Ankara Kalesi elektrikli ringlerle gezilecek

Ankara Büyükşehir Belediyesi ile Ford Otosan arasında imzalanan sözleşme kapsamında Türkiye’nin şarj edilebilir, hibrit elektrikli ticari aracı Ford Custom PHEV Londra, Köln ve Valensiya’nın ardından Ankara’da yola çıktı. Araçlar Ankara Kalesi başta olmak üzere Ulus ve çevresindeki tarihi noktalarda vatandaşlara ücretsiz ring hizmeti sağlayacak. Araç ayrıca Başkent Mobil-Başkent 153 hattı için de hizmet verecek.

Araç teslim töreni, Yavaş’ın katılımıyla Ankara Kalesi’nde yapıldı. Yavaş, işbirliği kapsamında araçların Kale civarında test edileceğini belirterek, “Elektrikmi oto ilk konuşulduğunda, bunu çevre, tarih ve turizmi geliştirme açısından en güzel uygulayacağımız yerin Kale civarı olacağına karar verdik. Bu araçları, Kale için Ring yapacağız. Ulus’tan başlayacak şekilde bu ringlerle düzenli şekilde turlar yapılacak. Oradan buraya araçla gelmek zorunda kalan ve burada otopark sıkıntısı yaşayan turistler ve Ankaralılara kolaylık olacak. Elektrikli aracı, bu tür yokuş alanlarda kullanarak firma sahiplerine biz de yol göstermiş olacağız. Umarım Ankara’da dizel ve benzinli araçlardan kurtulup, elektrikli araç kullanmaya başlarız, bu da bir başlangıç olur” dedi.

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün ise, projeyi Yavaş’a tanıttıklarında tüm engelleri aşarak bu aşamaya getirdiğini ve ABB’nin kullanımına sunulmasını sağladığına dikkat çekti. Yenigün, “Türkiye’nin ilk hem elektrikli, hem de kendinden şarj edilebilir, içten yanmalı motora sahip iki ticari aracın, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne tanıtımımızın sonuna geldik. Ankara halkı bu aracı kullanacak, oradan gelen bilgilerle biz de aracımızı geliştireceğiz“ dedi.

‘GÖREV SÜREMİZDE RESTORASYON BİTECEK’

Araçların tanıtımının ardından, Yavaş, Kale’de devam eden çalışmalarını gezdi. Burada gazetecilere açıklama yapan Yavaş, şunları kaydetti:

 “Kale, Ankara’nın tarihini ve kültürünü yansıtan bin bölge. Kale’nin bölgesinin restore edilmesi yıllardır konuşulur. Burası, Ankara’ya gelen turistlerin olmazsa olmazı. Restore için ne kadar çok gecikirsek oradaki tarih ve kültür o kadar yok oluyor. Amacımız sadece turist gelsin diye bu evleri korumak değil. Bu evlerin her birinin ayrı özelliği var. Ustası, bu evleri yaparken komşusunun, sokaktan geçenin hakkını gözetmiş Ve bir plan dahilinde yapmış. Aslında bu evlerin restore edilmesi demek bir kültürün yaşatılması demek. Kendi kültürünüzü yaşattığınızda, doğal olarak turist çekiyor. Burada çalışmalara başladık. Görev süremiz içinde bu evlerin tamamının restorasyonunu bitirmeyi planlıyoruz.”