Türkiye'ye de 'B Planı...'

05 Haziran 2011 Pazar
\n\n\n

Bir hafta değil! Topu topuna iki buçuk gün ayrıldım Türkiyeden, Venedik Bienaline gidebilmek için! Dün akşam İstanbula dönerken, THY uçağında, Türkiye gazetelerini kucağıma alıp baktığımda neye uğradığımı şaşırdım!

\n

Bu ne kin, bu ne öfke, bu ne şiddet! Bu ne düşmanlık! Ölmeye ve öldürmeye hazır insanların ülkesine geri dönüyordum sankiİki olasılık vardı:

\n

1) Ben yokken ülkede savaş çıkmıştı ya da doğal afetler birbirini izlemişti.

\n

2) Her zamankinden farklı bir durum yoktu, sadece alışkanlığımı kaybetmiştim! İki gün bile Türkiye haberlerini izlememek, sadece Bienalle ilgilenmek,başka dünyalar mümkündüşüncesini içime yerleştirmişti. Yaşanan şiddeti kanıksamaz olmuştum!

\n

Birinci varsayım yanlıştı: Savaş ya da doğal afet değil, önümüzdeki pazar seçim vardı, hepsi bu! İkinci varsayım ne acıdır ki doğruydu!

\n

***

\n

Kavgadan, hakaretten, gerilimden geçilmiyor... Başbakanın giderek arttırdığı şiddet dozu insan yaşamını yok saymaktan hakaretlerin en ağırına; gazetecilere, işadamlarına uzanan tehditten çevresine saldığı korkuya, inanılmaz boyutlara ulaşıyor Kucağımda duran sözcüklerEdepsiz! Alçak! Ahlaksız!, İçlerinden biri kalp krizinden gitmiş genzimi yakıyor Kucağımda yalaka basının methiyeleri utancımı büyütüyor

\n

Beni en ama en çok güldüren ise seçime 9 gün kala darbeci Evrenin ifade vermeye çağrılmış olması! Günaydııııııııııııııııııııın! 9 yıl boyunca değil, 9 gün önce! Hiçbir padişah tebasını bunca aptal yerine koymamıştır!

\n

***

\n

Durdurun bu uçağı, gerisin geriye Venedike dönmek istiyorum! Dün açılan dünyanın en büyük ve en köklü sanat sergisi Bienale Derhal Türkiye Pavyonuna gidip, Ayşe Erkmeni bulmak ve ona İmdaat! Yalvarırım Türkiye için de bir B Planı yarat! demek istiyorum!

\n

B Planı, biliyorsunuz, Türkiye Pavyonunda yer alan Ayşe Erkmenin eseri. (Bilmiyorsanız, cuma günkü Cumhuriyette yazıma bakın.) Venedik kanalından aldığı pis suları, rengârenk borulardan geçirtip kademe kademe arındırıyor. Mor borularda dolaşan kanal suyu, pembe borularda kireçten ve tuzdan arınıyor, mavi borularda değişime uğruyor, en sonunda pırıl pırıl içme suyu oluyor.

\n

İlk planı, (sonunda tüm ziyaretçilerin musluktan su alıp içmeleri) bürokratik engele takılınca, B planı uygulamış: Tertemiz içilebilir su yeniden kanala dökülüyor. (Bir itiraf - mühendis denetiminde ben o sudan içtim. Harikaydı. Gördüğünüz gibi hâlâ yaşıyorum!)

\n

Hayır uçak durmadı, geri dönmedi, Ayşe Erkmene ülke için bir B planı ısmarlayamadım. Venedik Bienaline önümüzdeki hafta yazılarımda döneceğim. Ama oradan ayrılmadan şunu vurgulamalıyım:

\n

Bu yıl Türkiye Pavyonuna çok büyük bir ilgi olmasının nedeni sadece usta bir sanatçı, usta bir küratör (Fulya Erdemci) değil Çok yönlü destek (Tofaş, Dışişleri Bakanlığı, Tanıtma Fonu) Çözümleyici, işlevsel, deneyimli organizasyon (İKSV) Mükemmel bir sergi kataloğu (Bülent Erkmen tasarımı, Edhem Eldem ve Gregory Volk yazıları, Yapı Kredi Yayınları)… Koca bienalin en ilgi gören, izleyicilerin kapıştıkları sergi çantası (Konstantin Grcic)… Tüm uluslararası eleştirmen ve koleksiyoncuları bir araya getiren buluşmalar

\n

Dört bir yandan hepsi bir arada, bir bütün olarak düşünüldüğü için bu yıl Türkiye Pavyonu bunca ilgi çekiyor ve çekecek Ah ben yine de bir iki açıklayıcı cümle içeren göze görünür bir pano olsun isterdim. Hani, sıradan bir izleyici de pavyona girdiğinde tüm kataloğu okumadan da anlayabilsin gördüğünü diye

\n

Gelelim benim Türkiye için B planıma:

\n

Önümüzdeki pazar, korku, hakaret, şiddet, baskı, tehdit imparatorluğuna son vermek!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Normalleşmeye bakın! 6 Haziran 2024

Günün Köşe Yazıları