Söylenceler adası Santorini

Santorini, diğer adıyla “Thira” görkemli coğrafyası ve mimarisiyle Ege Adaları içinde ayrı bir yere sahip.

Ada, denizin ortasında binlerce yıl önce oluşmuş ve etkinliği hâlâ süren bir yanardağ aslında. Günümüze kadar kanıtlanmış 14 etkinlik var, bunların sonuncusu 1950’de olmuş.

Santorini’nin iki büyük yerleşimi Fira ve Oia, eski beyaz evleriyle adayı daha da güzelleştiriyor. Kimilerine göre Atlantis efsanesinin kökeni de bu adada yaşanan bir olaya dayanıyor. Antik dönemde yanardağın patlaması büyük bir sarsıntı ve “tsunami” yaratıyor, Girit’teki Minos uygarlığı da en parlak döneminde yıkım nedeniyle yok oluyor.

Söylenceye göre, bu olay zamanla Atlantis efsanesini yaratmış. Yıkım sonraki dönemlerde de Santorini sakinlerini etkiliyor, insanlar denizden uzak duruyor ve de adanın sarp bölgelerinde açtıkları mağaralara yerleşiyorlar. Bu mağaralar zamanla kendine özgü mimarisi ve yolları olan yerleşimlere dönüşüyor. 

ADANIN ÜNLÜ GÜN BATIMI

Akrotiri ve eski Thera’daki arkeolojik kazılar Santorini’nin antik dönemlerinden birçok eseri gün ışığına çıkarmış. Thera’nın geçmişi M.Ö. 9. yüzyıla kadar uzanıyor. Artemidoros Tapınağı, günümüzde antik kentin en önemli kalıntılarından. Santorini’nin ünlü gün batımını seyretmek için en uygun yer ise Oia Köyü.

En ünlü plajlar adanın doğusunda ve güneyinde sıralanıyor. Fira’dan Kamari’ye giden belediye otobüslerine binerek Kamari Sahili’ne ve Mavri Paralia Plajı’na ulaşabilirsiniz. Adanın bir diğer meşhur plajı ise Kokkini Paralia (Kırmızı Sahil). Buraya da Fira merkezinden Akrotiri otobüslerine binerek son duraktan ya kısa bir yürüyüş ya da tekne ile ulaşabilirsiniz. Aspri Paralia, Perissa, Perivolos da adanın diğer bilinen plajlarından. Otobüsler çok keyifli ve ucuz. Bizim eski otobüslerimize benziyor. Gezilecek yerleri, ulaşımı ve tarihi hakkında söyleyeceklerim bu kadar.

Ne yenir sorusuna cevabım “her şey” olabilir. Yunan mezeleri, salatası, deniz ürünleri hepsi güzel zaten bu adalarda. Santorini’de Mykonos gibi alınacaklar çok değil. Yaz denilince, Yunan adalarına bayılıyorum. Yunan adalarına gemiyle gitmek hem zevkli hem de kolay ama günübirlik olursa… Dünyanın en gözde ve en güzel adası Santorini Adası’na mutlaka gidin. Romantik, çocuksuz tatil seçeneği için de mükemmel bir yer!

Santorini’de unutamadıklarım;

Eşim Sadık ve kızımız Su’nun 600 basamaklı merdivenleri dans ederek inmesi,

Basamaklarda kös kös duran eşekler,

Teleferikle Fira Tepesi’ne çıkarken dünyanın en güzel manzarasını izlemek,

Fira’da yediğimiz baklavalı dondurma,

İki köy arasında 20 dakikada bir gidip-gelen Yunan müziklerinin çaldığı otobüsler,

Bembeyaz badanalı kübik evler,

Mavinin en güzel tonları,

Oia Köyü’nde Agiou Mina Kilisesi’nin adını bir türlü bilemeyip, fotoğraflarda görülen mavi kubbeyi ailece tarif edişimiz,

Aynı köyde yemek yediğimiz yerdeki Meksikalı garson,

Santorini şarapları,

Beyaz patlıcandan yapılan kaparili favanın lezzeti,

Dünyanın en muhteşem manzarasında meşhur “frappe” içmek,

Kiklad Adaları öyküleri,

Fotoğraf çekmek isteyen binlerce turiste “çekmeyin” diye kızan Yunan teyze,

Miskin ama mutlu ada kedi ve köpekleri,

Sadık ve Su’nun sokak aralarında muzır muzır kayboluşu...