Ekonomik krizden fazlasıyla etkilenen kapıcılar sosyal sorunlarla da boğuşuyor

Güneş görmeyen ve rutubetli evlerde gün boyunca ışıklarını söndüremeden yaşamaya çalışan kapıcılar çalışma koşullarını Cumhuriyet’e anlattı. Konut-İş Genel Başkanı Alican Kayhan, yıllardır kapıcıların hakları için mücadele ettiklerini kaydederek “Sigortamız ödenmiyor. İş güvencemiz yok. Hafta tatilleri ve genel tatil haklarımız yazılı olarak var ancak uygulanmıyor. 24 saat çalıştırılıyoruz, asgari ücret alıyoruz. En ufak bir bahaneyle, kar kış demeden işten çıkarılabiliyoruz ve evsiz kalıyoruz” dedi.   

Konut-İş Genel Başkanı Alican Kayhan, sendikanın kuruluşundan beri kapıcıların hakları için mücadele ettiklerini ancak sorunlarının çözülmediğini söyledi. Kayhan, bu alanda yaygın bir güvencesiz çalışmanın olduğuna dikkat çekerken mesleğin zorluklarını şu sözlerle ifade etti: “İş güvencemiz yok, hafta tatilleri, genel tatil haklarımızdan yararlanamıyoruz mesai saatimiz bile yok, günün her saati çalışmaya hazır bir şekilde bekliyoruz. Üstelik tüm bu koşullara rağmen en ufak bir bahaneyle, kar kış demeden işten çıkarılıp evsiz kalabiliyoruz.”   

Alican Kayhan

"MAĞARA GİBİ EVLERDE KALIYORLAR"

Kapıcıların yaşadıkları evlerin durumuna dikkat çeken Kayhan “İnsanlar güneş görmeyen, rutubetli evlerde gün boyunca ışıklarını söndürmeden yaşamak zorunda kalıyor. Kapıcılara layık görülen evler mağaradan farksız” ifadelerini kullandı.   

"ÇOCUKLARIMIZ AYRIMCILIĞA UĞRADI"

Bir dönem okullarda kapıcıların çocuklarına ayrımcılık yapıldığını söyleyen Kayhan, “Kapıcı çocukları denerek çocuklarımıza ayrım yapılmıştı, en arka sıralara oturtulmuşlardı. Bu gibi şeylerle çok mücadele ettik” diye konuştu. 

"İŞ ARAMAK İÇİN SENDİKAYA GELİYORLAR"

Giderek derinleşen ekonomik krizden de kapıcıların olumsuz etkilendiğini kaydeden Kayhan, eskiden işçiler sendikamızın kapısını haklarını aramak için çalardı, şimdi iş aramak için bize ulaşıyorlar. Günde iş arayan 4-5 kişiden telefon alıyorum” ifadelerini kullandı. 

"KAPICILARA ÜSTTEN BAKIYORLAR"

İstanbul Bebek’te bir apatmanda görevli olan Aydın Karamelek toplumun kapıcılara bakış açısının doğru olmadığını belirtirken 

“İnsanlar kapıcılara üstten bakıyor. Çocuklarım okulda bununla ilgili sorun yaşamıştı, geçen köy toplantısına katıldım herkes mesleğini söylerken kapıcı olduğumu söylemekte zorlandım, çünkü insanların gözünde kapıcıların değeri yok” dedi.  Karamelek sözlerine şu şekilde devam etti: Markete gidip geldiğimizde aldığımız ürünlerin fişine bakıyorlar, fişini geçtim aldığım şeylerin gramajına varana dek kontrol ediyorlar. Bize hiçbir şeyi yakıştırmıyorlar, mesela ben bir araba aldım, herkes farklı bir gözle bakmaya başladı. Zaten sonrasında içinde bulunduğumuz şartlar yüzünden satmak zorunda kaldım" dedi.  

"HAKKIMI İSTEDİĞİM İÇİN ELEKTRİĞİMİ VE SUYUMU KESTİLER"

Küçükçekmece’de bulunan bir apartmanda kapıcılık yapan Abdurrahman Çiftçi ise apartmandaki en ufak değişiklikten kapıcıların etkilendiğine dikkat çekerken başından geçenleri şu sözlerle anlattı:  2019 Eylül ayında işbaşı yaptım. Çalıştığım apatmanın kapıcı dairesi bana tahsis edildi. Ancak apartman yöneticisi değişince yeni gelen yönetici beni istemedi. Apartmanda imza topladım ancak yeni yönetici beni ısrarla istemedi. Ben de haklarımı istedim, eksik yatan maaş ve sigortam için arabulucuya gittim. Haklarımı istediğim için yönetici benim elektriğimi ve suyumu kesti. Normalde hakkımla çıkışımı verseler işsizlik maaşımdan yararlanırım, başka iş bakabilirim ancak yok. Kış gününde bizi çıkarmaya çalıştılar.  Bu yaşananlar yüzünden aileme mahcup oldum, neredeyse boşanma derecesine geldik. Eşim babasının evine gitti. Günlük işlerde çalışıp para kazanmaya çalışıyorum.