Beyaz perdenin 7 unutulmaz yarış filmi
'Zafere Hücum' (2013)
Formula 1 tarihinin en dramatik rekabet öykülerinden birini anlatan “Zafere Hücum” (Rush) Oscar ödüllü yönetmen Ron Howard'ın imzasını taşıyor. F1 pilotu Niki Lauda ile onun yarış pistlerindeki en önemli rakibi James Hunt'ın 1976 yılına damgasını vuran çekişmelerini anlatan “Zafere Hücum” Formula 1 meraklılarının kaçırmaması gereken bir film. Daniel Brühl ile Chris Hemsworth'ün başrollerini paylaştığı film (özellikle Lauda'yı canlandıran Brühl bir hayli göz dolduruyor) hem tarihsel gerçeklere dayanan senaryosuyla hem de heyecan verici yarış sekanslarıyla (ki aslında filmin en iyi 'yarış' sahnelerinden biri Lauda'nın bir köy yolunda sıradan bir otomobil ile sürücülük becerilerini sergilediği sahne bence) unutulmaz arasına girmeyi hak ediyor.
'Senna' (2010)
Kimilerine göre Formula 1 tarihinin en büyük pilotu olan ama genç sayılabilecek bir yaşta kazaya kurban giderek hayata veda eden Ayrton senna bugün hala motor sporlarının en efsane isimlerinden. Asif Kapadia'nın tamamı gerçek arşiv görüntülerinden oluşan belgesel filmi “Senna” belki tam anlamıyla bir 'yarış filmi' değil ama yine de bu listede olmazsa olmaz. Onun hikayesi hem dramatik anlamda son derece dokunaklı hem de Formula 1'in dönüşümüne yol açan bir yönü var. Senna'nın 1994'deki ölümü o denli büyük bir şok yarattı ki yarış dünyası güvenlik önlemleri nasıl artırabiliriz diye düşünmeye ve kaza sonucu ölümlerin önüne geçmenin yollarını aramaya başladı. Kimileri bu önlemlerin yarış heyecanını azalttığını düşünüyor gerçi ama hiçbir şey insan hayatından değerli olamaz, değil mi?
'Days of Thunder' (1990)
Müteveffa Tony Scott'ın imzasını taşıyan “Days of Thunder” genç ve başarılı NASCAR pilotu Cole Trickle'ın hikayesini anlatıyor. Oval bir pist üzerinde saat yönünün tersine dönen otomobillerin yarıştığı NASCAR yarışları pistin girintisi çıkıntısı olmadığı için uzun süre yüksek hızda seyreden farklı bir yarış türü aslında ve belki bu yüzden kazalara da çok sık rastlanıyor. Tom Cruise'un başrolünü üstlendiği film de zaten dramatik kırılmasını böyle bir kazadan alıyor ve Cole Trickle'ın fena halde yitirdiği özgüvenini yeniden nasıl kazandığını anlatıyor. “Top Gun”ın da yönetmeni olan Tony Scott burada da maharetini sergiliyor ve 80'li yılların (hatta 90'ların) en iyi yarış filmine imza atıyor.
'Le Mans'
“Le Mans... Özünde hız var. Amaç: Kazanmak. Ve tehlike: Ölmek”... Kendisi de bir yarış pilotu olan Steve McQueen'in başrolünde yer aldığı “Le Mans”ın (bizde “Büyük Yarış” adıyla gösterilmişti) fragmanında böyle tanıtılıyor 24 saat süren Le Mans yarışı. Gerçek yarış görüntülerinin de kullandığı ve Lee H. Katzin'in yönetmen koltuğunda oturduğu “Le Mans” asıl gücünü senaryodan ya da karakterlerinden ziyade (filmin ilk 37 dakikasında anlaşılır bir diyalog yok örneğin) belgesele yaklaşan gerçekçi tarzından alıyor. Meraklısı için bir not: McQueen'in filmin açılış sahnelerinde kullandığı 1970 model Porsche 911S 2011 yılında bir açık artırmada 1 milyon 375 bin dolara satılmıştı.
'Ölümle Yarışanlar' (1966)
Uluslarası bir oyuncu kadrosunun yer aldığı (James Garner başrolde aslında ama kadroda Yves Montand, Toshiro Mifune, Eva Marie Saint gibi ünlülerle Lorenzo Bandini, Bruce McLaren, Phil Hill, Graham Hill, Jack Brabham gibi gerçek yarış pilotları var) “Ölümle Yarışanlar” (Grand Prix) 1966 sezonunda yarışan dört Formula 1 pilotunun rekabetine odaklanıyor. Hollywood'un kadri pek bilinmemiş yönetmenlerinden John Frankenheimer'ın (çok sağlam filmlere imza attığı halde tek bir Oscar ödülüne layık bulunmamıştır nedense) çektiği “Ölümle Yarışanlar” en çok da gerçekçi yarış sahneleriyle akıllarda yer ediyor.
'Two-Lane Blacktop' (1971)
Monte Hellman'ın kült klasiği “Two-Lane Blacktop” (ya da bizdeki vizyon adıyla “Çift Şeritli Yol”) bu listedeki en sıradışı yarış filmi. İki sokak yarışçısının, 'Sürücü' (James Taylor) ile 'Tamirci'nin (Dennis Wilson) 1955 model bir Chevrolet 210 ile kasaba kasaba dolaşıp yarışlara girdiği film karşılarına çıkan egzantrik bir yarışçının onlara tüm ülkeyi baştan başa geçip Washington'a kadar sürecek bir yarış teklif etmesiyle farklı bir ivme kazanır. Warren Oates'un oynadığı ve tuhaf bir şekilde rengi değişen süveterleriyle sinema tarihinin unutulmaz karakterlerinden biri olarak hatırlanan GTO'nun sarf ettiği o ünlü cümle muhtemelen filmin de imzası gibidir: “Those satisfactions are permanent”
'Talladega Nights: The Ballad of Ricky Bobby' (2006)
“The Big Short” ve “Vice” gibi yakın tarihe odaklanan tarz sahibi filmleriyle tanıdığımız Adam McKay'in imzasını taşıyan “Talladega Nights: The Ballad of Ricky Bobby” aslında bir komedi ama değme yarış filmine taş çıkartıyor doğrusu. Will Ferrell'in başrolünü oynadığı; Sacha Baron Cohen, John C. Reilly, Amy Adams, Michael Clarke Duncan, Jane Lynch gibi isimler,in yer aldığı güçlü kadrosuyla dikkat çeken film izleyiciyi NASCAR yarışlarının rekabet ve entrika dolu dünyasına götürüyor.
En Çok Okunan Haberler
- Büyükşehirlerde başa baş seçim
- 'Tutulma öncesi yiyecek, su, yakıt stoklayın!'
- Emekliye promosyonda yeni gelişme!
- Bakliyat ve kuruyemiş devi iflas etti
- '30 yıl sonra aynı yanlışın tekrarlanmaması için...'
- Erdoğan'dan 'emekli maaşı' açıklaması
- Özgür Özel'den 'anket' açıklaması!
- Murat Kurum'dan şaşırtan vaat!
- Ali Koç'tan Ankara hamlesi!
- Kurum'un eşine: 'Onun eşine aşığım'