Orlando, homofobi İslam, İslamofobi

15 Haziran 2016 Çarşamba

Amerika, silahlı şiddetin on binlerce can aldığı bir diyar. Lakin ironik biçimde “Amerikan özgürlüğünün” sembolü sayılan “kolay silah tedarikinin” tezahürü olan bu vakalar; FBI gibi “en hafifinden” ifade edersek, “IŞİD’den esinlenme” bir katliama dönüşünce iş değişiyor. Hele arkasında Afgan asıllı bir saldırgan varsa… Hele Amerika, 8 Kasım’da “hangisinin daha fena olduğu” dahi tartışılan iki adaydan birini başkan seçmeye hazırlanıyorsa…

***

Hafta sonu Disney World’ün şehri Orlando’da LGBTİ toplumunun dayanışmasının sembolü olan bir kulüpte 49 insan can verdi. Ülke tarihinin 11 Eylül sonrası en kanlı saldırısı. 29 yaşında Omer Mateen’in katliamı, akla homofobi, İslam ve İslamofobi’ye dair pek çok soruyu düşürüyor.

LGBTİ toplumu Amerika gibi demokratik ve çoğulcu bir ülkede bile varlıkları kabul ettirmek için çok mücadele etti. Bugün dünyaya yayılmış “onur yürüyüşlerinin” temeli 1969’da New York’ta gay’lere hizmet eden Stonewall Inn’e polis baskınıyla başlamıştı. Artık LGBTİ’nin adeta bayraktarlığını yapan Başkan Obama ilk döneminde eşcinsel evliliklere karşıydı. Elbette Amerika’da muhafazakâr ve sağcı kesimlerin kaşları hâlâ kalkıyor. Bunlar arasında “dinen yasak” diyen Müslümanlar da var.

***

IŞİD, Orlando’yu “Halifeliğin askerinin işi” diyerek üstlendi. Nitekim IŞİD sözcüsü Adnani birkaç hafta önce “yalnız kurt” saldırıları çağrısı yapmıştı. Oysa ABD yetkilileri “kanıt yok, internetten radikalleşmiş, IŞİD’den esinlenmiş” temasını işliyor. Eğilim “densizin, dengesizin teki” şeklinde. IŞİD’in “dengeli” birini bulacağını sanan yoksa eğer, bu tutumu başkanlık seçimine yormalı.
Temel kaygı katliamın Cumhuriyetçi Donald Trump’a yarayacağı. Trump, aralıkta Kaliforniya/San Bernardino’da 14 kişiyi katleden İslamcı çiftin radikalleşmesini fark edip bildirmeyen Müslüman toplum üzerinden tezler kurguluyor. Müslümanlara ülkeye giriş yasağı bile salık vermişti. Orlando sonrası “haklı çıktım” diye bağırmakla kalmayıp işi yıllardır “gizli Müslümanlıkla” suçladığı Obama için “gizli cihatçı” imasına vardırdı.
Demokrat rakibi Hillary Clinton ilk bakışta sağduyulu. “Topyekûn bir dine savaş ilan edemeyiz”, “demagoji terörü bitirmez” diyor. Fakat kendisi ‘ılımlı İslam’ yatırımı ve Libya ve Suriye facialarının baş müsebbibi. Şimdi kampanyasının beşte birini finanse ettiği söylenen Suudiler ve Körfez’e “radikallerin beslenmesine mani olun” çağrısı yapmak zorunda kalıyor.

***

Asıl sorumluluk emperyal çıkarlar adına hareket eden ABD politikalarında. 11 Eylül sonrası muhafazakâr Bush yönetimi işgallere girişirken ABD’deki Müslüman topluma baskıları reva gördü. Obama ile sarkaç terse işledi, “ılımlı İslam” yatırımıyla ideolojik muhtevaya bakılmadan hareket edildi. Ortadoğu’da “ılımlı” tezleriyle 11 Eylül’ün müsebbibi cihatçılar desteklendi.
Amerikan politikaları salt Ortadoğu’da yangın çıkartmıyor, kendilerini de vuruyor. O vakit önce hem militan İslamcılığı hem besleyip hem nasıl mücadele edeceklerini söylesinler. Demokratik sistemden faydalanarak demokrasiyi yıkmaya yeminlilere niye yatırım yapıyorlar? Katliamcıların İslam inancını temsil etmediği savındakiler de bunlara nelerin zemin hazırladığına dair hakiki özeleştiriler vermeliler.

***

Bize gelince.. Orlando için İran ve Suud’dan bile Türk hükümetinin “soğuk” tepkisinden daha “dokunaklı” kınama çıktı. Siyasal İslamcılar Türkiye LGBTİ toplumunun bu pazarki yürüyüşünü tehdit etmekte. Onları kimin koruyacağı meçhul. O vakit işbaşa düşüyor. 19 Haziran’da insan olan, demokrasi ve çoğulculuğa inananlar Taksim’e…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD’de darbe tehdidi 7 Eylül 2018
Zaharçenko darbesi 5 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları