Emeklilik sisteminde 8 Eylül 1999 öncesi ve sonrası sigorta girişleri arasında oluşan farklı uygulamalar karşısında adil bir düzenleme talep eden çalışanlar, hak arayışınlarını örgütlü bir yapıya taşıyarak Emeklilikte Kademe Bekleyenler Derneği’ni (EMEK-DER) kurdu.
Dernek, söz konusu keskin ayrımın emeklilik hakkına erişimde 17 yıla varabilen farklar oluşturduğuna dikkat çekiyor ve “prime dayalı kademeli emeklilik” modelini öneriyor.
7438 sayılı kanun ile 8 Eylül 1999 ve öncesi sigorta girişi olan kişilere prim/sigortalılık süresi şartını sağladıkları takdirde yaş şartı aranmadan emeklilik imkânı tanınmıştı. Bu tarihtren sonra sigorta girişi olanlar için yaş şartı devam ediyor. Konu iki yıldır tepkilerin odağında.
Derneğin başkanlığını üstlenen başkan Özlem Gümüş, aynı primleri ödeyen, aynı işlerde çalışan, aynı vergiyi veren yurttaşların tarih farkıyla apayrı sistemlere tabi kılınmasının, çalışma yaşamında olması gereken adalet ilkesiyle bağdaşmadığını ifade ediyor ve şunları söylüyor:
“Çözüm, kademeli bir şekilde artarak devam eden prime dayalı emeklilik sistemiyle, prim gününü dolduran her çalışanın emekliliğe erişebilmesi. Hem hakkaniyetli hem de sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğini gözeten, hesaplanabilir ve uygulanabilir formül budur. Mücadelemiz yalnızca hak arayışı değil, aynı zamanda sosyal adalet mücadelesidir.”
GEÇİNİLEBİLİR ÜCRET
EMEK-DER paylaştığı tasarıyla; 2000’de sigorta girişi olan kişiye 6 bin 120 günle emeklilik hakkı ve bir asgari ücret artı asgari ücretin yüzde 55’i tutarında maaş talep ediyor. Yıldan yıla prim sayısı yüz yirmişer gün artırılıyor ve son olarak 2024’te sigorta girişi yapan yurttaş için 9 bin gün sonunda emeklilik hakkı ve asgari ücretin iki katı artı asgari ücretin yüzde 75’ine eşit bir aylık öneriyor.
Gümüş, “Kamuoyu bilgilendirme kampanyaları düzenleyecek, sahada örgütlenme çalışmalarıyla her ilde temsilcilikler kuracağız. Tüm siyasi partilerle temas kurucak, taleplerimizi doğrudan karar alıcılara aktaracağız” dedi.