Yaz insanlarının kışı gelirse
Kasım sonbaharın son ayı, kışa bir merhaba girişi gibidir. Birkaç gün sonra tam da hissettirir bu duyguları. Bir motivasyon bulup çıkmak istersin dışardaki havadan. Söylenir durursun, her mevsim de güzel olabilir, bakmak lazım başka açıdan. Aslında, elinde çay/kahve dışarıyı izlemek kolaydır. Hayali de yanında ikramıdır.
Sizde de olur mu kış mevsiminin direktifleri, ben bir yatayım, yaz gelince uyandırın beni halleri. Biri sanki fısıldar kulağımıza, kaldırma başını yastıktan yat aşağı hadi. Sen de uyarsın bu sessiz sese, dönersin yatağa geri. O güneş bir türlü doğmaz, doğsa da ısıtmaz, hafif ısıtsa da gözünü kırptırmaz. Sabah karanlık, akşam üstü karanlık o anlar, yaz çocuklarına çok dokunur bu anlar. Evet yaz çocukları için yazıyorum bu hafta. Tam da bu zamanlar başlar onlar konuşmaya. Kasım da zaten kapıda. Büyük büyük hayaller içindedirler. Bir kapasam gözümü şimdi, bir açsam gelse mart nisan derler.
Atılır sarı, turuncu, pembe renkler çekmecelere. Başlanır koyu koyu kıyafetler giyilmeye. Yorganı çıkarırsın dolabın tepelerinden, hangi nevresimi geçirsem diye seçersin içinden. O tiril tiril giysiler kaldırılır hurca, bir hüzünlü el sallanır, hoşça kalın, buluşuruz yaza. Kat kat giyinmek için kimse gönüllü değildir aslında. Bugün biraz daha soğuk, içime şunu da giysem iyi olur galiba.
Kalorifere sarılır sıcak elleri özleyenler. Yoksa kalorifer eğer, sobaya odunu biraz daha eklerler. Şömineler fotoğraflarda güzel. Ama yaz çocuklarına yine de işlemez o romantik, düşsel haller. Balkonlar kapanır, artık o keyifli kahvaltılar içeride yapılır. Salatalıkla, domatesin kokusu mutfakta alınır. Ayakkabıları düzenlerken ayrılamazlar henüz terlikten. Biraz güneş gördü mü yaz çocukları, hemen ayağına geçiriverirler.
Mevsimin sende uyandırdıkları, kişiden kişiye değişse de, rahat olmak, daha kolay yaşama hali de katılır tüm duygulara. Evden çıkmak bile zaman alır aslında. Taşıdıkların, giydiklerin, hep doludur insanın eli kolu. Yağmurlu yollarda uzun sürer varmak istediğin durakların. Soğuğu, trafiği görmezden gelmeye çalışmakla başlar içindeki kıpırtılar. Kendini yaz planı yaparken bulursun, tam da başlarken fırtınalar. Kışı es geçen yaz çocukları, indirimden mayo alır, zamanı gelir gelmez gideceği yerlerinin listesi de hazırdır. Elinde şemsiye ile arar eşini dostunu, hemen organize eder tarihleri, denize kavuşacağı yerleri. Sonra kafada bitirmek kalır, bir bir sıralar ayları. Yeni yıla girer. Ara tatili bitirir. Bir bakarsın pat diye ilkbahara geçilir.
Kasım sonbaharın son ayı, kışa bir merhaba girişi gibidir. Birkaç gün sonra tam da hissettirir bu duyguları. Bir motivasyon bulup çıkmak istersin dışardaki havadan. Söylenir durursun, her mevsim de güzel olabilir, bakmak lazım başka açıdan. Aslında, elinde çay/kahve dışarıyı izlemek kolaydır. Hayali de yanında ikramıdır. Onlar da bilirler ki asıl kış, hayallerinin dışında yaşayanlar için zordur. Soğuktur. Islaktır. Üşütür. Pahalıdır. Yoksa, küçük küçük evlerin olduğu, ağaç dallarından aşağıya karların sarktığı, yollarında insanların renkli bereleri, atkılarıyla keyifle yürüdüğü o simli yeni yıl kartpostalına girmeyi, yazı düşlemeye vakti olmayanlar da ister. Kış da geçer. Yeter ki tek derdimiz zaman olsun.
ZİHNİNİ AÇ
Genelde mülakatlarda sorarlar, farkınız ne diye. Bu sefer bir dost/arkadaş olarak cevaplayın. Sizi diğer arkadaşlarınızdan ayıran şey nedir, hiç düşündünüz mü?
HAYATINI AÇ
Sanat ile ilgili organizasyonları imkanı olmayan çocuklarla buluşturmaya ne dersiniz? Bunun için aracı olan kuruluşlar var.
SORU
Sizce ikinci bir şans olmalı mıdır, bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık