Asiye kurtuldu mu şimdi?

Asiye kurtuldu mu şimdi?

8.12.2025 08:44:00
Güncellenme:
Asiye kurtuldu mu şimdi?

KONUK YAZAR | Suavi Yardımoğlu, Cumhuriyet Ege için yazdı...

Yazar Vasıf Öngören’in Türk Tiyatrosu’na kazandırdığı bir hikaye idi, “Asiye Nasıl Kurtulur?” Kaza sonucu ölen bir inşaat işçisinin karısı olan Zehra kocasının ölümünden sonra kızı Asiye ile yalnız kalmış ve hayata tutunmaya çalışmış, ancak çalışmaya başladığı hiç bir iş yerinde istediğini bulamamış ve neticede hayat kadını olmuştur. Asiye ise annesinin yaşadığı hayatın aksine mazbut bir yaşamsürdürmekte, eğitimine devam etmektedir. Asiye tam da nişanlanacağı bir günde annesinin dostu tarafından tanınınca hayatı yön değiştirir ve annesinin sürdürdüğü hayata doğru yol alır… Çabalar, çabalar ama kurtaramaz ve Asiye de kendisini bu düzenin kucağında bulur…

Bizim kuşağın çok iyi anımsayacağı, gençlerin ise ibretle öğrenmesi gereken bu epik bir tiyatro eseri, önce Türkan Şoray, sonra da Müjde Ar’ın başrol oynadığı iki filmle beyaz perdeye de aktarıldı. Mesaj gayet açık ve netti. Namus timsali kesilen toplum, masum bir kız Asiye’yi annesinden ötürü, her çıkmaya çalıştığı süreçte, namusunu korumak adına biraz daha batağa itiyor, sonunda bu günahsız yavrucak ancak belalısınıöldürerek kurtulmaya çalışırken kendini bataklığın en dibinde buluyordu.  

Teşbihte hata olmaz, ben Futbol Federasyonu’nun “Bahis Operasyonu” nda alt lig kulüplerimizin yaşadıklarını biraz da Asiye’nin başına gelenlerle örtüştürüyorum.

Türk futbolunu kurtarmak üzere yola çıkan TFF, Ergenekon davalarını aratmayacak bir genişleme süreci ile Süper Lig’den birkaç futbolcu ve hakemlerle başladığı operasyonda, gözüne kestirdiği alt lig futbolcularını daha sonra da (günahları boynuna belki kamuoyunun gazını almak, belki de gündemi meşgul etmek adına) futbolun diğer paydaşlarını peyderpey olayın içine dahil ediyor. (Fenerbahçeli futbolcu Mert Hakan Yandaş, Galatasaraylı futbolcu Metehan Baltacı, hakem Zorbay Küçük, eski hakem ve spor yorumcusu Ahmet Çakar ile eşi Hayriye Arzu Çakar, Adana Demirspor eski Başkanı Murat Sancak’ın aralarında olduğu 46 isim hakkında da gözaltı kararı verildi.)

FATURAYI KİM ÖDÜYOR?

Yanlış anlaşılmasın, ortada bir masumiyet karinası yok, 57. Madde futbolla ilgili herhangi bir etkinlikte doğrudan veya dolaylı bir şekilde bahis oynamayı kesinlikle yasaklıyor. Bu operasyonla Türk futbolu kurtulacaksa amenna, ama acı gerçek şu ki; Kurunun yanında yaş da yanıyor ve özellikle de türlü zorluklar içinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan 2. ve 3. Lig kulüplerine olan oluyor. Futbolcu ceza alıyor ama, bünyelerinde mali şube ya da savcı bulunmadığı için futbolcusunun geçmişini sorgulama olanağı olmayan, nice ümitlerle, bin bir zorluklarla transfer ettiği futbolcularını bir anda kaybeden kulüpler kendilerini biraz daha batağın içinde buluyor. UEFA’nın federasyonların kafasına estiği zaman ek transfere izin vermesi mümkün değil. Bunu bile bile, sezon ortasında işin sonunun nereye varacağını düşünmeden gerçekleştirilen operasyon sonucu umarsız kalan kulüplerin hayalleri suya düşüyor. Kimileri de zaten içinde bulundukları küme düşme tehlikesini, amatöre dönme felaketini daha da yakınında buluyor.

Örneğin Karşıyaka;  Bin bir güçlükle yönetim oluşturdular, camianın ileri gelenlerinin imecesiyle toplanan kısıtlı bütçeyle, yine bin bir güçlükle transfer yaptılar. Türk futboluna yeni yetenekler kazandırma misyonunu üstlenmiş idealist bir hocanın ilmek ilmek ördüğü, emek harcadığı,küllerinden doğarak zirve mücadelesi veren bir takım oluşturdular. BAL Ligi topçusundan yıldız golcü yarattılar. Haydaaa! 7 futbolcu birden ceza aldı. Sorumluluk bıyıkları yeni terleyen gencecik çocukların omuzlarına kaldı. Bahiscezası alan futbolcu 45 gün, 6 ay ya da bir yıl sonra futbola dönecek. Olan biten çabucak unutulacak. Peki Karşıyaka bu gencecik tecrübesizler ordusuyla zirve mücadelesini nereye kadar sürdürebilecek? Maddi manevi özveriyle, onca emek harcayan, yaşamak için, 3.Lig girdabından kurtulmak içinçırpınıp duran 113 yıllık çınarın mağduriyetini kim giderecek?

Sadece Karşıyaka mı? İzmir’in diğer asırlık çınarı, amatöre inmemek için çırpınıp duran, borç sarmalı içinde kongre üstüne kongre yapan, transfer tahtası kapalı Altay’da da yaşına başına bakmadan takımını kurtarmak üzere futbola dönen 44 yaşındaki Murat başta olmak üzere, toplam 7 genç yetenek ceza aldı. Aliağa ve Bucaspor’dan 8’er, Altınordu ve Çoruhlu’dan 7, Menemen’den 6, Tire 2021’den ise 10futbolcu zincire eklendi.

ADALET İÇİN ADALETSİZLİK

Soruşturmalar, İddaa, Nesine, Tuttur, Bilyoner gibi resmi bahis sitelerinden alınan verilere göre yürütülüyor. Hakemler ve futbolculara legal bahis sitelerinde oynadığı bahislere göre ceza veriliyor. TFF başkanına yöneltilen “Türkiye’de altı şirketin kaçından veri geldiği” sorusuna başkandan gelen yanıtşöyle:

“İkisinden kısmi geldi, asıl ana firmalardan gerekli dataları aldık. Kimisi (2025’te dijitale geçtik ondan önceki kayıtlar yok) dedi. Ben de yetkilisine söyledim (Önceden bakkal dükkanı mıydı orası? Deftere mi yazıyordunuz?) dedim. Onlarhakkında zaten savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Detaylı şekilde vermek zorunda kalacaklar” şeklinde.

TFF Başkanı yabancı bahis siteleri ile ilgili soruya ise, “Bizim yaklaşık bir sene önce hukuk kurulu başkan vekilimizle Avrupa’da illegal bahis datalarını almak için bir şirketle anlaşmamız vardı. O şirketle başkan vekilimizle savcılık beraber çalışıyor. Bunda Interpol de UEFA da devrede” yanıtı verirken, topu başsavcılığa attı, ardından da “Asıl pisliğin kökünü kazıyacak olan yer orası. Ben hep söylüyorum ‘Akın akın geliyor’ diye başsavcım” diyerek işin içine bir de hamasetkattı.

Şimdi tüm bu açıklamalar ve yaşananlar ışığında adaletli biroperasyon yapıldığı söylenebilir mi? İllegal bahis oynayanlar,belki de gerçekten oynadıkları bahisi tutturmak için sonucu etkileyen gerçek suçlular kendilerini gizlemeyi başardıkları için cezalardan yırttı. Mesela maç seyretmek için üye oldukları, Federasyon’un resmi lig sponsoru bahis şirketindengelen 100 liralık bonusla belki de sırf eğlence, biraz heyecan olması amacıyla şansını deneyenlerin günahı yasal sınırlar içinde kalmanın bedeli mi?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Galatasaray-Göztepe maçında Göztepeli Bokele’nin gördüğü tartışılan kırmızı kart üzerine Kuzey Kıbrıs’tan 5.5 milyon liralık bahis oynandığı iddiası ne oldu mesela?

CEZA FUTBOLCUYA MI KULÜBE Mİ?

Federasyonun futbolcuları cezalandırma adına aslında kulüplere kestiği acı faturaların bedeli ödenmeye başladı bile… 2. Lig’de Yeni Malatyaspor ile Isparta 32 arasında oynanması planlanan karşılaşma, ev sahibi ekibin kadroyu tamamlayamaması nedeniyle ertelendi. Maçın hakemi Ahmet Resuloğlu, iki takımın sahaya çıkmasının ardından Yeni Malatyaspor yönetimine kadroyu tamamlamaları için süre tanıdı ama nafile. Çünkü ev sahibi ekibin 7 futbolcusu bahis soruşturması kapsamında ceza almıştı. Konuk Ispartasporlular’ın alkışları arasında sahaya çıkan 7 futbolcu soyunma odasına geri döndü ve maç tatil edildi.

MANİ PULİTE VE CALCİOPOLİ…

İtalya, 1990’lı yıllarda ülkeyi hallaç pamuğu gibi atan çok büyük bir adli soruşturmaya tanık olmuştu, “Mani Pulite” yani “Temiz Eller” operasyonu… Temiz Eller yargıcı Antonio Di Pietro, 2012’de verdiği bir mülakatta 1992’den sonra yaşananları şöyle özetliyordu: "Her şey değişti ama hiçbir şey değişmedi. Sadece roller tersyüz edildi.”

Aynı İtalya’da bu kez Seri A üst düzey takımlarının da karıştığı maç skorları üzerinde oynandığını ortaya çıkaran“Calciopoli Skandalı” patlamıştı. Skandal Mayıs 2006'da İtalyan polisi tarafından kamuoyuna açıklandı ve başta son lig şampiyonu Juventus olmak üzere Milan, Fiorentina ve Lazio'yu da içeren bir şike organizasyonu olduğu iddia edildi.Mahkemenin ilk kararında Juventus, Fiorentina ve Lazio bir alt küme olan Serie B'ye düşürüldü. Tüm takımların bir sonraki yıl önemli puanları silindi ve lige bu şekilde başlamaları kararlaştırıldı. AC Milan ligde kaldı ancak bu takımın da bir sonraki yıl puanları silinecekti. Kulüpler Temyiz Mahkemesi’ne giderken, Fiorentina ve Lazio’nun küme düşme kararı bozuldu. Son şampiyon Juve’nin Seri B’ye inmesi onandı ve -17 puanla lige başlamasına karar verildi.

Sonuna kadar gidilecek, bu işin kökü gerçekten kurutulabilecekse eyvallah! Ama her hafta ortaya yeni iddialar atılıp, gündeme yeni maddeler enjekte edilirken, Di Pietro’nun dediği gibi “her şey değişip hiçbir bir değişmeyecekse” kulüplerimizin ve Türk futbolunun vay haline!

Türk futbolunu bahisten kurtarma operasyonu tüm hızıyla sürüyor, altından bir “çapanoğlu çıkmadığı” ya da gündemdeyer işgal etmesine gerek duyulduğu müddetçe sürecek. Bundan sonrasını tahmin etmek için kâhin olmaya gerek yok, filmi biraz geri sarıp 3 Temmuz 2011’e giderek, ardından yaşanan süreci anımsamak yeter. Olaya daha rasyonel bir pencereden bakanların kafasında soru işaretleri artıyor. “Türk futbolu kurtulacak” derken, daha da derin bir bataklığa saplanır mı? Daha hakem kararları ve VAR meselesini bile çözemeyen, diğer sorunlarını da çözmesi için “40 fırın ekmek yemesi gereken” futbolumuz yeni bir güvensizlik ve kaos sarmalına doğru sürüklenirse arkasında dayısı, kasasında parası olmayan kulüplerimizin hali nice olur? Operasyon yapıldı da, her şey pirüpak oldu mu?  

Ne yani, Asiye kurtuldu mu şimdi?