Ankara katliamının sorulmayan 10 hesabı

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok’tan, 10 Ekim Ankara Gar katliamının ikinci yıldönümünde 10 hatırlatma geldi. Altıok yaptığı açıklamada, “Bu yıl da geçen yıl olduğu gibi valilik tam da 10 Ekim anmalarının öncesinde Ankara’da gösteri, anma ve etkinlik yasağı kararı aldı. 102 canın katillerinden hesap soramayanlar onların anılmasına dahi tahammül edemiyor” dedi.

Altıok açıklamasını şöyle sürdürdü:

-Meclis’e, Başbakanlığa, Genelkurmay Başkanlığı’na 5 dakika uzakta bulunan bir alanda binlerce insanın toplanacağını günler öncesinden bilen valilik ve emniyet, güvenlik önlemi almadı ve hâlâ hesap sorulmadı.

-Irak’ta, Suriye’de dinci, mezhepçi ve ırkçı çatışmanın fitilini ateşleyip, bu katliamlara tır’lar dolusu yardım edenlerden, “400 vekili verin bu iş huzur içinde çözülsün” diyenlerden hesap sorulamadı.

-10 Ekim Emek Barış Demokrasi mitingini kana bulayan canlı bombaların ismini, yerini, yurdunu bilip kendilerini patlatana kadar yakalayamayacaklarını itiraf eden ve katliamı gerçekleştiren Işid için “öfkeli kalabalıklar” diyen dönemin başbakanından da mitingden kısa süre önce barış talebinde bulunan akademisyenler hakkında “Oluk oluk kanlarını akıtacağız” diyen çete liderinden de hesap sorulamadı.

-Katliamı yapan iki IŞİD mensubunun polisin kontrol noktalarını da geçerek Ankara’nın göbeğine kadar gelişlerine seyirci kalanlar ve müdahale etmeyenlerden hesap sorulamadı.

-İnceleme bile yapmadan “herhangi bir ihmal yok” diyen hükümet yetkilisinden hesap sorulmadı.

-Patlama sonrasında yaralılara sağlık müdahalesi yerine polis müdahalesi talimatını veren, ambulans geçişine izin vermeyen, yaralılara gaz sıkan ve bu nedenle ölüm sayısının artışına neden olan idari amirlere ve sorumlulara hâlâ hesap sorulamadı.

-Mahkemenin ambulanslarla ilgili ihmal iddialarını araştırma istemi nedeniyle atanan ve ‘herhangi bir kusur yok’ diyen soruşturmacılardan hesap sorulamadı.

-10 Ekim Gar katliamı davasını yürüten mahkeme birçok bilgi ve belgeye ulaşamadı ve aranan sanıkları bulamadı. Katliamda ölenlerin avukatlarının ve tanıkların ifadeleri görmezden gelindi. Katliamın üzerini örtenlerden hesap sorulamadı.

-102 insan başkentin ortasında katledilmişken “Ankara saldırısı sonrası oyumuz yükseliyor” diyen iktidar mensuplarından hesap sorulamadı.

-IŞİD mensuplarını ağırlayan, tedavi eden, yardım yapan ve görmezden gelen yetkililerden hesap sorulamadı.

‘Devlet biliyor muydu’ soruları

HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği önergesinde şu sorulara yanıt aradı: “10 Ekim 2015 tarihinde miting alanında kolluk görevlileri neden bombalı saldırganları aramamış ve alana girmelerine olanak sağlamıştır? Katliamda sorumluluğu bulunan kolluk görevlileri tespit edilmiş midir? Hakklarında soruşturma başlatılmış mıdır? Hakkında, ‘saldırı gerçekleştirebilir’ şüphesiyle katliamdan 3 gün önce 81 ilin güvenlik birimlerine istihbarat notu gönderildiği halde saldırgan Ankara’nın en korunaklı bölgelerinde nasıl rahatlıkla dolaşma imkânı bulmuştur? Hakkında güvenlik birimlerine istihbarat bilgisi verilen kişi yakalanma ihtimali varken neden yakalanmamıştır? Miting günü görevli personele “canlı bomba eylemlerine karşı kendilerini korumaları” yönünde talimat verildiği iddiaları doğru mudur? Şayet bu iddialar doğru ise neden gerekli önlemler alınmamıştır? Katliam ile ilgili ortaya çıkan bulgular karşısında bu katliam Devletin bilgisi dahilinde mi gerçekleşmiştir?”