Küçük çocukla seyahat

Küçük çocukla seyahat

5.01.2025 12:00:00
Güncellenme:
Dilşad Çelebi
Takip Et:
Küçük çocukla seyahat

Küçük bir çocuğunuz varsa eve yakın bir yere gitmek bile zorlayıcı olabilir. Bir de yurtdışına çıktığınızı düşünün. Ancak küçük çocukla seyahat sırasında uyacağınız kurallar ile daha konforlu bir gezi yapabilirsiniz.

Beş yaşından küçük çocukla yurtdışı tatiline çıkmaya değer mi? Kimileri diyor ki “Boşuna masraf ve emek, hatırlamayacak bile”. Kimileri de diyor ki “Bu yaşlar çocuğun altın çağları, hatırlamasa bile başka yerler ve kültürler görmek çocuğun vizyonunu temelli değiştirir.”

Ben ikinci bakış açısına sahip olanlardanım. Yoksa, “belalı iki”yle başlayan kendisini keşfetme, bağımsızlaşma ve çevresindeki herkesle inatlaşma dönemindeki çocukla günlük rutinin içinde yaşamak bile oldukça zorken niye onu bir de konfor alanımızın dışındaki, düzenini çat pat bildiğimiz topraklara sürükleyelim?

Ama işte istedik ki çocuk başka kültürler görsün, yaşamı bundan ibaret sanmasın... Aslında bu Uzay’la ilk yurtdışı seyahatimiz değildi. Hatta benim 25 yaşıma kadar sahip olduğumdan daha fazla pasaport pulu topladı.

İlk yurtdışı seyahatimiz 10 aylıkkendi. Uçak için oyun hamurundan küçük lego setlerine, parmak kuklalardan etkinlik kitaplarına pek çok oyun seçeneği hazırladığım için gidiş gelişler sorunsuz oldu ama çocuksuz zamanlarımızdan alışkanlıkla “backpacker” (sırt çantalı gezgin) tatili planladığımdan bir haftada dört kent gezmek hiçbirimize iyi gelmedi.

Üstelik Amalfi, Sorrento gibi merdivenlerle dolu kentlerde bebek arabasıyla gezmek çok yorucu olmuştu. Zaten kendi başımayken bile her yere koca valiz dolusu eşyayla gidiyordum bir de onlara çocuğun bezi, oyuncakları, giysileri de eklenince... Halimize acıyan İtalyanlar sonunda dayanamayıp valizlerimizi taşımaya yardım etmişti.

Eski alışkanlıkla otelleri de önden ayarlamamıştım, “Görerek seçeriz” demiştim. Bir de yüksek sezonda gidince “Yer yok” diye geri gönderildik. Son anda yeterince eziyet çektiğimize karar veren talih, Capri’de muhteşem bir otelin J. Kennedy süitinde tatilimizi sonlandırmamıza izin vermişti de gezimiz damağımızda tatlı bir aromayla bitmişti.

Bu yıl yeniden otele baktığımda çocuk kabul edilmediğini gördüm. Onlar bile bizden sonra otele çocuk almamaya karar vermişler. Bu ilk tatilden ders aldığımız için sonraki yurtdışı tatillerimiz nispeten daha huzurlu geçmişti. Ta ki geçen ay yaptığımız geziye kadar…

ADIM ADIM TATİL PLANI

Sütten ağzım yandığı için sonraki tatilleri tüm ayrıntılarıyla düşünerek planladım. Bu maddelerin küçük çocukla tatil planı yapan çoğu kişinin işine yarayacağını düşünüyorum:

1- Mümkünse rotanız bebek arabasına uygun, nispeten düz bir kent olsun.

2- Geziniz boyunca aynı otelde ve kentte kalın.

3- Kalacağınız yeri merkezde seçin ki gezilecek yerler yürüme mesafesinde olsun.

4- Mümkünse çamaşır yıkama seçeneğiniz olsun. Böylelikle daha az eşya da götürmüş olursunuz.

5- Yaz tatili planlıyorsanız plaj kaldığınız yere çok yakın olsun.

6- Çocuğunuzun hasta olmamasına gayret edin...

İşte ben Barselona tatili öncesi altıncı maddeyi gözden kaçırmışım. Uzay tatile gitmeden hastalanınca oteli (bu kez önden ayarlamıştım) ve uçak biletlerini yakamadık ve tatile o halde gittik. Barselona’da bizi bulmak isterseniz Uzay’ın bağırışlarını takip edebilirdiniz. Yaşarken oldukça zorlayıcı gelmişti ama düşününce çocuğum iyi idare etmiş...

Picasso, Modern Sanat Müzeleri, Katalonya Ulusal Sanat Müzesi, Miro, Tarih Müzesi, Gaudi yapıları derken o kadar çok uyarana maruz kalmış ki krizlerinin artması çok normalmiş. Uzay artık Miro ve Picasso’nun resimlerini ayırt edebiliyor, o kadar yani. Hatta Barselona’nın en ünlü çağdaş sanat müzelerinden biri (MACBA) Uzay’ın fotoğrafını paylaşmış sosyal medya hesabında. Dolayısıyla Uzay aslında yaptığım yoğun programa gayet iyi uyum sağlamış. Yeni bir madde daha ekledim listeye: Programınızı biraz daha sakin yapın, her yeri görmeniz şart değil. Arada hem çocuğun hem de sizin dinlenmeniz için zamanınız olsun. Çünkü küçük çocuklar düzeni sever. Yemek, uyku ve oyun saatlerinin değişmesi onların huzursuz olmasına neden olabilir.

Peki onca yorgunluğa değiyor mu? Uzay’ın bir ahtapot hikâyesi dışında eski gezilerden hiçbir şey hatırlamadığını fark ettim. Son gezi yeni olduğu ve aldığımız kitaplarla pekiştirdiğimiz için şimdilik onu çat pat hatırlıyor. Zamanla o da silinir belki… Sizin de çocuğunuz sonunda hiçbir şey hatırlamayabilir ama bu gezilerin zaman ve para kaybı olduğu anlamına gelmiyor.

Küçük çocukları evlerine yakın bir yerde karşılaşmayacakları yiyeceklere, dillere, hayvanlara ve iklimlere maruz bırakmak onların empati, uyum sağlama ve sosyal beceriler geliştirmelerine yardımcı oluyor. Çocuk gelişimi uzmanları da seyahatin yeni deneyimler için fırsat sunduğunu bu nedenle beynin farklı bölgelerini harekete geçirdiğini söylüyor.

Bu uyarımlar beyindeki nöronlar arasındaki bağlantıları güçlendiriyor ve yeni deneyimlere yanıt olarak değişme ve uyum sağlama yeteneğini artırarak öğrenme kapasitesinin artmasına yol açıyor. Sonuç olarak ne kadar masraflı ve yorucu olsa da küçük çocukla seyahate gitmeye değer.