Erdal Cindoruk: ‘En çok kendimi gözlerim’
Gönül Dağı’nda oyunculuğuyla döktüren Erdal Cindoruk’la sahne ve yaşam üzerine konuştuk.
Neredeyse yarım asırdır, tiyatro sahnesinde, beyazperdede ve ekranlar yer alan Erdal Cindoruk, kendi deyimiyle “demlenmiş” oyunculuğuyla Gönül Dağı dizisinin sevilen isimlerinden. Cindoruk’a dizinin başarısının sırrını sorduk.
- Gönül Dağı halk tarafından
oldukça sevilen bir dizi oldu. Ayrıca konusu itibarıyla
ekranlardaki diğer yapımlara göre sosyolojik farklar da
içeriyor.
Anadolu insanını anlatıyor. Yani hemen
yanınızdaki, uzak olmayan bir öykü... Bildiğimiz bir şeyi
anlatmanın başarı şansı hep daha yüksektir. Biliyorsunuz ünlü
yazarlar ilk hikâyelerinde kendilerini anlatırlar. En başarılı
eserleri de bunlardır. Kendinizden yola çıktığınızda daha
başarılı oluyorsunuz. Türkiye’nin yüzde 90’ı Anadolu’dan.
Ülkemizin batısında ekonomik olarak bir yere gelmiş insanlar bile
bu bölgelerden. Hemen herkes Anadolu’yu yaşamıştır. Dizi de
bunu anlattığı için başarılı.
- Oyunculuk da yaşla
birlikte gelişen bir meslek sanırım. Ekranda sizi izlerken rolün
kendiliğinden akıp gittiğini hiç zorlanmadığını görebiliyor
insan. Oyunculukta bu seviyeye nasıl erişiliyor?
“Yaşla
birlikte olgunlaşır” diyelim. Ancak oyunculuk özle alakalı bir
meslektir. Nasıl anlatayım? En önemli şeylerden biri gözlemdir.
Farklı insanları gözleyerek oyunculuğunuza katkıda bulunursunuz.
Ancak bana göre sırf başkalarını gözlemekten ibaret değildir.
Özünüzü gözlediğinizde ortaya doğal bir oyunculuk çıkıyor.
Pazarda alışveriş yaparken pazarcıyı gözlerim ama daha çok
kendimin pazarcıyla nasıl konuştuğuma bakarım. En çok kendimi
izlerim, kendimi gözlerim. Doğalı da o şekilde yakalarım.
-
Aile hatta sülale boyu uzanan bir sanatçı geniniz var. Bunun
nedeni nedir? Adana'nın havasından, suyundan mı? Yoksa aileye
ilişkin başka bir gelenek mi var?
Bunun genle ilgili
olduğunu da düşünebiliriz. Çok emin değilim ama... Ağabeyim
Zafer Doruk, bir yazar. Ona bakarak farklı bir kafa yapısına
büründüm. Sanatçı kişiliği esin kaynağım olmuş olabilir.
Tiyatroya başladım, giderek ustalaştım, sonra yeğenim Caner
Cindoruk da sanırım benden etkilenerek oyunculuğa başladı.
Caner’in kardeşi Taner Cindoruk da oyuncu ve edebiyatçıdır.
Aldığı ödüller de vardır. Adana’nın havasının, suyunun,
sıcağının bu işte katkısı da var bence. O sıcak, bir bağrı
yanıklık, isyan duygusunu geliştiriyor.
- Kurtlar
Vadisi yayımlandığı dönemde bazı kesimler tarafından görmezden
geliniyordu ama şu sıralar dizideki ince işçilik ve oyunculuk
kalitesi özellikle sosyal medyada yeniden gündemde. Bugünden
bakınca yapımın değerinin yeni yeni anlaşıldığını
söyleyebilir misiniz?
Hâlâ yankıları sürüyor... Biz
her şeyi çok eleştiriyoruz. Kurtlar Vadisi’ni o dönemde kendini
farklı yerlere koymaya hevesli bir kesim eleştiriyordu. Çocukları
mafyaya özendiriyormuş. Biz artık dizi konusu eleştirmeyi bir
kenara bırakmak zorundayız. “Godfather”ı eleştiriyor musun?
Hayır. Niye? O yabancı. Biz Kurtlar Vadisi’nden mafya
öğreneceksek zaten vay halimize. Onu eleştirenler Müslüm
Gürses’i de gençleri jilete alıştırıyor diye
eleştiriyorlardı. Yıllar geçti, Müslüm’ü baş tacı ettiler,
senfonilerle şarkılar söylettiler.
- 2020’de
Bodrum’da kurduğunuz Ditto Oyunculuk Akademisi ile vizyonunuzu
gelecek nesle de aktarma uğraşınız olduğunu görüyoruz.
Eşim
Duygu Cindoruk’la birlikte kurduk. Bu bizim için çok değerli,
bir misyon diyebiliriz. Duygu da hem mimardır hem de Şahika
Tekant’ın öğrencisidir. Özden yola çıkalım demiştim ya,
özümüzde tiyatro var. En iyi bildiğimiz yerden gençlere,
çocuklara hizmet edelim dedik ve karar verdik Ditto’yu kurmaya.
Böylece ilçeye kültür sanat anlamında bir katkı sunmuş
olacaktık. Küçük bir stüdyosu, sahnesi olan bir yer kurduk.
Özellikle çocuklar için “Gelin sizi oyuncu yapacağız” gibi bir vaadimiz yok. Getirsinler çocuklarını sırf tiyatro değil, yaşama bakış açısından bir şeyler öğretelim istiyoruz. İyi bir izleyici nasıl olur, iyi bir insan, düzgün Türkçe konuşan insan nasıl olur onu öğretelim de oyunculuğu sonra düşünürüz. Zaten iyi oyuncu olmanız için donanımlı bir insan olmanız gerekir. Biz de onu vermeye çalışıyoruz.
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi