemi sonrası, girilen ehliyet-yeterlilik sınavını kazananlar hesap uzmanı olarak atanmışlardır. Üç yıllık muavinlik döneminin ilk 18 ayı öğrenim süresi, farklı üstatların, terim yerinde ise rahle-i tedrisinden geçer, başarılı olanlara, yetkili muavin olarak resen ineleme yetkisi verilirdi. Yetkili muavin olarak yapılan inceleme raporları, bir heyetin gözetiminden geçer, değerleme notu, yeterlilik sınavı derecesini, sırasını etkilerdi. Kıdem, yeterlilik sınavı sonrası, başarı sırasına göre alınırdı.

Sınavlarda, yazılı, sözlü belli bir seviye aranır, belli sayıda eleman almak için sınav açılmazdı. Eleman alınmayan sınavlar dahi açılmıştır. 1955 yılında muavin olarak kurula giren 1958 yılında hesap uzmanı olarak atanan bizim promosyon (dönemler böyle tanımlanırdı) sekiz kişi kalabalık grup sayılırdı. 1958 yılında aldığım kıdem numaram 206, kurulun sayısının sınırlı olduğunu gösterir. Kuruldan ayrılanlar, diğer görevlere atananlar dikkate alındığında kurul sayılı sınırı geçmezdi. 

HUK yalnız Maliye Bakanlığı için değil, Türkiye için eleman yetiştirmede fidanlık görevi yapmıştır. Özellikle 1960-80 döneminde Başbakanlık planlama müsteşarlıkları dahil müşteşarlık, banka, KİT Genel Müdürlüğü, Merkez Bankası başkanlığı, büyükelçilik, önde gelen üniversitelerde öğretim üyeliği gibi görevler kurulda yetişenler tarafından yerine getirilmiştir. Kurulda yetişenler yalnız kamuda değil, özel sektörde de genel müdür, koordinatör, grup başkanı, danışman, yönetim kurulu üyesi olarak görev yapmışlardır, yapmaktadırlar.

Kurum kültürü, gelenekleri, insan kaynakları yöneticilerinin etik değerler sıralamasından değil, birlikte çalışmanın, yaşamanın yarattığı, zihinsel ortamdan kaynaklanmaktadır.

Kuruluşunda HUK İstanbul Grubu, Galata Vergi Dairesi’nin üstünde iki katta görev yapardı. Üst katta büyük ve küçük olarak nitelendirdiğimiz iki salonumuz vardı. Büyük salonun ortasında üstü yeşil kaplı, oval biçimde masa bulunur, çalışma, masa etrafında toplu yapılırdı. Büyük salon, hem görüntüsü hem de işlevi nedeniyle Londra’daki parktan esinlenerek Hyde Park olarak nitelendirilirdi. Öğle tatillerinde masa etrafında toplanılır, her konu, belki en az vergi olmak üzere tartışılır, tartışmada kıdem gözetilmezdi.

Küçük salonda uzun masada daha çok kıdemsiz uzmanlarla, yetkili muavinler çalışır, tartışma, atışma, espri, takılmalar, çalışmaya renk katar, zevkli hale getirir, çoğu sorun çözülürdü. Dönemin teknolojisi Facit marka kollu hesap makinelerinin hafif gürültüsü de bir effect oluştururdu.

Kurul, Teftiş Hesapları ile birlikte 2011 yılında AKP tarafından kapatıldı. Ülkenin bir kaynağı, bir fidanlığı daha yok edildi. Yeni dönemde kurulu, gelenekleriyle ihya etmek görev olmalıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump tehlikesine teyakkuz 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları