Atatürk’ün son İzmir seyahati 23 Haziran 1934 - 2
KONUK YAZAR | Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel, Cumhuriyet Ege için yazdı...
23 Haziran 1934 günü, Atatürk’ün son İzmir seyahatinde, konuğu İran Şehinşahı Rıza Pehlevi Kordonboyu’ndaki ikamet edeceği Naim Palas’a gelmişlerdir. Atatürk ve konuğu Naim Palas’a vatandaşların yoğun tezahüratları arasında girerken, İran Şahı’nın sancağı da Naim Palas’ın balkonuna asılmıştır. İzmir’de bulunan İran vatandaşları da konağın önüne gelerek, ‘Yaşasın büyük dostumuz’ tezahüratıyla devlet başkanlarına ‘hoş geldiniz’ demişlerdir. Bu sevgi gösterileri karşısında İran Şahı da balkona çıkarak vatandaşlarını selamlamış ve daha sonra dinlenmeye çekilen Şehinşah Rıza Pehlevi öğle yemeğini burada yemiştir.
Atatürk ve Başbakan İsmet İnönü Vali Konukevi’nde, konuk devlet başkanı Şah Rıza Pehlevi’de Naim Palas’ta saat: 15.00’e kadar dinlendikten sonra, birlikte Karşıyaka’daki Kız Öğretmen Okulu’nu ziyaret etmişlerdir. Okulda geçen bir anıyı, Murteza Murtezaoğlu’ndan dinleyelim:
İzmir Öğretmen Okulu, kendi tarihi için önemli bir ziyarete kendini, hazırlarken, biz bir alay çocuk onu yakından görebilmek imkânının verdiği sevinçle sarhoşuz. İzciler, siviller pırıl pırıl… Öğle vakti… Yemek zili boşuna çalıyor. Caddeden, kırk basamağın ucundaki giriş kapısına kadar bütün merdiveni dolduruyoruz. Ben tam kapı ağzında nöbetteyim.
Atatürk, dünyaya bedel nezaketiyle misafirine yol gösteriyor: ‘Buyurun.” Merdivenden gülümseyerek çıkan İran Şehinşahı Rıza Pehlevi birden ciddileşerek sağ elini yukarıya kaldırdı ve:
‘Yok’ dedi, ‘Men leşkerem, sen Serdarsen.’ (Ben erim, sen komutansın.”)
Buradan sonra, ilerlemesinden ve geldiği aşamadan dolayı gurur duyduğu Konak’taki Milli Kütüphaneyi ziyaret etmişlerdir. Yeni kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti’nin ilerleme yolunda atmış olduğu dev adımların bir göstergesi olarak konuklarına göstermekten kıvanç duyduğu Milli Kütüphane’nin kapısından içeri giren Atatürk, konuğuna dönerek:
“Buraya üçüncü gelişimdir. İlk ikisinde bina tamamlanmamıştı. Bitmiş halini birlikte göreceğiz” demiştir. Milli Kütüphane’de kısa bir süre inceleme yapan Atatürk ve konukları dinlenmek için Naim Palas’a gitmişlerdir.
Cumhurbas¸kanı ve I·ran S¸ahı Rıza Pehlevı·, Seydı·ko¨yde Hava Bı·rlı·klerı·nı· incelerken – 23 Haziran 1934
İran Şehinşahı Rıza Pehlevi’yi o gece kendi konağında misafir eden Atatürk, Başbakan İsmet İnönü ve Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Bey ile birlikte Vali Konağı’nda kalmışlardır.
Ertesi gün yani 23 Haziran 1934 Cumartesi günü, Atatürk ve misafiri İran Şehinşahı Rıza Pehlevi, Türk ve İran Dışişleri Bakanları olduğu halde Seydiköy’de hava saldırılarını ve savunma usullerini içeren bir askeri tatbikatı izlemiş ve Hava Karargâhı’nı ziyaret etmişlerdir. Şah, Türk ordusunun tatbikatta izlediği hareket yeteneğine hayran kalmıştır.
Atatürk konuklarıyla şehir gezisi yapmış, halk ile birlikte olmanın verdiği memnuniyetle kendilerini saygı, sevgi ve muhabbetle selamlayan İzmirlilerin hal ve hatırlarını sormuşlardır.
İran Şehinşahı’nın şerefine o gece verilen yemeği, ‘Akşam’ gazetesi şöyle yazmıştır:
“Dün gece burada bir yemek verilmiştir. Ziyafet geç vakte kadar büyük bir neşe içinde geçmiştir. Şehinşah Hazretleri bir aralık:
‘Türkiye sınırlarından girdiğim günden beri hakkımda yapılan tezahürattan dolayı çok duygulandım. Kendimi ailem içerisinde sanıyorum ve onlardan sizi kesinlikle ayıramıyorum. ‘Sıhhatlerine içiyorum’ buyurdular. Bunun en coşkulusunu İzmir’de gördüm. Büyük misafirin bu cümleleri yaverler tarafından halka Türkçe olarak tekrarlandı. Bunun üzerine Gazi Hazretleri davetlilerin de katımını isteyerek; ‘Kardeş İran milletinin büyük Şehinşahı şerefine elimizde bulunan kadehleri kaldırarak o muhterem aziz büyük şahsın şerefine içiyoruz’ buyurdular.
Atatürk’ün bu cümleleri davetliler tarafından teker teker tekrarlanmış ve içilmiştir. Şehinşah Hazretleri, yemekte bir aralık Vali Kazım Dirik’e ev sahipliğinden dolayı iltifatta bulunmuşlardı. Büyüklerimiz ziyafeti sabaha karşı 02.00’de terk ettiler.”
24 Haziran 1934 günü Menemen’de bir piyade alayını ziyaret eden Atatürk ve yanındakiler, Soma üzerinden Balıkesir’e gitmiştir. Heyet, ertesi gün Çanakkale’ye ulaşmış ve oradan da Gülcemal vapuru ile İstanbul’a hareket etmiştir.
Ahmet Gürel
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Emekliye iyi haber yok!
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- 350 bin 757 kez 'yazı-tura' atıldı... Sonuç şaşırttı!